İng. window
1.nesnelerin ve hareketlerin, kullanıcılara sunulduğu bilgisayarlar için bir arayüz bileşeni. 2.bir etkileşimli grafik sistemde ekran üzerinde belirli bir boyutta ve yerde bulunan ve içinde verinin sunulduğu bir diktörtgen kısım.
1) örtülü oluşumun üstündeki örtüden, bir kesimin aşınmasıyla alttaki yaşlı oluşumun yeryüzünde ortaya çıkması. Kuzey Anadolu Taş Kömürü Havzasında örtüyü teşkil eden genç kretase tabakalarının aşınması sonucu, daha yaşlı karbonifer tabakalarının (-arazisinin) yeryüzünde görülen kısımlarının (karbonifer pencereleri) kapladığı alanlar. Diğer bir ifade ile kretase tabakalarının yaşlı karbonifer tabakaları ile kontak hatlarının sınırladığı alanlar
2) Kapalı bir meka^nın içine hava ve ışık girmesi için duvarlarda bırakılan boşluk.
Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi çeşitli aygıtlarda mercek ardında yer alan ve film üzerine açılan, pencereyi belirleyen dikdörtgen delik.
Örtülü oluşumun üstündeki örtüden, bir kesimin aşındırılmasıyle alttaki daha genç oluşukların çıkma vermesi.
Büyük evlerde ocağın iki yanına, içine eşya koymak için açılmış olan boşluklar. (Dereyazıcı *Alaca -Çorum)