eng

DHMİ Havacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (5)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

DHMİ Havacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

DHMİ Havacılık Terimleri Sözlüğü (5. Sayfa)

controlled flight :
Hava trafik kontrol müsaadesine tabii herhangi bir uçuş.
controlled flight into terrain :
Normal fonksiyonlu bir uçağın yere, suya yada bir engele doğru ya ...
controller-pilot data link communication :
ATS operasyonlarında ATC merkezi ile hava aracı arası iletişimin ...
convergence and implementation programme (CIP) :
Ulusal ve çok uluslu bütünleşme planlarının ilerleyişini izleme v ...
conveyor :
Bagaj, kargo ve postanın yüklenip/boşaltılması için kullanılan ha ...
conveyor vehicle :
Bagaj, Kargo ve Postanın yükleme, boşaltma için kullanılan hareke ...
coordinate :
Bir pozisyon ya da yeri belirlemesi amacıyla enlem/boylam olarak ...
coordination Fix :
Üniteler arasında devir noktası, kontrolün transferi, terminal gi ...
core requirements for ATM working positions :
Çalışma pozisyonu gelişimi için metotlar ve araçlardır. Temel pro ...
correlation :
Uçuş yolu ve profili konusunda SSR kod tanımlaması, coğ-rafik ve ...
corrosion :
Elektrokimyasal etki sonucu malzemede oluşan kütle kaybıdır.
coupling :
İkmal hortumu ile uçak yakıt noktası bağlantı aparatı.
courrier service :
Bir yada birden fazla gönderici tarafından verilen gönderilerin, ...
course :
Yoldaki uçaklar için tasarlanmış uçuş yolu, ILS hattında ise pist ...
coverage :
Radarın, gerekli ihtiyaçları karşılayabildiği üç boyutlu hava sah ...
crack :
Doğal sebepler, trafik etkisi, ya da alttaki bir tabakadan yansım ...
crew :
İşletici tarafından uçuş süresinde bir hava aracında görevlendiri ...
crew member :
Uçuş esnasında, uçakla ilgili bir operasyon konusunda operatör ta ...
crew resource management :
CRM, iletişim, durumsal far-kındalık, problem çözme, karar verme, ...
critical facility :
Hasar gördüğünde havaalanı fonksiyonlarının ciddi şekilde aksamas ...
critical incident :
Bir kişinin olağan olmayan güçlü bir reaksiyon gösterdiği herhang ...
cross border area :
Özel operasyonel ihtiyaçlar için uluslararası sınırlarda oluşturu ...
cross track distance :
İstenilen rotanın havayolunun sağına ve soluna olan dikey mesafes ...
crosswind :
Bir uçağın takip ettiği rotaya ya da kullanılan piste paralel olm ...
crosswind component :
Piste 90 derece dik açıyla esen rüzgar bileşeni.
cruise :
Uygun olan seviye ve hızda yol almak.
cruise climb :
Bir uçağın belirli bir (rate) derece ile yapmış olduğu tırmanma m ...
cruising altitude :
Yol seviyesi boyunca muhafaza edilen irtifa.
cruising level :
Bir hava aracının uçuşunun önemli bir bölümünde muhafaza ettiği s ...
crushed stone :
Kırılmış tanelerden meydana gelen iri agregadır.
crushed stone sand :
Kırılmış tanelerden meydana gelen ince agregadır. Çakılın veya bl ...
curing agent :
Çimentonun yeterli hidratas-yonunu sağlamak, betonda tam ve uygun ...
curing of concrete :
Beton yerleştirildikten sonra veya beton ürünlerinin imalatından ...
current flight data :
Son yapılan uçuş planı değişiklikleri ve kontrolör müdahaleleriyl ...
current flight plan :
Şayet varsa müteakip müsaadelerle oluşturulmuş, değişiklikleri de ...
current flight position :
En son algılayıcı verilerini temel alan x, y, z koordinatlarında ...
cyclic redundancy check :
Veri kaybı veya değişikliğine karşı bir güvence seviyesi sağlayan ...
danger area :
Belirli zamanlarda içerisinde uçuş emniyeti için tehlikeli faaliy ...
dangerous goods :
İnsan sağlığına, güvenliğine, malına ya da ortamına önemli risk a ...
dangerous goods regulations :
Tehlikeli madde sınıfına giren maddelerin hava yoluyla taşınması ...
data :
Kavramlar, talimatlar ve bilgilerin, haberleşme ve açıklamalar iç ...
data display system :
İşlenmiş verinin gösterimine olanak sağlayan elektronik ve/ veya ...
data link :
Terminaller arasında veri iletişimine olanak sağlayan bağlantı.
data link communication :
Mesajların veri hattı vasıtasıyla gönderilip alındığı bir iletişi ...
data model :
Veri tabanında, veri özelliklerini ve ilişkilerini içeren kavrams ...
data quality :
Bir verinin, kullanıcılar için doğruluk, bütünlük ve çözüm-sellik ...
datum :
Başka miktarların hesaplanmasına yönelik bir referans veya esas n ...
day :
00.01 UTC ile 24.00 UTC arasındaki süredir.
de/anti icing vehicle :
Buzlanmayı çözücü/önleyici kimyasal maddelerin uçaklara uygulanma ...
