eng

Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (V - 1)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Haritacılık Terimleri Sözlüğü (V - 1. Sayfa)

vacuum box :
Plastik kabartma haritaların şekillenmesi için kendi emme ünitesi ...
valley :
İki yüksek yeryüzü bölümü arasında kalan ve genellikle içinde bir ...
valley bottom :
Dağların ve tepelerin, ovalara veya düzlüklerle kavuşacağı bölümd ...
value sheet :
Herhangi bir ölçekteki paftaya giren nirengi noktası koordinatlar ...
vanishing line :
Herhangi bir fotoğrafta, arazi üzerindeki bir yüzeye paralel olan ...
vanishing point :
Fotoğraf düzleminde, obje uzayı üzerinde bulunan paralel çizgiler ...
variable contour interval :
Sabit bir münhani aralığı içermeyen iki kaynak malzemenin kullanı ...
variable length field :
Uzunluğu, içeriğini depolamak için gerekli olan depo miktarına gö ...
variable length record :
Değişken sayıda kolonlara (veri elemanlarına) veya değişken uzunl ...
variable perpective camera :
Haritaların bir projeksiyondan diğerine dönüştürülmesinde veya bü ...
variable ratio pantograph :
Bakınız: pantograf
variance :
Standart sapmanın karesi. istatistik analizlerde dağılım ve hatal ...
variation :
Bakınız: manyetik değişim
variation of latitude :
Kutuplardaki değişime bağlı olarak noktaların astronomik enlemler ...
variation of the poles :
Yerin dönme ekseninin anlık konumunun fiziksel yeryüzüne göre küç ...
variometer :
Özellikle dünyanın manyetik alanındaki kuvvetleri karşılaştırmaya ...
vectograph :
Birbirinden 90 derece ayrık olan düzlemlerdeki ışığı polarize ede ...
vector :
Nokta, çizgi veya poligon ana elemanlarından oluşan, coğrafi bilg ...
vector data :
Coğrafi veritabanlarında, (x,y) koordinatları ile saklanan nokta, ...
vector data structure :
Nokta detayların koordinat çiftleri ile, çizgi detayların çizgi ü ...
vector database :
Nokta, çizgi ve alan detaylardan meydana gelen vektörel veriler v ...
vector element :
Öznitelik bağlanabilecek özelliğe sahip olan ve nokta, çizgi ve a ...
vector gis :
Coğrafi özelliklerin nokta, çizgi ve poligon (alan) detay biçimin ...
vector map :
Standart ölçekteki basılı topografik haritada yer alan detayların ...
vector multiplication :
A ve b vektörlerinin modülleri ile bu vektörlerin arasındaki açın ...
vector product format (vpf) :
Coğrafi vektör ürünleri, cd-rom ortamında depolamak, sunmak ve co ...
vector product standard :
Vektör ürünleri sayısallaştırma anlaşmalarını, bölümlemeyi, detay ...
vector scalar multiplication :
A ve b vektörlerinin modülleri (büyüklükleri) ile aralarındaki aç ...
vector screen, storage display :
Sayısal vektör verilerin bilgisayar ortamında gösterilmesine olan ...
vectoral value :
Yönlendirilmiş eksene ihtiyaç gösteren çokluk veya büyüklüklere v ...
vectoral value, vector value :
Bakınız: vektörel değer
vegetation index :
Standart işlemlerle çok bantlı resim nesnelerinden elde edilen ür ...
velocity correction :
Yükseklik, sıcaklık ve nemi gözönünde bulundurarak gerçek hızı el ...
Vening Meinesz formulas :
Gravite verilerinden yararlanarak çekül sapması bileşenlerini hes ...
verify :
1.verilerin kopyalanması veya diğer bir işlemin doğru olarak yapı ...
vernal equinox :
Göksel ekliptik ve ekvatorun kesim yeri, güneşin deklinasyonunun ...
vernier :
Ana cetvel üzerindeki en küçük bölümlemenin kesirli kısmını hassa ...
vernier closure :
Ufuk kapanması ölçüm işlemleri süresince başlangıç ve bitiş verni ...
vernier division mark :
Verniyer bölüntülerini sınırlayan çizgilerden her biri.
vernier zero :
Verniyer bölüntülerinin başlangıcı.
vertex of curve :
İki dairesel eğrinin teğetinin buluştuğu nokta.
vertex, vertices :
Bir çizgiyi oluşturan (x,y) koordinatlarından oluşan dizi. en yük ...
vertical :
Herhangi bir noktada jeoide olan dik doğrultu. gravitenin etki et ...
vertical (y) parallax method :
Altı adet karşılıklı yöneltme noktasında, düşey paralaksların ölç ...
vertical (y) parallax slide :
Kıymetlendirme aletinde düşey paralaksı düzenleyen ve yok eden do ...
