1. Şüphe, tereddüt, şek, sanma, sanı. ”Onların (müşriklerin) çoğu zanna uyarlar; gerçekte ise zan, hakikat karşısında bir şey ifade etmez. Allah, yaptıklarını şüphesiz bilir.” (Kur’an-ı Kerim 10/36) 2. Doğruluğu ya da yanlışlığı kesin olarak kanıtlanmayan şey. İslam dini, insanlar hakkında suçu veya kötülükleri kanıtlanana kadar haklarında iyi düşünmeyi (hüsnizanda bulunmayı) önermiş, kötü zan (suizan) beslemeyi ise hoş karşılamamıştır. ”Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin suçunu araştırmayın; kimse kimseyi çekiştirmesin; hangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır? Ondan tiksinirsiniz; Allah’tan sakının, şüphesiz Allah tövbeleri daima kabul edendir ve size karşı çok şefkatlidir.” (Kur’an-ı Kerim 49/12)