eng

TFSF Fotoğrafçılık Terimleri Sözlüğü

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
F Harfi 1. