|
Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (27)
Haritacılık Terimleri Sözlüğü (27. Sayfa)
-
fixed elevation
:
-
Gel git gözlemleri sonucu veya daha sonraki nivelman dengelemesi ...
-
fixed ratio pantograph
:
-
Bakınız: pantograf
-
fixed ratio projection printer
:
-
Negatif ölçeği önceden belirlenmiş oranda diyapozitif üreten obje ...
-
fixed station
:
-
Üç boyutlu arazi koordinatları (x,y,z) bilinen resim alım noktası ...
-
fixed station, known image point, known photo point
:
-
Bakınız: sabit nokta
-
fixed-length record
:
-
Tüm kayıtların aynı uzunluğa sahip olduğu bilgisayar veri elemanı ...
-
fixer
:
-
Filmin durdurma banyosu.
-
fixer network
:
-
Uçağın uçuş anında yere göre konumunu belirleme özelliği olan, do ...
-
fixing
:
-
Bk.durdurma banyosu ve tespit banyosu.
-
fixing development
:
-
Bakınız: durdurma banyosu
-
fixing development, fixer
:
-
Bk.durdurma banyosu ve tespit banyosu.
-
fixing, fixer development, developer
:
-
Birinci banyo, fiksleme banyosu, ihzar banyosu veya sabitleştirme ...
-
flash appartus
:
-
Gravite ölçüleri esnasında sarkaç sürelerini belirlemek için kull ...
-
flashing light
:
-
Bir devir içindeki toplam aydınlık süresi, toplam karanlık süresi ...
-
flat country, flat
:
-
Bakınız: düz arazi
-
flat ground, flat terrain, flat country
:
-
Bakınız: düz arazi
-
flat ground, flat terrain, flat country, plain in terrain
:
-
Yükseklik farkının minimum düzeyde olduğu ve ovalar, yazılar ve d ...
-
flat model
:
-
Bakınız: düz model
-
flat place, flat area
:
-
Akarsularla az çok yarılmış, birikinti ovalarına oranla toprağı a ...
-
flat plane
:
-
Bakınız: optik düzlük
-
flat stock
:
-
Satış ve resmi ihtiyaçları karşılamak için saklanmış olan, bükülm ...
-
flattening
:
-
Bir çizgi üzerindeki grid çizgilerini ayıran grid numaraları.
-
flattening of film
:
-
Havadan resim alımında, kameranın resim düzlemine uygulanan emme ...
-
flattening of the earth
:
-
Kutupsal ve ekvatoryal yarıçap farklarının ekvatoryal yarıçapa or ...
-
flex tangent, stationary tangent
:
-
Eğrinin dönüm noktasındaki teğeti veya içbükey veya dışbükey eğri ...
-
flicker method, synchronisation method
:
-
1.gözlerin kademeli olarak, sırayla ve çok hızlı bir şekilde kırp ...
-
-
flight altitude
:
-
Bakınız: uçuş yüksekliği
-
flight altitude, flying height
:
-
Alım yüksekliği olarak da adlandırılan, bir uçağın belirlenen bir ...
-
flight bearing
:
-
Bakınız: uçuş azimutu
-
flight bearing head, flight direction
:
-
Uçuş ve resim çekimi sırasında, uçağın boylam ekseninin kuzey doğ ...
-
flight block
:
-
Belirli oranda ileri ve yan bindirme ile çekilmiş, ardışık ve bin ...
-
flight graphic, flight protocol, flight chart
:
-
Bütün uçuş sonuçlarının gösterildiği ve işaretlendiği grafik, kro ...
-
flight information and air facilities data
:
-
Uçağın operasyonu ve uçuşu için gerekli olan, hava alanları, uçak ...
-
flight line
:
-
Bakınız: uçuş hattı
-
flight line spacing
:
-
Birbirine paralel olarak çekilen fotografik uçuş kolonlarında, ik ...
-
flight map, aeronautical chart
:
-
Fotoğraf çekiminden önce kamera odak uzaklığı, resim ve harita kı ...
-
flight path
:
-
Uçak, uydu ve benzeri sensör platformlarının ve hava ve uzay araç ...
-
flight plan
:
-
Havadan resim alım uçuşu ile ilgili olarak bütün bilgilerin işlen ...
-
flight protocol
:
-
Bakınız: uçuş grafiği
-
flight strip
:
-
Hava fotoğrafı çekiminde, belirli oranlarda ileri bindirmeler sağ ...
-
flipping
:
-
İki resim çekim noktası arasında fotoğraflar üzerindeki uzaklık v ...
-
float gage
:
-
Deniz yüzeyi ile tanımlanan yüzey.
-
floating dock
:
-
(hid.) bir gemiyi içine almak için batırılabilen ve suyunun boşal ...
-
floating lines
:
-
Fotogrametride, noktaların görüntü alanı içerisinde olup olmadığı ...
-
floating mark, floating measuring mark
:
-
Bakınız: gezici ölçü markası
-
floating mark, measuring mark, index mark, mess mark
:
-
1.fotoğrafın obje tarafında veya düzleminde bulunan, monoküler ti ...
-
floating mark, photogrammetric measuring mark
:
-
Hava fotoğraflarında, yersel fotoğraflarda ya da bunların birer k ...
-
floating of feature, floating
:
-
Rölatif olarak uygun pozisyon elde etmek için detayda yapılan küç ...
-
flood control map
:
-
Şehir sınırları içinde tamamlanmış çalışmalara ait bir çeşit yer ...
-
flood tide
:
-
Henüz kesin, doğru biçim almamış olan, sadece üzerindeki ilave ve ...
-
flood tide, rising tide
:
-
Bakınız: taşkın yükselişi
-
-
flow
:
-
(hid.) bir akarsuyun, yatağında, belirli bir noktadaki yan kesint ...
-
flowing off
:
-
Göllerin fazla sularını boşaltan akarsu.
-
flume
:
-
Sulama amacıyla beton ve bunun gibi malzemeden yapılmış ve ayakla ...
-
fluorescent map
:
-
Kullanıcının karanlıkta, ultaviyole ışık altında okuyabilmesi ama ...
-
fluvial erosion, river erosion
:
-
Bakınız: akarsu oyuntusu
-
fluvial plain
:
-
Akarsuların sürekleyip getirdiği kil, kum, çakıl gibi taş parçala ...
-
flux gate magnetometer
:
-
Dünya manyetik alanını ölçmek üzere dizayn edilmiş bir alet.
-
fluxmeter
:
-
Manyetik alan şiddetini ölçen alet.
-
fly leveling, flying level
:
-
Bakınız: uçuş seviyesi
-
fly-by method
:
-
Ölçüm sırasında karşılaşılan beklenmedik derecede çok engebeli bi ...
-
focal lenght
:
-
Herhangi bir cisimden veya sonsuzdan, bir kamera merceği veya fot ...
-
focal plane
:
-
Üzerinde resim kenar bilgileri ve hassas kamera değerleri bulunan ...
-
focal plane plate
:
-
Mercekten uzak olan yüzeylerin odak düzlemiyle uyumlandırıldığı, ...
-
focal point
:
-
Bakınız: odak
-
focal point, isocenter point
:
-
İzdüşüm merkezinde oluşan h'on' resim eğiklik açısının (v) iç ve ...
-
focus
:
-
Cisimlerden gelerek mercekten geçen ışık ışınlarının merceğin öbü ...
-
focus in the object space, focus on the object side
:
-
Bakınız: cisim odak noktası
-
focus point
:
-
Bakınız: odak
-
focussing lens
:
-
Bakınız: ayar büyüteci
-
fold
:
-
Büyük harita veya forma düzeninde basılmış dokümanları belirli bi ...
-
folding vernier
:
-
Ölçme alet ve sistemlerinde, her iki yönden de okunabilecek şekil ...
-
fon camera
:
-
Geniş çaplı bindirilmiş görüntüler elde etmek için birbirine göre ...
-
fon camera photography
:
-
Prensip ve yapı itibarıyle üçlü kamera fotoğrafçılığı (trimetrogo ...
-
font
:
-
Bilgisayar ortamında, karakterlerin veya çizgilerin gösteriminde ...
-
foot disk, foot plate
:
-
Fotogrametrik kıymetlendirme, yataylama ve benzeri aletlerde düşe ...
-
-
foot meter rod feet
:
-
Mesafe ve derinlikleri bir birimde belirleyip farklı bir birimdek ...
-
foot note
:
-
Bakınız: cezir
-
foot point
:
-
Bakınız: fotoğraf nadiri
-
force function
:
-
Bakınız: potansiyel
-
fore study
:
-
Bakınız: keşif
-
foreground collimating mark
:
-
Resim çerçeve eksenlerini belirten çerçeve markalarından uçuş yön ...
Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
|