eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (54)
Türkçe Terimler
İngilizce Terimler
Kısaltmalar
#
A
B
C
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
P
Q
R
S
T
U
V
W
X
Y
Z
Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Haritacılık Terimleri Sözlüğü (54. Sayfa)
plumb line
:
Çekülde ağırlığın bağlanmış olduğu ip.
plumb point
:
Su yolunun geniş bir vadiden geçmesini sağlayan kemerli yapı.
plumb point procedure, nadir point triangulation, nadir triangulation
:
Fotogrametrik nirengide, çapsal (ışınsal, radyal) hava üçgenlemes
...
plumbing
:
Ölçme aletinin düşey eksenini çekül doğrultusuna sokma işlemi.
plunge
:
Bakınız: transit
plus angle, angle of elevation
:
Bakınız: yükseklik açısı
plus declination
:
Bakınız: deklinasyon
plus parallax, residual parallax
:
Bakınız: artık paralaks
point
:
Uzunca veya kabarık nesnelerde sivri bitim noktası veya bir nesne
...
point anomaly
:
Belirli bir yerde ölçülen veya tahmin edilen gravite anomali değe
...
point base
:
Radyal fotogrametrik nirengi yönteminde kullanılan fotoğraflardak
...
point by point plotting, point by point digitising
:
Hassas şehir haritalarının yapımında, sayısal kadastro uygulamala
...
point contact
:
Havadan yapılan fotoğraf uçuşu sırasında, arazi profil kaydedicis
...
point contrary flexure, flex point
:
Eğriliğin içbükeyden dışbükeye değiştiği nokta veya tersine olduğ
...
point error
:
Konumu belirlenen bir noktanın koordinat (x,y,z) değerlerindeki h
...
point feature, point detail
:
Doğada mevcut detaylar arasında ölçek gereği herhangi bir topogra
...
point fixed by throwing bearing distance and height out to it
:
Her detay için, baskı ve görüntüleme işlemlerinde kullanılmak üze
...
point in polygon
:
Bir noktanın, bir poligonun içine düşüp düşmediğini kontrol eden
...
point maching method
:
Hava fotogrametrisi uygulamalarında, resim eğikliklerini gidermek
...
point marker
:
Fotogrametrik nirengi uygulamalarında ihtiyaç duyulan kolon ve mo
...
point of inflection
:
Eğriliğin içbükeyden dış bükeye değiştiği nokta veya tersi.
point of junction, point of intersection
:
Bakınız: arakesit noktası
point of junction, point of intersection, intersection point
:
Çizgi ve yüzeylerin arasındaki kesişme noktası veya ortak noktala
...
point of origin
:
Bakınız: başlangıç noktası
point of refraction
:
İki ortamın ayrım yüzeyini geliş ışınının kestiği nokta.
point of symmetry
:
Küreden çok az farklı bir şekil. jeoide şekil ve boyut olarak old
...
point of view
:
Çıplak gözle bakış veya gözlemde gözün, fotoğraf çekiminde kamera
...
point operations
:
Bir görüntü veri settinde her bir pikselin parlaklık değerini bağ
...
point position
:
Noktanın (x,y,z) koordinat değerleri ile belirli olan konumu ve y
...
point position data
:
Bir noktanın belirli bir matematiksel yüzey üzerinde hesapla elde
...
point position of Doppler
:
Doppler alıcıları tarafından uydulardan alınan veriler ve uydu ef
...
point positioning, point surveying, determination of position
:
Bir noktanın konumunun diğer noktalardan bağımsız olarak belirlen
...
point source of light
:
(gen) nokta halinde ışık veren kaynak veya lamba.
point the instrument
:
Ölçme aletinin artı kılının (düşey, yatay veya her ikisi) hedefe
...
point transfer device
:
Bindirmeli fotoğraflar üzerinde görüntü noktalarının eşleniklerin
...
pointer
:
Bir veritabanı içerisinde, objelerin yapılanması için doğrudan ta
...
pointer deflection
:
Bakınız: göstergenin sapması
pointing accuracy
:
Ölçme faaliyetlerinde ya da fotogrametrik uygulamalarda, görüş ve
...
pointing errors
:
Stereo kıymetlendirme aletlerindeki ölçü markasının keskin ve bel
...
pointing line
:
Bakınız: kolimasyon doğrusu
pointing, monumantation, mark
:
Bir noktanın konumunu, çeşitli koordinat sistemlerindeki diğer no
...
