eng

Coğrafya Terimleri Sözlüğü (D)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
D Harfi 1. Sayfa
Dağ :
Yerkabuğunun çıkıntılı, yüksek eğimli yamaçlarıyla çevresine egem ...
dağ buzulu :
İki anabuzul türünden biri, örtü buzulunun karşıtı, bk. buzul, ör ...
dağ dizgesi :
Alplerde olduğu gibi, birçok ikincil kollarla geniş alanlara yayı ...
dağ düğümü :
Ayrı yönlerden gelen dağ sıralarının bir yörede birbirine yaklaşı ...
dağ eteği buzulu :
Yukarı enlemlerdeki yüksek dağların eteğinde, bu dağlardan inen b ...
dağ eteği düzlüğü :
Dağlık bir yüksekliğin önünde, yer yer bu yüksekliğe az çok sokul ...
dağ iklimi :
Yeryuvarının neresinde bulunursa bulunsun, dağlar ve yüksek yayla ...
dağ meltemi :
Dağlardan koyak tabanlarına ve ovalara doğru esen günlük çevrimse ...
dağ otlağı :
Yüksek yerlerde görülen nemcil, hemen hemen sürekli yeşil kalan, ...
dağ tutması :
Yükseltinin (basınç, özellikle oksijen basıncın azalması nedeniyl ...
dağ yağmuru :
Bakınız: engebe yağmuru
dağılış :
Coğrafyanın, doğal ya da insana değgin olayların yeryüzüne dağılı ...
dağınık yerleşme :
Kırsal yerleşmede köyü oluşturan yapıların yereye, kimi birkaç yü ...
dağsal oluşum devinimleri :
Deniz diplerine yığılan ve kalın katmanlar oluşturan tortuların, ...
dalga :
Geniş su yüzeylerinde rüzgârla oluşan, sırt ve çukur bölümleriyle ...
dalga aşındırması :
Dışgüçlerden biri olarak dalgaların, özellikle yüksek kıyılarda, ...
dalga aşındırması düzlüğü :
Aşınan ve karaya doğru gerileyen bir yalı yarın yerinde oluşan, d ...
dalga boyu :
Yan yana iki dalga sırtı arasında kalan ve uzunluğu yerine göre b ...
Dalga Çukuru :
Art arda iki dalga sırtı arasında yer alan çukurluk.
dalga sırtı :
Dalganın iki yanındaki çukurlar arasındaki yüksek kesimi, bk. dal ...
Dalga Yüksekliği :
Bir dalganın sırtı ile önündeki çukurluk arasında kalan ve anaden ...
damtaşı :
Mavi ya da külrenginde, şistleşmiş, düz ve ince yapraklar durumun ...
dar geçit :
Yüksek genç dağlarda iki yamacı birleştiren derin, uçurum görünüş ...
değerlendirme :
Doğanın herhangi bir parçasını şu ya da bu işe yararlı kılmak ama ...
değişken rüzgârlar :
Sürekli bir yönü olmayan, esiş süreleri ve biçimleriyle kararsız ...
demirkazık :
Aşağı yukarı gökekseni üzerinde bulunması nedeniyle kuzeyi belirl ...
denge yanayı :
Aşınım döneminin, artık aşındırma gücü ile yerkabuğunun direnci a ...
deniz :
Yerkabuğunun çukur kesimlerini dolduran, bağlı olduğu anadenize g ...
deniz akıntıları :
Anadeniz ve denizlerde suların çeşitli nedenlerle ve büyük uzaklı ...
deniz gerilemesi :
Taban düzeyinde oluşan değişmelere bağlı olarak denizin çekilmesi ...
deniz haritası :
Deniz akıntıları, derinlikleri, denizaltı engebeleri, başlıca tec ...
deniz ilerlemesi :
Taban düzeyinde oluşan değişmelere bağlı olarak denizin yükselip ...
deniz meltemi :
Denizden karaya esen günlük çevrimsel rüzgâr. bk. meltem.
deniz mili :
Bir derecelik öğlen yayının ortalama boyunu karşılayan 1852 'm. l ...
deniz suyu buzu :
Kuzey enlemlerde, ?0.5 ile ?2 derece arasında önce donarak sürekl ...
deniz yüzü :
Karalar üzerindeki yüksekliklerle, deniz diplerinin derinliğini s ...
denizbilim :
Bakınız: anadenizbilim
denizdibi engebeleri :
Deniz diplerinde yayılan ve sürekli bir tortulaşma alanı olmamala ...
denizdibi eşiği :
Deniz teknelerini birbirinden ayıran, tabanı az çok düz ve yüksek ...
denizdibi yanardağ :
Ağzı denizaltında kalan yanardağ,
denizkulağı :
Bir kıyı dili ile önü kapanmış, kıyısından küçük bir ayakla deniz ...
denizler yarımyuvarı :
Yeni Zelanda ve Fransa'nın batı kıyıları yakınında yer alan iki n ...
denizsel iklim :
Ilıman iklimin deniz etkisi altında bulunan daha ılık, daha yağış ...
denizüssü :
Her çeşit savaş gemilerinin seyir dışı barındığı, bakımlarının ya ...
denkleşme akıntısı :
İki deniz teknesi ya da bir boğazla birleşen iki deniz arasında g ...
