İngilizce: Boycott
Belli bireyler veya teşebbüslerle iş yapmamaya yönelik anlaşmalar, boykot olarak adlandırılmakta ve özellikle boykot yapan teşebbüsler piyasa gücüne sahipse bu davranışları yasaklanabilmektedir. Bu şekildeki grup boykotları örneğin bir fiyat tespiti anlaşmasına yönelik olarak kullanılıyor olabilir. Buna göre, bazı rakipler, belli koşulları yerine getirmedikleri sürece diğerleri ile iş yapmamaya karar verecek ve bu da fiyat düzeylerinde bir artışı beraberinde getirecektir. Başkalarıyla iş yapmama kararı, söz konusu teşebbüsler arasındaki bir anlaşmanın sonucu olarak alınmışsa bu rekabete aykırı olabilir. Piyasaya yeni girecek olanı engellemeye veya zaten piyasada var olan bir rakibin işini zorlaştırmaya yönelik boykotlar da rekabete aykırı olarak değerlendirilebilir. Fiyat indirenleri hedefleyen ve ortak bir dağıtıcı veya sağlayıcının yardımını gerektiren boykotlar ise en çok rekabet kaygısı oluşturan boykot türlerindendir.Ekonomik anlamda boykot, kişilerin, kurum veya kuruluşların protesto amacıyla diğer işletmeler, kurum ve kuruluşlarla olan ekonomik ilişkilerini kısmen veya tamamen kesmelerine denir. Bir mücadele yöntemi olan boykotun sebepleri ekonomik olabileceği gibi ahlaki, sosyal, siyasal veya kültürel de olabilir. Amaçlarına göre boykotları iki grupta ele alabiliriz. Kanuni, ahlaki, örfi kurallar içerisinde yapılan boykotlar, kişi, kurum veya kuruluşların toplumsal, ahlaki, çevresel veya politik açıdan beğenmedikleri bir davranışı karşısında gösterdikleri makul tepkileri içerir ki bu tepkiler boykot edilen işletmelerin davranışlarını düzeltmelerine ve haliyle toplumsal faydanın artmasına yardımcı olur. İkinci grupta yer alan boykotlar, rekabeti önleyici, rakiplerin işini zorlaştırıcı, işletmelerin itibarını yok etmeye yönelik ekonomik, sosyal ve siyasi hayata zarar veren boykotlardır ki bu tür boykotlar yıkıcı boykot türlerindendir. Yıkıcı boykotlar, etik açıdan kabul edilemez olduğu gibi kanuni olarak da yasak olan boykotlardır.