eng

Türkiye Florası Terimler Sözlüğü: İngilizce Terimler (4)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Türkiye Florası Terimler Sözlüğü İçerisinde Arama

Türkiye Florası Terimler Sözlüğü (4. Sayfa)

exstipulate :
Sitipülü olmayan
falcate :
Orak şeklinde olan
false fruit :
Yumurtalık haricinde çiçek tablası ve çiçek örtüsünden gelişerek ...
farinose :
Unla kaplanmış gibi görünen yüzey veya unlu bir yapıda olan
fascicled :
Birçok benzer şeyin ortak bir noktadan çıkması
fastigiate :
Bütün parçaların çıktıktan sonra yukarı doğru hemen hemen birbirl ...
female flower :
Sadece dişi organı verimli olan çiçek, erkek çiçekle kıyasla
fenestrate :
Pencere gibi açıklıkları olan yüzey
fertile :
Üreme organlarının doğurgan olması
fertilisation :
Çiçek tozunun dişi organa taşınıp gametlerin birleşmesi
fibrous :
İpliksi ve lifli bir yapıda olan
fibrous roots :
Lifli, lifsi, ipliksi karışık kökler
fid :
Lâtince'de "fidus", İngilizce'de "fid" sonekinin karşılığı: "palm ...
filament :
Çiçekte erkek organdaki anteri taşıyan iplik benzeri sap
filiform :
İplik şeklinde çok ince
fimbriate :
Kenarın düzensiz biçimli çıkıntılarla bezenmesi
fistulose :
İçi boş silindir şeklinde; ama iki ucu kapalı olan
flabellate :
Yelpaze şeklinde olan
flabellate-furcate :
Damarların sürekli olarak ikiye çatallanarak yelpaze şeklini aldı ...
flaccid :
Gevşek, gergin olmayan, kendi başına dik duramayan
flexuose :
Bir dışa bir içe doğru birkaç kere dönmüş, yönlenmiş
floccose :
Zamanla demet demet dökülen, keçe gibi sık karışık tüylerle kaplı ...
floral :
Çiçeğe ait, çiçekten çıkan
floret :
Genellikle şemsiye veya bileşik (papatyamsı) çiçekdurumlarındaki ...
flower :
Tohumlu bitkilerin üreme organı; erselik, bir eşeyli ya da kısır ...
foetid :
Fena, hoş olmayan, kötü kokulu
foliaceus :
Yaprağa benzeyen doku ve yapıda
follicle :
Bir karpelli, bir gözlü, karpelin dikişi boyunca açılan kuru meyv ...
four-angled :
Gövdesi dört köşeli olan bitkiler, örneğin Ballıbabagiller (Lamia ...
foveolate :
Çok sayıda küçük sığ çukurlarla bezeli yüzey
free-central placentation :
Tohum taslaklarının tek gözlü yumurtalıkta tabandan çıkan serbest ...
frond :
Yaprağa benzeyen, genellikle üreme yapılarını da taşıyan tallus v ...
fruit :
Genellikle döllenmeden sonra yumurtalığın gelişmesiyle oluşan, ço ...
fruticose :
Alçak boylu çalı
funicle :
Tohum taslağını pilasentaya bağlayan sap
furcate :
Çatallanarak (genellikle ikiye) dallanan
fusiform :
Ortası şişkin ve iki uca doğru daralıp sivrilmiş, mekik şeklinde
galeate :
Başlık, kukuleta veya miğfer biçiminde olan
gall :
Bir böceğin etkisi sonucu bitki üzerinde gelişen, içinde böceğin ...
gametangium :
Gametleri oluşturan kese, erkek gametangiyum (Tohumlu Bitkilerde, ...
gamete :
Mayoz bölünme sonucu oluşan üreme hücresi
gametophyte :
Spordan çimlenen ilkel eğrelti taslağı
gamopetalous :
Taç yaprakların alttan itibaren az veya çok kaynaşması, birleşmes ...
gelatinous :
Pelte, jöle yapısında olan
geminate :
Çifter, ya da ikiz olarak büyüyen
generative organs :
Bitkinin eşeyli üremeye katılan veya yardım eden organları, çiçek ...
geniculate :
Dirseğe (dize) benzer şekilde kıvrık; gövde tabanda dirsek yapara ...
geocarpic :
Hem toprak üzerinde hem de toprak altında iki çeşit meyve veren
geophyte :
Kışı (elverişsiz mevsimi), toprak altında soğan, rizom, kormus, y ...