Deprem :
Yer kabuğu içindeki katmanların yerinden oynamalarıyla oluşan sar ...
deprem dalgası :
Denizdibi depremleriyle oluşan, önce dipten deniz yüzüne ulaştıkt ...
deprem ocağı :
Yerkabuğu içinde depremin oluştuğu yer. bk. deprem özeği.
deprem özeği :
Yerkabuğu üzerinde deprem ocağına en yakın ve sarsıntının en yeği ...
depremsel dalga :
Deprem ocağında katmanların yerinden oynamasının neden olduğu sar ...
dere :
Boyu, beslenme teknesi ve aşırı taşkın dışında taşıdığı su niceli ...
derin deniz :
Aradenizlerin, geniş yer kaplayan ve derinliği 2000-6000 m. arası ...
derin deniz çökeltisi :
Denizlerin kıyıdan uzak diplerine çökelen ve çoğunlukla bitki art ...
derine aşındırma :
Bir yatak içinde akan suların bu yatağı derine doğru oyması, bk. ...
devinimli büklüm :
Genç koyak tabanlarında, dağ eteği ovalarda oluşan ve yana doğru ...
devkazanı :
Sel sularının, su düşüşleri altında kalan kayalık yataklarında, ç ...
devlet çiftliği :
Devletçe, yine devlet toprakları üzerinde kurulan tarımsal işletm ...
devşirici :
Özellikle eşleksel orman bölgelerinde yaşayan ve yaşamlarını doğa ...
devşirme :
Özellikle eşleksel iklimlerde bugün de görülen, doğanın verdikler ...
dışa akışlı bölge :
Sularını genel taban düzeyi olan denizlere kolayca ulaştıran bölg ...
Dışalım :
Dış ülkelerden, çeşitli tecim antlaşmalarına göre mal alma.
dışgöç :
Niteliği geçici, kesin ya da mevsimlik olmak üzere, bir ülkeden y ...
dışgüçler :
Mekanik parçalanma, kimyasal ayrışma, rüzgâr, dalga, akarsu ve bu ...
dışık :
Yanardağların püskürme sırasında fırlattıkları, içinde boşluklar ...
Dışsatım :
Bir ülkeden, çeşitli tecim antlaşmalarına göre dış ülkelere mal s ...
Dikit :
Karst bölgelerinde büyük mağaraların tabanında, aşağıdan yukarıya ...
diklik :
Kayalık, dikeye yakın sarp yamaç.
dil sınırı :
Çeşitli dillerin konuşulduğu bölgeleri birbirinden ayıran, diller ...
dilçanağı :
Bakınız: uç tekne
dinsel özek :
Herhangi bir dinin kurucusunun yaşadığı, o dinin yayılmasında önc ...
dip buzul taşı :
Buzulun tabanında, yataktan sökülüp koparılmış buzul taşlardan he ...
dip dalgası :
Anadeniz diplerinde yeğin depremlerle oluşan, dipten deniz yüzüne ...
dip oyulması :
Dik kıyılarda dalgaların, yamaçların altını çentik biçiminde oyup ...
diş :
Kar aşındırması altındaki genç dağlarda, yandan bakıldığında test ...
diştecim :
Bir ülkenin ulusal sınırları dışına yönelen, yabancı uluslarla ya ...
doğal artış oranı :
Herhangi bir ülkede, bir yıl içinde, doğum ve ölüm oranları arası ...
doğal barınak :
Mağara, ağaç kovuğu gibi, insanın "ev" yerine kullandığı, daha do ...
doğal coğrafya :
Genel coğrafyanın, yeryüzünde oluşan tüm fiziksel ve dirimsel ola ...
doğal kuyu :
Bakınız: obruk
doğal nüfus devinimi :
Belli bir yerde, ölüm ve doğum gibi doğal nedenlere dayalı olarak ...
doğal sınır :
İki komşu devlet arasında akarsu, sıradağ dorukları, göl ve deniz ...
doğu :
Herhangi bir yerde gün-gece eşitliği günlerinde güneşin çevrende ...
doğum oranı :
Bir ülkede, belli bir yıl içinde 1000 nüfusa düşen ortalama doğum ...
doğurganlık oranı :
Herhangi bir ülke ya da bölgede, bir yıl içinde gerçekleşen doğum ...
dokuma bitkileri :
Pamuk, kenevir, keten gibi dokumacılıkta kullanılan lifleri sağla ...
dolma :
Sığ bir göl ya da körfezin, dışgüçlerin taşıdığı özdeklerle dolup ...
dolma ovası :
Bakınız: ova
Dolu :
Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, çeş ...
Don :
Hava sıcaklığının sıfır dereceden aşağı düşmesiyle suyun katı dur ...
donmuş toprak :
Eksenucu bölgelerinde donmuş durumda bulunan, ancak yazın kısa bi ...
doruk :
Bir dağın en yüksek yeri.
doruk çizgisi :
Yüksek dağlarda, doruk uçlarını birbirine bağlayan ve bitişik iki ...
doruk sivrisi :
Kimi genç dağlarda görülen, iğne gibi ince uçlarla son bulan doru ...
dorukucu :
Üzerinde kar aşındırmasının etkilerini taşıyan genç ve yüksek dağ ...
doymuş hava :
Belli sıcaklıkta birim kitle havanın alabileceği en fazla su buğu ...
döküntü :
Dağ eteklerinde köşeli taşlar ve daha ince öğeli özdeklerin karış ...
döküntü yelpazesi :
Döküntülerin dağ eteklerinde oluşturduğu, çok kez belli bir yönde ...
dönence :
Yeryuvarı üzerinde, güneş ışınlarının yılda iki kez dik açı ile g ...
dönencealtı :
Yengeç dönencesine kuzeyden, Oğlak dönencesine de güneyden bitişi ...
dönencealtı iklim :
İlginç örneklerinden biri Akdeniz çevresinde görülen iklim türü.