İng. Gorge
Yamaçları dik, bazen kayalık olan derin ve dar nehir vadisi.
İng. throat Fr. Col Alm. Durchgang, Engstelle, Einschnürung, Schlund
Bir oluklu kanaldaki minimum en kesit alanı. Herhangi bir şekle sahip olabilir. Örneğin; dikdörtgen, trapez, U şeklinde veya diğer başka bir şekilde.
İng. throat
Birleşik çanak ya da taç yaprakların dip kısımlarında oluşturdukları tüp şeklindeki yapı
İng. pass, passage, strait
Dağlar arasında uzanan dar ve uzun yer, yol. (hid.) iki büyük su kütlesini birbirine bağlayan, dar geçit veya derbent olarak da adlandırılan su geçidi veya iki kara arasında bulunan dar deniz parçası veya geçidi.
Azerbaycan Türkçesi: boğaz Türkmen Türkçesi: bogaz Gagauz Türkçesi: buaz Özbek Türkçesi: boğiz Uygur Türkçesi: boğuzTatar Türkçesi: bugaz ~ tamaq Başkurt Türkçesi: boğaz Kmk: tamak Krç.-Malk.: bogurdak ~tamak Nogay Türkçesi: tamak Kazak Türkçesi: kömey Kırgız Türkçesi: kekirtek Alt:: tamak Hakas Türkçesi: tamah Tuva Türkçesi: poosaa Şor Türkçesi: tabak Rusça: gortan'
1. İki denizi birbirine bağlayan, biçimleri, uzunluk ve genişlikleri, üzerindeki akıntı düzenleri gibi özellikleriyle ayrımlı dar su geçidi
2. Dağlık yörelerde komşu iki koyağı birbirine bağlayan ya da genç koyakların kimi kesimlerinde görülen çok dar, di
(I) Tahta ev. (*İkizdere -Rize)
(II) Kundura ile mestlerin ön kısımlarında bulunan deri parçası. (*Senirkent -Isparta)
(III) Değirmenlerde ağaç çarkın ortasındaki delik. (Köprü *Şarkikaraağaç -Isparta)(IV) bk. boğazbağı
Konuşma cihazının gırtlak ile dil kökü ve geniz boşluğu arasında kalan ve konuşma sırasında içinden geçen seslere türlü renkler veren boru parçası biçimindeki kısmı.
Denizleri birbirleri ile birleştiren ve iki kara arasındaki doğal açıklıktan geçen deniz parçası