eng

AFAD Afet Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (D - 1)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

AFAD Afet Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

AFAD Afet Terimleri Sözlüğü (D - 1. Sayfa)

damage :
Fiziksel olarak bir şeyin (bina, tünel, araba, gemi ve uçak gibi) ...
damage assessment :
Bir afetin neden olduğu fiziksel, ekonomik, sosyal ve çevresel ha ...
damage assessment following objection :
7269 sayılı kanun gereğince, kesin hasar tespit çalışmalarına yas ...
damage assessment process :
Afet etkisini belirleme, kesin hasar tespit ve itirazlar hasar te ...
damage assessment report :
Hasar tespit çalışmaları sonucunda düzenlenen ve yapının hasar de ...
damageability/vulnerability :
Değişik türdeki yapıların farklı büyüklüklerdeki afetler karşısın ...
danger :
Sigorta poliçelerinin kapsadığı deprem, yangın, kuraklık gibi teh ...
database :
Belirli bir formatta ve erişim güvenliğine uygun olarak bilgisaya ...
debris :
Afetler veya başka nedenlerle yıkılmış yapı parçaları, kırık eşya ...
debris disposal area :
Belediye veya il özel idareleri tarafından kazı veya inşaat artık ...
debris flow/mudflow :
Kurak ve yarı kurak bölgelerde kuru dere yataklarındaki ince, iri ...
debris management :
Afet sonrasında onarılması mümkün olmayan ve kısmen yıkık binalar ...
debris removal :
İnsan can ve malı için tehlike arz eden, ulaşımı aksatan, çeşitli ...
debris, building wreckage :
Bir kaza veya afet sonrasında çöken, ağır hasara uğrayan veya tam ...
decision of local comission for investigation of beneficiaries :
Konutu, iş yeri veya hayvanların korunmasını sağlayan yapıları af ...
decontamination :
Bakınız: arındırma
deforestation :
Doğrudan insan müdahalesiyle, orman alanının başka bir alana dönü ...
deicing - anti-icing :
İçerdiği kimyasal bileşenlerden dolayı püskürtüldüğü yüzeylerde b ...
demand and commitment :
Afetzedenin AFAD’dan talebi ve ayrıca Başkanlığa karşı bir takım ...
demolition :
Afet veya farklı bir nedenle riskli hâle gelen bir binanın halka ...
demolition plan :
Yıkım ruhsatında belirtilen yapının, hangi güvenlik ve çevre koru ...
demolition technique :
Yıkımı planlanan bir binanın yapısal, çevresel ve gerektiğinde je ...
demolition waste :
Konut, bina, köprü, yol ve benzeri alt ve üst yapıların yıkımı es ...
depersonalization :
Kişinin, ruhsal süreçlerini ya da bedenini kendisinden ayrıymış g ...
deportation :
Devletin egemenlik hakkını kullanarak bir yabancının ülkeye giriş ...
depression :
Kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını olumsuz olarak etkileyen ...
derealisation :
Kişinin dış dünya algısında ya da yaşantısında garip ya da gerçek ...
desertification :
Kurak, yarı kurak ve az yağış alan bölgelerde iklim değişiklikler ...
design engineer or architect :
Mimarlık ve mühendislik tasarım hizmetlerini, ana uğraş konusu ol ...
detention basin :
Taşkını önlemek için sel suyunu denetimli biçimde tutup bırakmaya ...
determination of group refugee statute :
Büyük ölçekli bir akın içindeki tüm kişilerin prima facie (varışt ...
deterministic :
Belli bir matematik hesaplama yöntemine dayalı, kesin sonuca ulaş ...
development block :
Çevresi yollarla sınırlanmış ve çoğu parsellere bölünmüş arsa ile ...
development boundary :
Nâzım planı bulunan yerlerde nâzım plan sınırları; bulunmayan yer ...
development landparcel :
İmar adaları içindeki kadastro parsellerinin, imar planı ile imar ...
development law :
Türkiye’de yerleşme yerleri ile bu yerdeki yapılaşmaların plan, f ...
development plan :
İlki 1963 yılında onaylanarak uygulanmaya başlanmış olan, toplam ...
development planning :
Arazi parçalarının hangi amaçlarla kullanılacağını, bu parçalar ü ...
development regulation :
İmar yasasının tamamlayıcısı olarak hazırlanıp kentin belediye me ...
development right :
Bir arazi veya arsada ya da bina üzerinde, kat mülkiyeti kanunu, ...
dilatation :
Deprem, genleşme, farklı oturma gibi hareketlerin yapılardaki etk ...
diplomatic asylum :
Devletlerin sınırları dışında, kendilerine yargı muafiyeti sağlan ...
direct effect of disasters :
Can kayıpları, yaralanma ve sakat kalmalar, yapı ve altyapı hasar ...
disaster :
Toplumun tamamı veya belli kesimleri için fiziksel, ekonomik ve s ...
disaster and emergency communication :
Afet ve acil durumlarda, önceden düzenlenmiş veya tesis edilmiş k ...
Disaster and Emergency Coordination Commission :
5902 sayılı Kanun gereği, afet ve acil durum hâllerinde bilgileri ...
disaster and emergency management :
Afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması amacıyla bir afet ...
disaster and emergency management centre :
Afet ve acil durumlarda müdahalenin koordine edildiği, 24 saat es ...
