1. (Geniş anlamda) Aristoteles'in öne sürdüğü biçimiyle, insanı hayvandan ayıran belirgin öznitelik: Duyum ve izlenimlerden, tasarımlardan ayrı olarak usun bağımsız ve kendine özgü eylemi karşılaştırmalar yapma, ayırma, birleştirme, bağlantıları ve biçimleri kavrama yetisi. // Usun bu eyleminin ürünü düşüncedir. Düşünceler ancak düşünmenin yaratıcılığı içinde gerçekleşirler. Düşünmenin belli bir biçim almasıyle düşünce oluşur bu da ancak dil yoluyla olur. Düşüncenin dille sıkı bir bağlılığı vardır. Düşünceler sözcüklere dökülemiyorsa, düşünme biçim almamış, düşünce olmamış demektir. Düşünme gerçek nesnelere yöneliyorsa somut düşünme, düşüncel (ideal) nesnelere yöneliyorsa soyut düşünme adını alır.
2. (Dar anlamda) Mantıksal- biçimsel olarak: Anlığın yanlış yapmadan işlemesi. Her düşünmede a. düşünen bir özne b. ruhsal düşünme olayı c. düşünülmüş olan düşünce içeriği d. düşüncenin dile getirildiği deyiş biçimi e. düşüncenin yöneldiği konu yer alır. Düşünme olayını, ruhbilim düşünmenin bilgideki görevini, bilgi öğretisi kavramsal olanla bağlantısını, mantık varlıkla bağlantısını, fizikötesi toplumdaki yerini, toplumbilim araştırır.
1. Zihnin bir konuyla ilgili bilgileri karşılaştırarak, aralarındaki bağlantıları inceleyerek bir yargıya ya da karara varma etkinliği.
2. Zihinden geçirme ya da zihin yoluyla arayıp bulma.
3. Tasarlama, anımsama.
Algılama ve yapımsal işlemlerden çok düşünüleri kullanarak sorun çözme etkinliği.