İng. registration, record, register
Veritabanlarında, her bir varlığa ilişkin belli tüm özniteliklerin değerleri. aynı zamanda satır, veri durumu veya sadece veriler olarak da ifade edilir. bir gayrimenkulün tapu siciline geçirilmesi ve kaydedilmesi işlemi. üretimin her safhasında, bir kompozit görüntünün bileşenlerinin, diğer bileşenlere göre yerinin doğru olması. kalıp, film gibi baskı öncesi materyalin köşe noktalarına göre üst üste oturtulup sabitlenmesi.
İng. registration
Yetkili bir idare tarafından aracın sahibini, teknik özelliklerini ve aracın kayıt numarasını gösteren bir tanıtım belgesinin verilmesi.
1) Maden kuyularında kafesin öngörülen doğrultusunu muhafaza etmesine ve kuyu içinde yalpalanmadan hareket etmesine yarayan ağaç, ray, profil, çelit halat vb. malzemeden yapılan kılavuz. Kafes halatının kopması halinde, paraşüt tabir edilen emniyet mekanizması kafesin kayıtlara tutunarak durmasını sağlar.
2) Gayt.
3) Gidaj.
4) Kuyu kılavuzu.
Bir tek giriş altında toplanmış ve erişilebilir veri alanlarını içeren kayıt. Yazar, başlık, yayıncı, özet, sırt numarası gibi kayıtlar veri alanı örneğidir. Bir süreli yayın dizininde her atıf bir kayıttır.
1. Doğrama kapıların ortak kısmında birbirine dik ve kalın çıtalar. (*Aksaray -Niğde)
2. Pencere çerçevesi. (Dereyazıcı *Alaca -Çorum)
Reviden önceki ses de iki uyaklı kelimede aynı olursa bu sese KAYIT ve böyle olan uyaklara KAYITLI UYAK denir.
Gümrükçe kabul edilen bildirgenin, defterine kaydedilip üzerine sıra sayısı ve gününün yazılarak damgalanması.
Bir bilgiyi, saklayabilmek ereğiyle, deftere, kâğıda ya da fişe geçirme.