eng

Dini Terimler Sözlüğü (3)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
3. Sayfa
Bâsıt :
(el-Bâsıt) ”İstediği kuluna yepyeni bir hayat, neşe, huzur ve mut ...
Basîr :
(el-Basîr) ”Kusursuz ve eksiksiz olarak tam gören; her yönden işl ...
basiret :
1. Görme, idrak etme, kavrama, bir şeyin iç yüzünü bilme, sezgi, ...
basubadelmevt :
Her insanın ölümden sonra Allah’ın huzurunda hesap vermek üzere y ...
Batıl :
1. Yok olup giden, gerçek ve doğru olmayan, esassız, boş şey, boş ...
batıl din :
1. Gerçek olmayan din. 2. Allah’tan geldiği şekliyle korunamamış ...
Bâtın :
(el-Bâtın) ”Her şeyin iç yüzünü bilen, her şeye herkesten daha ya ...
Batınilik :
1. Kur’an-ı Kerim ve hadislerin sadece iç anlamına önem verip dış ...
bayram :
1. Dinî ve millî bakımdan önemli olan ve toplumca kutlanan gün ve ...
bayram namazı :
Ramazan ve Kurban Bayramı’nın birinci günü cemaatle birlikte ve i ...
bayramiye :
Halvetî tasavvuf geleneğine bağlı Hacı Bayram Veli (ö. 833/1429-3 ...
beddua :
1. İlenç, ilenme, birinin kötülüğü için edilen dua, lanet, intiza ...
Bedî :
(el-Bedî) ”Allah’ın, evreni hiçbir model olmadan benzersiz ve eşs ...
Bedir Savaşı :
Hicretin ikinci yılında (M.S. 624) Mekkeli müşriklerle Medineli M ...
beka :
1. Sonsuzluk, ebedîlik, kalıcılık, ölmezlik, süreklilik. 2. ”Sons ...
Bekke :
1. Mekke. 2. Kâbe’nin de içinde yer aldığı harem bölgesi. ”Unutma ...
Bektaşi :
Bektaşi tarikatına giren ve bu tarikatın ilkelerine bağlı kalan k ...
Bektaşilik :
XIII. yüzyılda Horasan’dan Anadolu’ya gelen Hacı Bektaşı Veli (ö. ...
Bel’am :
Hz. Musa döneminde yaşayan; bilgisini, doğrunun ve peygamberin le ...
bela :
1. Gam, keder, tasa, sıkıntı, afet. ”Allah, kuluna herhangi bir h ...
belagat :
1. İyi konuşma, sanatlı söz söyleme yeteneği. 2. Sözü, herkesin k ...
Beldeyiemin :
1. Güvenilen, korunulan belde, memleket, yer, bölge, şehir. 2. Me ...
Beldeyitayyibe :
Hz. Peygamber’in hicret yurdu olarak seçtiği ve hicretten sonraki ...
Beled Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in doksanıncı suresidir. Mekke’de inmiştir. Yirmi ...
Belkıs :
Yemen’de yaşamış olan Sebe kabilesinin kraliçesi. Belkıs, Hz. Sül ...
Beni İsrail :
İsrailoğulları. Lakabı İsrail olan Yakup Peygamber’in soyundan ge ...
Berâe suresi :
Bakınız: Tevbe Suresi
berat (beraet) :
1. Kurtulma, uzaklaşma, temize çıkma, selamet. ”Sizin inkârcıları ...
Berat Gecesi :
Bakınız: Berat Kandili
Berat Kandili :
Müslümanların günahtan kurtulup Allah’ın affını elde etmeyi umduk ...
Bereket :
1. Nimet, bağış, Allah’ın karşılıksız vermesi. 2. Uğur, hayır. ”K ...
Berr :
(el-Berr) ”Kulları hakkında bağışı, iyiliği çok olan, onlar için ...
berzah :
1. İki şey arasındaki engel, iki denizin birbirine kavuşmasına en ...
besmele :
”Yarattığı bütün varlıklara bol bol nimet veren, yardım eden ve b ...
beşir :
1. Müjdeci, sevindirici, göze aydınlık, gönle sevinç verici. ”Müs ...
betül :
1. Namusunu ve iffetini koruyan. 2. Allah’ın emirlerine titizlikl ...
beyan :
1. Bir şeyin açıklığa kavuşması, anlatma, bir şeyi delil getirere ...
beynamaz :
Namaz kılmayan kimse.
Beytiatîk :
1. Yeryüzünde yapılan ilk mescit, Kâbe. ”Sonra (hacılar, bıyıklar ...
Beytiharam :
”Çevresinde suç işlenmesi haram olan ev.” Anlamında Kâbe’nin adla ...
Beytimukaddes :
Hz. Süleyman tarafından Kudüs şehrinde yaptırılan Mescidiaksa. Mü ...
Beytullah :
Bakınız: Kâbe
beytülmal :
1. Maliye, devlet hazinesi, devlete ait mal varlığının bütünü. Hz ...
beyyine :
1. Apaçık ve kesin delil, kanıt. 2. Bir şeyi ispata yarayan veya ...
Beyyine Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in doksan sekizinci suresidir. Medine’de inmiştir. ...
bezmielest :
Ruhlar âleminde, Allah’ın bütün insanların ruhlarından, kendisind ...
