eng

UDH Denizcilik Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (F)

A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z
F - 1. Sayfa
fag end :
Halat kollarının, liflerinin açılması, dağılması.
fairlead :
İçinde halat geçmesi için güverte üzerinde baş ve kıç omuzlukları ...
fall away :
Teknenin rüzgâr etkisi ile rüzgâr altına hareket etmesi, kaçması, ...
fall of tide :
Can sallarını denize indirmek için makaralarda kullanılan halat.
feeder :
Konteynerlerde 500 TEU'dan az kapasiteye sahip gemi tipi.
feeder container ship :
Büyük konteyner gemilerinin yanaşamadığı veya yeterli miktarda yü ...
feedermax :
Konteynerlerde 500-999 TEU arası kapasiteye sahip gemi tipi.
fender, buffer :
Birbirinin üzerine veya rıhtıma yanaşan teknelerin bordalarının g ...
ferryboat :
Araba vapuru; arabaları, tren vagonlarını taşıyan gemi.
filotilla :
Dörtten fazla sayıda muhrip ya da daha küçük savaş gemileri veya ...
fire explosion :
Gemide yangın veya patlama çıkması.
firefighting :
Yanan bir gemiye söndürme gemileri ile dışarıdan müdahale edilmes ...
first oarsman :
Kürekli teknelerde serdümene en yakın kürekçi.
first refusal :
Yük bağlantılarının bazı durumlarında donatanların, gemi işletici ...
fish pond :
Balıkçı teknesinde balıkların taze kalması için alt tarafı denizl ...
fishery :
1) Kıyıya yakın olan ve sığ bölgelerde balıkların geçtiği alanlar ...
fjord, fiord :
Özellikle Norveç ve Kuzey deniz ülkelerinde denizlerin kara içler ...
flag :
Bayrak, bandıra.
flag of convenience states :
Tescil kolaylığı, vergi muafiyetleri, istihdamla ilgili sınırlama ...
flag staff :
Geminin başında, kıçında ya da civadra üzerinda bulunan, üzerine ...
flag staff, jack staff :
Kıç tarafa güverteden sancak çekmek için dikilmiş gönder.
flag, colors :
Gemilerin milliyetini gösteren millî sancakları.
flap valve, flep valve :
Bir yüzü kösele ile kaplı olabilen, geri döndürmez özelliği olan, ...
flare :
Geminin pruvası ile birleştiren ve geminin kuruluğunu yükselten d ...
flase keel :
Ana omurganın aşınmaması için altına konan şerit halindeki parça.
flaying jib boom, studding sail boom :
Ana civadranın üzerinden ileriye doğru uzatılmış olan cunda yelke ...
fleet :
1) Toplu olarak aynı hizmet için görevlendirilen ve bir kumanda a ...
float :
Çarmıhların gerilmesi için kullanılan sistem.
floating crane :
90-120 ton kapasiteli, deniz tarafında yükleme-boşaltma yapan mot ...
floor :
Geminin en alt kısmında, teknenin alabandalarındaki postaları bir ...
floor boards :
Ağaç bir teknenin sintine üzerindeki aralıklı tahtaları.
flush deck hatches :
Etrafını çevreleyen güverte ile aynı seviyede bulunan aşağı ambar ...
flush deck ship :
Üst güvertesi tüm gemi boyunca devam eden, kasaraları veya üst ya ...
fly bridge :
Gemilerde köprü üstünün üstünde bulunan, miyar pusulanın olduğu g ...
fog bell :
Demirde veya şamandırada yatan gemilerin siste mevkilerini belirt ...
fog gun :
Siste seyir halindeki gemilerin birbirlerine durumlarını belirtme ...
foot of a sail :
Bkz. Altaboşo yakası.
foot of a sail, lower part :
1) Bir yelkenin alt yakası. 2) Alt ve aşağı anlamında kullanılan ...
foot outhaul :
Randa yelkeninin altabaşo yakasını açma ve toplamada kullanılan s ...
foot rope :
Seren ya da bastonların altlarında bulunan doblin halatlar (gemic ...
fore and aft rigged :
Direklerinde seren yelkenleri olmayıp sadece yan yelkenleri bulun ...
fore and aft sail :
Yarım serenler ve gizler üzerine açılan yelkenler ile flok ve val ...
fore foot :
Omurga ile baş bodoslamanın birleştiği kısım.
fore gaff :
Ana pruva direklerinin üzerinde ve gerisinde bulunan yarım serenl ...
fore mast :
Birden çok direkli teknede baş taraftaki ilk direk.
fore peak :
Gemi baş bodoslaması ile dizayn su hattının kesiştikleri noktadan ...
fore topmast :
Fırtınalı havalarda pruva ana istralyası üzerine açılan flok.
forecastle :
Genellikle gemilerdeki ırgat ve baş bağlama araçlarının bulunduğu ...
forecastle deck :
1) Baş kasara güvertesi 2) Küçük teknelerin baş tarafında, oturu ...
fork beam :
Kemerenin ortadan kesilmiş olarak yanda kalan kısımları.
frame :
Borda kaplamasını sağlamlaştıran tekne iskeletinin enine dikey pa ...
free alongside :
Yükün bordada teslimini şart koşan durum.
freeboard :
Yüklü gemi bordasının ortasında su yüzeyinden ana güvertenin üst ...
freeboard deck :
Geminin doğal kuvvetlere karşı bütün açıklıkları daimî elemanlarl ...
free-fall :
Kaydırarak bırakma, serbest düşüş.
freight policy :
Navlun için yapılan sigorta poliçesi.
full rigged :
Serenleri direklere dik ve kemere istikametinde olan dört köşe ye ...
funnel :
Gemi makinelerinin egzoz borularının atmosfere çıkışını destekley ...
futtock hoop :
Rili çarmıklarının üst uçlarının bağlanması için ana direklerin ç ...
futtock shrouds :
Gabya çarmıklarını ana direğe bağlamak için kullanılan kısa çarmı ...