Gelir Dağılımı Eşitsizliği/Gelir Adaletsizliği nedir?

Gelir dağılımı, bir ülkede yaşayan bireyler tarafından üretilen mal ve hizmetlerden elde edilen toplam gelirin, yine o ülkedeki bireylere dağılım araçları ile paylaştırılmasını veya bölüşümünü ifade eder. Gelir dağılımı eşitsizliği, bir ülkedeki gelir dağılımının o ülkedeki bireyler tarafından sosyal adalet ve eşitlik ilkelerine uygun bir şekilde bölüşülmediğini ifade etmektedir. İktisadi birimlerle ölçülen gelir dağılımı adaletsizliği sosyal hayata yansıması olan ciddi bir sorundur. Birçok nedeni olmakla birlikte özellikle 1970’li yıllardan sonra oluşan neoliberal ekonomik sistem ve politikalar, refah devleti uygulamalarının değişimi, üretimin küreselleşmesi ve finansallaşma gibi unsurlar neticesinde oluşan ekonomik krizler, işsizlik, enflasyon, develüasyon vb. kırılma noktaları gelir dağılımı eşitsizliğinin temel nedenleridirler. Servetin üst yüzdelik gelir gruplarında yoğunlaşması, mutlak yoksulluğun azalışı ve orta sınıf ile emeğin değer kaybı gelir dağılımı eşitsizliğinin temel sorunlarını oluşturmaktadır. 1950’li yıllardan itibaren eşitsizlikleri ölçmek ve derecelendirmek için çeşitli modeller oluşturulmaya başlanmıştır. Gelir eşitsizliğini tespit etmekle birlikte yaklaşım farklılıklardan dolayı ortaya çıkan ölçüm araçları şunlardır: Yüzde Paylar Analizi, Lorenz Eğrisi, Gini Katsayısı, Pareto Katsayısı ve Ters U Hipotezi.