dead reckoning :
Yön, hız ve zaman gibi verileri göz önüne alarak belirlenen bir k ...
dead reckoning (dr) navigation :
Yön, hız ve zaman gibi verileri göz önüne alarak belirlenen bir k ...
decision altitude /height :
Hassas yaklaşmada yerden görerek referans alarak inişin ta-mamlan ...
decision making :
Bir aksiyonun muhtemel oluşumlarından birini seçerek yapılan akti ...
declared capacity :
Meteorolojik koşullar, kontrol sahası ya da ATC sektör yapısı, pe ...
declared distances :
A) Mevcut Kalkış koşu mesafesi (TORA): Kalkış halindeki bir uç ...
declared distances - heliports :
A) Mevcut kalkış mesafesi (TODAH). Son yaklaşma ve kalkış koşusu ...
degradation :
Atmosferik, hidrolik, biyolojik ve diğer faaliyetler sonucunda ka ...
de-icing :
Uçakların yüzeylerinde oluşan buzun ve karın temizlenmesi işlemi.
de-icing/anti-icing pad :
Buz giderici/buz önleyici işlemden geçmek üzere bir uçağın park e ...
delay :
Merkezi Akış Yönetim Birimi (CFMU) tarafından belirlenen kalkış z ...
delivery time :
Kontrolör tarafından gönderilen mesajın uçuş ekibinin eline geçme ...
density ratio :
Yoğunluk oranı.
departure clearance :
Kalkış sonrası izlenecek yolu ve tırmanılacak seviyeyi belirleyen ...
departure control :
Kalkıştan sonra belli bir süre boyunca, kalkan IFR uçuşlara sağla ...
departure control system :
Uçuşların check-in işleminin (uçuş öncesi yolcu bilet işlemi), ka ...
departure slot :
Uçağın kalkışını yapmasının zorunlu olduğu zaman.
departure time :
Uçağın pistten teker kestiği kalkış zamanı.
dependent parallel approaches :
Birbirine komşu, uzatılmış pist merkez hatları üzerinde uçan uçak ...
deportee :
Bir Ülkeye girişi yetkili merciler tarafından reddedilen kişiler. ...
descend below lowest usable flight level :
Bir uçağın, bir hava sahasında belirlenmiş minimum uçuş seviyesin ...
descend speed adjustments :
Meydan varış zamanını belirlemek amacıyla yapılan hız azaltma hes ...
designated RNAV route :
Bir VOR/DME seyrüsefer cihazı kapsamındaki geçerli düşük ve yükse ...
desired track :
İki yol noktası arasında planlanan ya da istenilen güzergah.
destination aerodrome :
Bir uçuş için belirtilmiş iniş meydanı.
destination alternate :
İniş için önceden düşünülmüş havaalanına inişin mümkün olmadığı v ...
deviation :
Takip edilen yol güzergahından, meteorolojik koşullar ya da olağa ...
diabase :
Klinopiroksen, ojit, olivin, magnetit ve ilmenit içeren, yeşil re ...
diagnosing :
Şartların değişmesiyle ya da yeni bilgilerin işlenmesiyle değişen ...
differential global navigation satellite system :
Bir veya daha fazla bilinen noktadaki pozisyon hatalarının belirl ...
differential global positioning system :
Küresel pozisyonlama sisteminin çözüm doğruluğunu geliştirmek içi ...
diorite :
Gri, koyu gri renkli, iri ve ince taneli minerallerden oluşan, an ...
direct access radar data :
RDP sisteminin bir parçası olan MRT' lerde bir sorun olduğunda MC ...
direct controller pilot communication :
Hava trafik kontrol birimi ve pilot arasında sesli cevaplama içer ...
direct flight :
İki fix, nokta ya da seyrüsefer yardımcısı arasında rota uçuşu.
direct transit passengers :
Vardıkları uçakla kısa bir aradan sonra aynı uçak ve aynı uçuş nu ...
Directorate General of Civil Aviation Authority :
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, kamu tüzel kişiliğine haiz, özel ...
dispenser :
Apron üzerinde bulunan akaryakıt ikmal deposu ile irtibatı buluna ...
dispersivity :
Gözenekli bir matrisin kendi içerisinden geçen bir izleyicinin ya ...
displaced threshold :
Bir pistin başlangıcında bulunmayan bir eşik.
distance measuring equipment :
Uçakta ve yerde bulunan cihazlar yardımıyla, uçağın yerdeki istas ...
distillation :
Asfaltın damıtılması.
distress phase :
Bir hava aracı ve içindekilerin, kesin ve yakın bir tehlikenin iç ...
DME separation :
Havaaraçları arasında DME cihazından alınan mesafe bilgisine daya ...
dolly :
Traktörler ile çekilen, apronda konteyner ve palet taşımacılığınd ...
domestic flights :
Zorunlu inişler dışında, ülke sınırları içindeki havaalanları ara ...
dosage :
Ayarlama, düzenleme.
drain :
Tanka alınan yakıtta atmosferik olaylar nedeniyle oluşan serbest ...
dry unit weight :
Zemin ya da kaya katı maddesinin ağırlığının zemim veya kaya kütl ...
ductility :
Standart kalıpta bitümün çekilerek uzaması.
dummy joint :
Yalancı derz öngörülen noktalarda sonradan kesilen derzdir. Yalan ...