Bi’rimaune :
Mekke ile Medine yolu üzerinde Süleymoğulları ve Amiroğulları kab ...
bi’set :
1. Gönderme, iletme, elçi tayin etme. ”İnsanlar bir tek ümmetti. ...
biat :
1. Söz verme amacıyla el sıkma. ”Biz, Hz. Peygamber’e namaz kılma ...
bidat :
1. Sonradan olan, sonradan ortaya çıkan, türeyen şey. 2. Daha önc ...
billahi :
”Allah adına ant içerim, Allah adına söz veririm, Allah hakkı içi ...
Birr :
1. İyilik ve hayrın her çeşidi; ihsan, zekât, yardım, lütuf, güze ...
bismillah :
Bakınız: besmele
boşanma :
Bakınız: talak
boy abdesti :
Bakınız: gusül
Brahmanizm :
Hindistan’ın sosyal ve siyasal yapısını şekillendiren, kutsal kit ...
Budizm :
Büyük İslam Bilgini Şeyh Muhammed Bahauddin Nakşibendi’nin (öl. 7 ...
buğuz :
1. Nefret, kin, düşmanlık, tiksinme, iğrenme. ”Düşmanına bile ölç ...
Buhari :
Bakınız: Sahihibuhari
Burak :
Hz. Peygamber’i Miraç Gecesi taşıyan binek. ”Ruhun kadar hafif yü ...
burhan :
1. Kesin delil, kanıt, ispat, apaçık ve en kuvvetli kanıt. ”Öyley ...
Buruc Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in seksen beşinci suresidir. Mekke’de inmiştir. Yi ...
bühtan :
1. İftira, suçlama. 2. Yalan söyleme, uydurma. ”Karac’oğlan der k ...
büluğ :
1. Ulaşma, yetişme, erişme, varma, kavuşma. 2.Ergenlik, çocuğun b ...
büyü :
1. Sihir. ”...Hırsızlık yapmayın, zina etmeyin ve büyü ile uğraşm ...
büyük günah :
Bakınız: kebire
Caferî :
Şiiliğin bir kolu olan Caferîlik’e bağlı kimse.
Caferîlik :
İnanışta, ibadetlerde ve insani ilişkilerde Cafer es-Sadık’ın (ö. ...
Cahil :
1. Bilgisiz, bilmeyen. ”Cahili olduğunuz bir konuyu âlim kişilere ...
cahiliye :
Hz. Muhammed’in peygamberliğinden önce, insanların yaşadıkları ve ...
cahim :
1. Çok kızgın alevli ve şiddetli ateş. 2. Cehennem. ”Kim ki (Alla ...
caiz :
1. Serbest ve geçerli olma. 2. Din, yasa, örf, âdet ve törelere g ...
cami :
1. Toplayan, bir araya getiren, toplayıcı, kaplayan, içine alan. ...
can :
1. Gönül, yürek. 2. Ruh. 3. İnsanlar ve hayvanlarda hayatı devam ...
cariye :
1. Eskiden savaşta ele geçirilen kadın köle. ”Allah’a ortak koşan ...
Casiye Suresi :
Kur’an-ı Kerim’in kırk beşinci suresidir. Mekke’de inmiştir. Otuz ...
Cebbar :
(el-Cebbar) ”Düzeni bozulan her şeyi gerektiğinde zor kullanarak ...
Cebelürrahme :
Bakınız: Arafat
Cebrail :
Dört büyük melekten birinin adı. ”Söyleşirken Cebrail ile kelam/G ...
Cebriye :
İnsanın özgürlük ve seçme hakkının olmadığını, tüm davranışlarını ...
CEDEL :
1. Bir konu üzerinde tartışma, çekişme, münakaşa. ”Hidayete erdik ...
cehennem :
1. Ateş, ateş çukuru, derin hendek. ”Karac’oğlan der ki her sözüm ...
Celal :
(el-Celal) ”Yücelik ve şeref sahibi Rab, şanı ve büyüklüğü pek yü ...
Celil :
(el-Celil) ”Ululuk sahibi, her şeyi kudretiyle kuşatan, zatında v ...
cemaat :
1. Topluluk, insan kalabalığı. ”Ölenler öldü, kalanlarla mustarip ...
Cemal :
(el-Cemal) ”Allah’ın mutlak güzelliğine, lütfuna ve iyiliğine işa ...
cenabet :
1. Cinsel ilişkide bulunmak veya başka sebeplerle zevk duyarak cü ...
Cenabıhak :
Yüce Allah.
cenaze :
Gömülmemiş insan ölüsü. ”Nerden çıktı bu cenaze, ölen kim?/Bu kaç ...
cenaze namazı :
Müslüman bir kişi gömülmeden önce Allah rızası için dua amacıyla ...
cenin :
1. Ana rahminde doğma zamanını tamamlayamamış veya vaktinden önce ...
cennet :
1. Bahçe, çok güzel ve ferahlık veren yer; meyvelik, ağaçların, s ...
Cennetülbaki :
Medine’de Hz. Peygamber tarafından kurulan ilk mezarlık. Hz. Muha ...
Cennetülmualla :
Mekke’nin en eski mezarlığı. Cahiliye devrinden bugüne kadar Mekk ...
cerh :
Bir ölüm haberi veya bir felaket duyulduğu zaman ”Biz Allah’tan g ...
cevamiulkelim :
1. Kelimeleri, ifadeleri toplayan, az sözle çok şey anlatan özlü ...
Cevaz :
Bakınız: mubah
ceza :
1. Bir şeyin bedeli ve tam karşılığı. ”Cennet halkı, yaptıklarını ...
ceza günü :
Bakınız: kıyamet
cezbe :
1. Kendinden geçme, ruhsal coşku. 2. Bir duygu veya inanışın etki ...