1. Emir, yetki ve buyruk sahibi. 2. Tarihte, Müslümanların seçimle iş başına getirdiği, halk arasında adaletle hüküm veren, toplumuyla sık sık istişare eden. ”Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, peygambere de itaat edin ve sizden olan ulülemre de (itaat edin.) Herhangi bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz –Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız(anlaşmazlığın çözümü için) Allah(ın kitabı Kur’an)a ve Resulü(sünneti)ne başvurun. Bu, sizin için sonuç itibariyle daha hayırlı ve daha güzeldir.” (Kur’an-ı Kerim 4/59) 3. Müslümanların her türlü sorunlarını Kur’an-ı Kerim ve sünnete dayanarak çözebilme birikim ve donanımına sahip İslam bilgini; müçtehit âlim. ”Onlara(münafıklara), güven veya korkuyla ilgili bir haber gelse hemen onu yayarlar. Hâlbuki, o haberi Resule ve kendilerinden olan ululemre götürselerdi, gelen haberden sonuç çıkarmaya gücü yetenler (haberin iç yüzünü) bilirlerdi.” (Kur’an-ı Kerim 4/83) 4. Savaşlarda askerlerin emir komutasını elinde tutan Müslüman komutanlar.