1. Sunma, ortaya koyma, bir nesneyi gösterme, arz etme.
2. Hz. Peygamber’in her sene ramazan ayında, o ramazan ayına kadar gelen bütün sure ve ayetleri Cebrail’e, Cebrail’in de kendisine okuması. Türk kültüründe hafızların cemaate yüzleri dönük olarak Kur’an-ı Kerim okumaları (mukabele), dayanağını bu uygulamadan almıştır.
”Hz. Peygamber, Cebrail’e her yıl Kur’an-ı Kerim’i bir kere arz ederdi. Vefat ettiği yıl ise Kur’an-ı Kerim’i Cebrail’e iki kez arz etmiştir.” (Ebu Hureyre)
3. Hadis ravisinin, elinde bulunan hadisleri, hadis ilminde otorite olan âlime okuması.
1. Sunma.
2. Bir iş hakkında padişaha resmi evrakların sunulması, Divan-ı Hümayun toplantısının sonuçlarını padişaha sunma.
Herhangi bir piyasada, bir zaman diliminde, belirli fiyatlar karşısında satıcının satmak istediği mal miktarıdır.