İng. invert Fr. Radier Alm. Sohle
Bir kanal veya hidrolik yapı en kesitinin en düşük bölümü.
İng. base, support
Fotoğraf filmlerinde ve kâğıtlarında ışığa karşı duyarlı katmanın sürüldüğü, filmlerde asetattan; fotoğraf kâğıtlarında ise genellikle kâğıttan yapılmış taşıyıcı tabandır.
1. Taban, dilbilim bakımından yapılacak açıklamalar için ele alınan kök ( KÖK TABAN, B. radicale ) veya gövde ( GÖVDE TABAN, B. suffixale ) den ibaret kelime parçasına denir. Tabanlarda, dışarı ile taşra'da, ve çağırmak ile çığırmak'ta görüldüğü gibi, bazen açınık almağımı bulunur bu gibi tabanlara ALMAŞIMLI TABAN ( B. d'alternance ) adı verilir.
Hint - Avrupa dili gramerinde tabanlar TEK HECELİ ( Monosyllabe ), İKİ HECELİ ( Disyllabe ) ve ÇOK HECELİ ( Polysyllabe ) diye ayrılır. 2.Sâmi dillerinde kelimelerin kökü durumunda olan iki veya üç abanığa da taban adı verilir.
2. bk. İkili ve üçlü kök.
(Alm. Basis, f; Fr. base, f; İng. base; basis; basis set)
mat. 1. Bir topolojik uzayda, her açık altkümenin, onların uygun bir bileşimi olarak yazılabileceği altkümeler topluluğu. 2. Bir vektör uzayında, o vektör uzayını doğuran ve doğrusal bağımsız olan vektörler altkümesi; eşanlam: baz.
1. Genellikle kullanılan bilimsel sayılama dizgesinde, bir üst ile gücü alınan sayı. örn. 2,7x6,25 (1'5) = 42,1875 deyimindeki 6,25 sayısı.
2. Yerdeğişir bir bilgisayar izlencesinde, gerçek adresleri bulmak için göreli adreslere eklenmesi gereken değer.
Kelime kök ve gövdelerinin çekim eki almamış yalın durumu: taş, işçi, bilgili, terbiye, ciltle-, ayakkabı, aktualite, plânlama vb.
(Mimarlık)1. Kapalı bir yerin, üzerinde gezinilen yüzeyi. 2. Sütunların üzerine oturan taş kirişlerin alt yüzeyi.
1. Başlangıç ya da temel sayılan yer ya da nesne.
2. Transistorun salgıcı ile toplacını ayıran kesimi.