vertical angle :
1.düşey düzlemde ölçülen, gözlem ışını ile yatay düzlem arasındak ...
vertical angle bench mark :
Yüksekliği, düşey açı ölçülerek hesaplanmış olan noktaya verilen ...
vertical angle station :
Bakınız: tamamlayıcı istasyon
vertical angle, negative angle, depression angle, depth angle :
Yükseklik açısının eksi işarette ve değerde olanı veya eğimi en b ...
vertical angular level :
Kıymetlendirme aletinde diyapozitif camların ileri ve yana eğikli ...
vertical axis :
Bir ölçme aletinin (teodolit, takeometre gibi) dönme ekseninden g ...
vertical bridging :
Bakınız: bağlama
vertical circle :
1.nadir (ayakucu) ve zenit (başucu) noktalarından geçen gök küred ...
vertical closing error :
Başlangıç noktasından çıkılıp bir noktaya bağlantı yapıldığında, ...
vertical collimator :
Kolimasyon ekseni (optik eksen), düşey eksen (çekül eğrisi ekseni ...
vertical comparator :
Uzunluğu bilinen bir çubuk ve sarkaçın uzunluğunu ölçebilecek şek ...
vertical control :
Genellikle ortalama deniz yüzeyi gibi bir başlangıç yüzeyine göre ...
vertical control net, level net :
Yükseklikleri ölçme ve hesaplama sonunda belirlenen noktaların tü ...
vertical control network :
Bakınız: ölçü ağı
vertical control point :
Bakınız: kontrol noktası
vertical coordinates :
Bir referans datumunun altında veya üstünde olan bir noktanın düş ...
vertical datum, levelling datum :
Yüksekliklerin hesaplanmasında başlangıç olarak alınan referans y ...
vertical dilution of precision :
Konumun düşey bileşeninin hatasının bir ölçüsü.
vertical exaggeration :
1.aynı baz ölçeği korurken baz seviyesinin üzerindeki tüm noktala ...
vertical geodetic datum :
Bakınız: düşey datum
vertical intensity :
Yatay konumlardan ziyade düşey konumların elde edilmesindeki doğr ...
vertical obstruction data (vod) :
Uçakları zorlayacak ve görev planlayıcıları tarafından hazırlanan ...
vertical parallax :
1.aynı bir cismin iki göz yuvarlağı üzerindeki görüntüsünün konum ...
vertical photgraphy :
Bakınız: normal fotoğraf alımı
vertical photograph :
Çekilen sonuç fotoğrafın yaklaşık yatay düzlemde veya yatay düzle ...
vertical photograph, orthogonal photograph :
Hava fotogrametrisindeki özel durumu yansıtan ve kamera ekseni (a ...
vertical photographic camera, automatic aerial camera :
Bir sıra ardışık, komşu ve ileri bindirmeli düşey resim alımına y ...
vertical photography :
Alım ekseni ayakucu veya çekül doğrultusu boyunca olan resim veya ...
vertical plane :
Zenit ve nadir noktalarını içeren ve dünya üzerindeki bir noktada ...
vertical projection :
Dik eğimlerde karışıklığı önlemek için eş yükselti eğrilerinin aş ...
vertical stereo triangulation :
Aşağı doğru ise yukarı, yukarı doğru ise aşağıya göre hesaplanan ...
very long ground lease, hereditary lease :
Çoğunlukla 99 yıla kadar olan uzun bir süre için bir şeyin gelir ...
viaduct bridge :
Bakınız: viyadük
viaduct, viaduct bridge :
Bir vadi, bir ırmak üstünden, bir demiryolunun veya kara yolunun ...
vibration :
Bir sarkacın tek bir yöne doğru hareketi.
video camera :
Işığa duyarlı bir ekran üzerine düşürülerek video görüntü oluştur ...
video digitiser :
"framegrabber" adı verilen özel bir analog/sayısal dönüştürücüye ...
vidicon camera :
Bir video kamerası içinde görüntü üreten elemanların, bir fotoğra ...
view finder :
Bakınız: karşılaştırmalı katman
view, viewing :
Bakma tarzı veya eylemi.
viewfinder :
Hava kameralarında, kameranın arazi üzerindeki görüntü alanını gö ...
viewing angle :
Bir cismin gözlemciye göründüğü açı.
viewing aperture :
Bakışa ve gözlem yapmaya yol veren pencere.
viewing axis :
Bakınız: kamera ekseni
viewing system :
Çift resim değerlendirme aletlerinde modeli operatörün gözüne ula ...
vignetting :
1.fotoğraf çekimi sırasında, mercekten geçen bazı ışınların durdu ...
vignetting curve :
Bakınız: gölgeleme eğrisi
vignetting, shading :
Optik bir alete gelen ışınlar mercek dizgesinin gerektirdiği diya ...