polar arm
:
Kutupsal koordinat biçiminde devim yapan kol.
polar axis
:
Kutupsal veya küresel koordinat sisteminde ana eksen yönü.
polar bearing
:
Bir kutupsal veya küresel koordinat sisteminde, başlangıç meridye
...
polar chart
:
Bakınız: kutupsal harita
polar circle
:
Kuzey ve güney kutup dairesi.
polar coordinates
:
Sabit bir noktadan yapılan açı ve kenar ölçüleri ile belirlenen k
...
polar diameter
:
Yer kürenin kutupları arasındaki çap.
polar distance
:
Gök kutubunda açısal mesafe. gök kutubu ile gök küre üzerinde bir
...
polar map projection
:
Merdyenlerin kutuptan yayılan doğruları, paralellerin kutup merke
...
polar motion
:
Bakınız: kutup gezinmesi
polar orbit
:
90º inklinasyonu olan bir yer uydusunun yer kutbundan geçen yörün
...
polar orbit satellite
:
Bakınız: kutupsal uydu
polar orthographic map projection
:
Bk.ortografik harita projeksiyonu.
polar planimeter
:
Çizilmiş bir şekilden alan hesaplamak için kullanılan bir alet. i
...
polar radius
:
Yerin dönme ekseni boyunca ölçülen yarıçap.
polar satellite
:
Yerin kuzey ve güney kutup noktalarından geçen, diğer bir deyişle
...
polar stereographic map projection
:
Kürenin bir kutbuna yerleştirilmiş bir projeksiyon merkezi olan k
...
polaris correction
:
Kutup yıldızının gözlenen yüksekliğine, enlem hesaplamak için, uy
...
polaris, polestar
:
Bakınız: kutup yıldızı
polarisation
:
Işık ışınları ve titreşimlerin tek bir düzlemde (yatay ya da düşe
...
polarisation filter
:
Işık ışınları ve titreşimlerin tek bir düzlemde (yatay ya da düşe
...
polarisation filter, polarisation glass
:
Işık partikülleri yayılırken, yayılma yönüne dik düzlemler içinde
...
polarisation glass
:
Bakınız: polarize süzgeç
polarisation method
:
Birbirine dik yatay ve düşey eksen üzerinde yayılan ışık ışınları
...
pole
:
Yerküre dönme ekseninin gökküreyi kestiği biri kuzeyde diğeri gün
...
polhody
:
Yersel kutbun hareketini zamanın bir fonksiyonu olarak gösteren b
...
polyart
:
Mükemmel bir ıslanma mukavemeti olan plastik bazlı bir baskı mate
...
polychrome
:
Bakınız: çok renkli
polyconic chart
:
Bakınız: çok konili harita
polyconic map projection
:
Bakınız: çok konili harita izdüşümü
polygon
:
Kırık hatlardan oluşan bir şeklin açı ve kenarlarını ölçmek suret
...
polygon dissolving
:
Coğrafi bilgi sistemi uygulamalarında, ortak kenara sahip olan (ö
...
polygon overlapping
:
Bakınız: poligon çakıştırma
polygon reclassification
:
Coğrafi bilgi sistemi uygulamalarında, sayısal verilerle ilgili o
...
polyhedric projection
:
Sferoid üzerindeki dik bir açının düzlemsel bir yamuk üzerine izd
...
pontoon
:
Genellikle yüzdürücülük özelliğinden yararlanılarak yük taşıma, b
...
pontoon bridge
:
Çoğunlukla altı düz kayıklar veya dubaların yan yana dizilip üzer
...
pontoon wharf
:
Deniz, göl, akarsu ve kanallarda indirme, bindirme ve yükleme, bo
...
pool circle
:
Bakınız: havuz dairesi
pool method
:
Stereo fotogrametrik yöntemle harita üretiminde, haritası yapılac
...
POPSAT satellite
:
Avrupa Uzay Ajansı (ESA, European Space Agency) tarafından gelişt
...
populated place, populated area
:
Bakınız: meskun alan
Porro prism
:
Genellikle birbirine yapıştırılan iki dik açılı prizma kullanılma
...
Porro-Koppe method
:
Biri Alman (Koppe) diğeri İtalyan (Porro) olan iki bilim adamı ta
...
Porro-Koppe principle
:
Yersel ve hava kamereları ile stereo kıymetlendirme aletlerindeki
...