Disaster and Emergency Management High Commission :
5902 sayılı Kanuna göre, afet ve acil durumlarla ilgili olarak ha ...
disaster and emergency military operation :
Afet sonrası meydana gelebilecek daha fazla can ve mal kaybını ön ...
disaster and emergency operation allowance :
5902 sayılı Kanun’un 23’üncü maddesine göre Afet ve Acil Durum Yö ...
Disaster and Emergency Provincial Search and Rescue Team :
AFAD tarafından belirlenecek illerde il afet ve acil durum müdürl ...
disaster and emergency response plan :
Afete zamanında, hızlı, etkili ve koordineli olarak müdahale edeb ...
disaster and emergency service :
Afet ve acil durum haberinin duyurulması, etki analizi, haberleşm ...
disaster area commander :
Sivil-asker iş birliği kapsamında, sorumluluk sahasının sınırları ...
disaster bag - emergency bag :
Afet anı ve sonrasında kullanılmak üzere bazı acil ihtiyaç maddel ...
Disaster Coordination Center for Health Services :
Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü koordinas ...
disaster cycle :
Bakınız: afet yönetimi süreci
disaster donation :
Afet nedeniyle bireysel ya da kurumsal olarak yapılan her türlü a ...
disaster epidemiology :
Afet nedeniyle meydana gelen ölümler, yaralanmalar, hastalıklar, ...
disaster hazard :
Can ve mal kayıpları ile fiziksel, sosyal, ekonomik, politik ve ç ...
disaster hazard map :
Deprem, sel, çığ, heyelan, kuraklık, tıbbi jeolojik faktörler, te ...
disaster impact level :
Türkiye Afet Müdahale Planı’nda tanımlanan afete müdahale seviyel ...
disaster impacts :
Afetlerin insanlar, insan yerleşmeleri ve çevre üzerindeki doğrud ...
disaster information system :
Afetlerin her safhasında can kaybını ve ekonomik kayıpları en aza ...
disaster inventory :
Afet durumunda hizmet verecek kuruluşların elinde bulunan malzeme ...
disaster law :
Afetler ile ilgili olarak farklı düzeylerdeki politika ve stratej ...
disaster liaison office :
Afet sonrasında yürütülmekte olan faaliyetlerin, iş birliği ve ko ...
disaster logistics :
Afet ve acil durumlardan etkilenen bölgelere ve insanlara yardım ...
disaster logistics management :
Afet anında ve sonrasında ihtiyaç duyulan malzeme, ekipman, araç ...
disaster logistics plan :
Afet öncesinde ve sonrasında lojistik faaliyetlere ilişkin olarak ...
disaster logistics warehouse :
İhtiyaç duyulan malzemelerin afet ve acil durumlarda etkilenen bö ...
disaster management :
Afetlerin önlenmesi ve zararlarının azaltılması, afet sonucunu do ...
disaster management process :
Bir afet olayını izleyen ve bir sonraki afete kadar birbirini tak ...
disaster manager :
Kurumların afetle ilgili çalışmalarında, özellikle zarar azaltma ...
disaster medicine :
Afet yönetimindeki diğer disiplinlerle iş birliği hâlinde, afetle ...
disaster museum :
Yıkıcı bir afet geçirmiş bir yerleşim biriminde, yaşananlardan çı ...
disaster planning :
Ana hatlarıyla hazırlık, önleme ve risk azaltma, afete müdahale v ...
disaster policy :
Ülkeyi yöneten siyasi iradenin, afet risk ve zararlarının azaltıl ...
disaster preparedness :
Afetlere zamanında, hızlı ve etkili olarak müdahale edebilmek içi ...
disaster questionnaire, disaster survey :
Afet sonrasında sosyal, ekonomik, psikolojik ve sağlık ile ilgili ...
disaster region :
Yapılan ön değerlendirme sonucu afetin etkilediği, hasar ve yıkım ...
disaster regulation :
Afetlerin her yönü ile ilgili olarak yürürlüğe konulmuş ve uygula ...
disaster relief tent :
Afet ve acil durumdan etkilenenlerin kullanımı amacıyla olay yeri ...
disaster resilience :
Tehlikelere açık bir sistem, toplum veya topluluğun afet tehlikes ...
disaster resilient community :
Afet sonrası yaşanan acil durum sürecinin ardından, toplumun olas ...
disaster response :
Afetin oluşundan hemen sonra başlayıp afetin yol açtığı kayıp ve ...
disaster response capacity :
Afet müdahalesi için toplumda var olan imkân ve kaynakların tümü. ...
disaster response team :
Afete müdahale ve acil yardım çalışmalarında görev almış veya alm ...
disaster risk :
Belirli bir tehlikenin, gelecekte belirli bir zaman süresi içinde ...
disaster risk assessment :
Afet riskinin matematiksel olarak ifade edilebilir biçimde hesapl ...
disaster risk management :
Ülke, bölge, kent veya yerleşme birimi ölçeğinde tehlike ve riski ...
disaster risk reduction plan :
Kurum ve kuruluşların, afet risklerinin azaltılması için gerekli ...
disaster scenario :
Afet riskinin belirlenmesi çalışmaları sonucunda elde edilen ve f ...
disaster sensitive planning :
Yerleşime açılması düşünülen veya yerleşik alanlardaki her tür ve ...
disaster statistics :
Afetlere yol açabilecek olaylarla, afetlerin neden olduğu fizikse ...
disaster survey :
1-Olmuş ya da olması muhtemel yerel ve bölgesel ölçekteki afet ol ...