eng

Dini Terimler Sözlüğü (V)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
V Harfi 1. Sayfa
vaaz :
1. Öğüt verme, nasihat etme, iyiliğe yöneltme, hayırlı şeyleri ha ...
Vacibülvücut :
”Varlığı kendinden olup, var olma konusunda bir başka varlığa muh ...
vacip :
1. Yapılması gerekli, zorunlu olan. 2. Dince yükümlü sayılan insa ...
vaftiz :
1. Hristiyanlıkta, kişiyi ilk günahtan arındırmak ve Hristiyanlaş ...
vahdaniyet :
1. Allah’ın birliği. 2. ”Varlığında, yaratmasında, emretmesinde, ...
vahdetivücut :
Evrendeki bütün varlıkları, Allah’ın isim ve sıfatlarının birer g ...
Vahhabilik :
Muhammed b. Abdülvahhab’ın (1703-1787) düşünceleri çerçevesinde o ...
Vahid :
(el-Vahid) ”Zatında, sıfatlarında, yaratmasında, emretmesinde, is ...
vahiy :
1. Gizli konuşma, fısıldama, ilham etme, ima ve işaret etme, orta ...
vahiy kâtibi :
Hz. Peygamber’e vahyedilen ayet ve sureleri, vahyin başlangıcında ...
vaiz :
1. Öğüt veren, nasihat eden, vaaz eden, irşat eden. ”İnsana vaiz ...
vakar :
1. Ağırbaşlılık, heybet, ciddiyet. 2. Onur, haysiyet, izzet ve şe ...
vakfe :
1. Duruş, durma, duraklama. 2. Haccın farzlarından birisi olarak ...
Vakfiye :
Herhangi taşınır veya taşınmaz bir malı insanların yararına sunan ...
Vâkıa Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in elli altıncı suresidir. Mekke’de inmiştir. Doks ...
vakıf :
1. Bir malı harcamaktan men etme, yasaklama. 2. Bir malın mülkiye ...
Vâkıf :
Bir malın mülkiyetini kendi şahsında tutarak yararlanma hakkını i ...
Vakit :
1. Bazı ibadetlerin mükellefin üzerine farz olmasının sebebi; zam ...
Vali :
(el-Vali) ”Evreni ve içindeki her şeyi yöneten, onları sevip koru ...
vallahi :
Geçmişte bir işin yapıldığını veya gelecekte de yapılacağını beli ...
vâris :
1. Mirasçı, mirasta pay hakkı olan kişi. ”Mirasınızın üçte birind ...
vasat ümmet :
1. Dengeli, hayırlı ümmet. 2. İnanç ve amel bakımından her türlü ...
vasî :
1. Malının üçte birini aşmayacak şekilde mirasçıların dışındaki k ...
Vâsi :
(el-Vâsi) ”Bağışı bol olan, şefkati bütün evreni kuşatan, insanla ...
vasiyet :
1. Tavsiye, emretme, bir işi üzerine almasını söyleme, bir işin y ...
Vatan :
1. Üzerine yerleşilen, ikamet edilen, yurt edinilen yer, ülke, me ...
vatanıasli :
bk. seferi. vatanıikamet bk. seferi. vatanısükna bk. seferi.
vebal :
1. Sonunda ceza, şiddet ve azap olan fiil, davranış. ”Bundan evve ...
vecd :
1. Coşku, heyecan, aşırı sevgi, aşk. ”Gördüm ön safta oturmuş nef ...
vecibe :
1. Çok gerekli ve şart olan şey, borç hükmünde olan görev, yapılm ...
veda :
Hint dinlerinden Vedizm’in dört kutsal kitabından biri. Veda teri ...
Veda Haccı :
Hz. Peygamber’in, hicretin 10. yılında (M. 632) çok sayıda sahabe ...
Veda Hutbesi :
Hz. Peygamber’in, ”Veda Haccı”nda yüz binden fazla Müslümana yapt ...
vedi :
Küçük abdestten sonra idrar yolundan gelen beyaz renkli yapışkan ...
vedia :
1. Emanet. ”Gönül ve ruh sana bir vedia değil mi?” (Y. K. Karaosm ...
Vedizm :
Çok tanrılı Hint dinlerinden biri. Bazı tarihçiler, Mecusiliğin i ...
Vedu^d :
(el-Vedu^d) ”Kendisine bilinçli bir biçimde itaat edip emir ve ya ...
vefa :
1. Dostluk, sevgide içtenlik ve devamlılık, kararlılık. ”Nice güz ...
vehbi ilim :
Bakınız: ledünni ilim
Vehhab :
(el-Vehhab) ”Tüm canlılara hak ettikleri ve etmedikleri her türlü ...
vekâlet :
1. Koruma, güvenme, gözetme, itimat. 2. Yetki, vekillik, bir işi ...
vekil :
Bakınız: vekâlet
veladet :
Bakınız: mevlit
velayet :
1. İdare etme, düzenleme, işini üzerine alma, vekil olma, yardım ...
velayetifakih :
İmamiye Mezhebi’nde, masum imamlardan sonra adaletle hüküm veren ...
veli :
(el-Veli) ”Yarattığı varlıkların tüm ihtiyaçlarını karşılayan, on ...
velime :
1. Nikâh veya düğün nedeniyle verilen yemek. ”En kötü velime, zen ...
vera :
1. Günahlardan ve haramlardan kaçınma, korunma. 2. Haramlara düşm ...
vesile :
1. Kendisiyle herhangi bir amaca ulaşılan ve yakınlık sağlanan şe ...
vesile duası :
Bakınız: ezan duası
vesvese :
1. Fısıltı, gizlice konuşma, şüphe, kuruntu, işkil. ”Gerçek şu ki ...
vicdan :
1. İç duygusu, şuur, kalpteki gizli his. 2. Hayır yapmaktan hoşla ...
Vird :
1. Gecenin ibadete ayrılan kısmı. 2. Tasavvuf kültüründe belli za ...
visal orucu :
Hiç iftar etmeksizin arka arkaya birkaç gün tutulan oruç. Visal o ...
vitir namazı :
Yatsı namazından sonra sabah namazının vakti girene kadar kılınan ...
vuslat :
1. Erişme, kavuşma, ulaşma, erme, varma, buluşma. 2. Allah’ın yar ...
vücuh :
1. Eş sesli kelime. 2. Kur’an-ı Kerim’de, aynı kelimenin değişik ...
Vücut :
1. Var olma, mevcut. 2. ”Allah vardır, varlığı konusunda hiçbir ş ...