Vasıl b. Ata (ö. 131/748) tarafından kurulan ve inanç konularında aklı ön plana çıkaran itikadi mezhep.
Mutezile’nin kurucusu olan Vasıl b. Ata büyük günah konusunda hocası Hasan el-Basri’nin (ö. 110/728) görüşlerine önce karşı çıkmış sonra da ondan ayrılarak kendi ekolünü kurmuştur. Hocasının ders halkasından ayrıldığı için bunlara ‘ayrılanlar’ anlamına Mutezile denilmiştir. Bu mezhebin hem siyasi hem de itikadi görüşleri vardır. İnsanın kendi kaderini kendisinin yarattığına inandıkları için Mutezileye, Kaderiye adı da verilmiştir. Doğuş dönemine kadarki felsefi fikirlerden Mutezile çok etkilenmiştir. Bundan dolayı Mutezile Mezhebine bağlı olanlara ‘İslam rasyonalistleri’ de denilmiştir. Abbasiler döneminde yaygınlık kazanmış; altın çağını Halife Memun (ö. 218/833) döneminde yaşamıştır.
Mutezile Mezhebinin beş temel prensibi vardır:
1. Tevhit; Allah’ın birliğini savunmakla beraber Allah’ın sıfatlarını zatının aynı kabul ederler, zatından ayrı sıfatlar kabul etmezler.
2. Adalet; insan tamamen özgür bir varlıktır. Yapmış olduğu her türlü iyilik de kötülük de kendisine aittir.
3. el-Va’d ve’l-Vaid; Allah, adalet sıfatının bir gereği olarak iyilere cennet sözü vermiş, kötülere de cehennem vaidi, tehdidi yapmıştır.
4. el-Menziletü beyne’l-menzileteyn; büyük günah işleyen ne mümindir ne de kâfirdir; imanla küfür arasında bir yerdedir, fasıktır.
5. Emr-i bi’l-maruf ve nehyi ani’l-münker; iyiliği emretmek, kötülüğü engellemek her Müslümanın temel görevidir.