gibbous :
Yapının bir tarafının kambur ya da hörgüç şeklinde şişkin olması
gigantic :
Uzun, sağlam ve gövdesi oranlı
glabrescent :
Az çok çıplaklaşmış yüzey şekli
glabrous :
Herhangi bir şeyle kaplı olmayan, üzerinde tüy, hav veya ülger ol ...
gland :
Salgı yapan herhangi bir organ
glandular :
Herhangi türde bir salgı ile kaplı yüzey; bkz.: yapış yapış, sümü ...
glaucous :
Donuk mavimsi yeşil bir mum tabakası ile kaplı gibi görünen yüzey
glittering :
Cilâlı gibi, ancak cilâda kırık veya çatlak izlenimi veren çizgil ...
globose :
Düzgün küre şeklinde, küresel
glochidiate :
Çapa biçimli tüylerle kaplı
glomerate :
Çok sayıda organın bir araya gelerek oluşturduğu küme
glume :
Buğdaygillerde (Poaceae) çiçekdurumunun dip kısmında, çiçeği dest ...
goblet-shaped :
Yapının (çiçek örtüsünün) yanardağ ağzı gibi veya kadeh gibi olma ...
granulate :
Buğday daneleri gibi küçük düğüm ve yapılara bölünen
grassy :
Buğdaygiller (Poaceae) ailesi üyelerine benzer gövdeli
greasy :
Gıres yağı ile kaplı gibi görünen yüzey
great :
Parçaları büyük ve oranlı olan, "küçük"ün zıtt
grumous :
Düzensiz küçük tanelere kırılmış gibi veya küçük kabarcık ya da y ...
guttate :
Damla şeklinde lekeli deseni olan
gynobasic style :
Sitilusun yumurtalığın tabanından çıkması, Hodangiller (Boraginac ...
gynodioecious :
Bir türdeki bazı bireylerin sadece dişi çiçeğinin olması, buna ka ...
gynoecium :
Çiçekte dişi organlar kümesi
habit :
Bitkinin genel görünüşü, dış görünüş
Habitat :
Bitkinin yetiştiği yer, yaşadığı ortam, çevre
hair :
Bitkilerde çeşitli organların yüzeyinde bulunan çoğunlukla epider ...
halophyte :
Tuz seven, tuzcul ortamlarda yetişen bitkiler
hamate :
Çengel veya kanca şeklinde kıvrılmış tüylerle kaplı
haploid :
Hücrelerinde bir takım kromozom taşıyan
haplostele :
Merkezi kaplayan kısilem az çok yuvarlak şekilde olduğu yalınsütu ...
hastate :
Taban kısmı hilâl ayça şeklinde, tabanda uçları aşağı doğru yönel ...
haustorium :
Parazit bitkinin anaç bitkiden besin emebilmek için anaç bitki iç ...
head :
Gövdenin kalınlaşıp bir tabla halini aldığı ve tabla üzerinde çok ...
helmet :
Miğfer şeklini almış üst taç yaprak
helophyte :
Bataklık alanlarda yaşayan bitki
hemiparasite :
Kısmen parazit, fotosentez yapabildiği halde su ve besin maddesi ...
hemitropous ovule :
Tohum taslağının yatık gözükmesi, sap mikropil açıklığına dik açı ...
herbaceous :
Çoğu zarsı bir yaprakta olduğu gibi ince, yeşil ve hücreli yapıda ...
hermaphrodite :
Aynı çiçeğin verimli (doğurgan) hem erkek hem de dişi organı olma ...
hesperidium :
Birleşik karpelli ve üstdurumlu yumurtalıktan meydana gelen, perd ...
heterophyllous :
Aynı bitki üzerinde verimli ve verimsiz yaprakların farklı şekill ...
heterophyly :
Bitkinin değişik şekilli ve yapılı yaprakları olması
heterospore :
Mikrospor ve makrospor olarak ikifarklı spora sahip olan, Selagin ...
heterosporous :
Boyut olarak birbirinden farklı spor üreten bitkiler
heterospory :
Çeşitli boyutta birbirinden farklı sporları olma durumu
heterostylous :
Sitilusların farklı biçim ve boyda olması
hilum :
Tohum taslağının ya da tohumun sapına bağlandığı yer; tohum düştü ...
hippocrepiform :
At nalı şeklinde
hirsute :
Az çok yumuşak tüylerle kaplı
hirtellous :
Yumuşak, ama daha ince ve kısa tüylerle kaplı yüzey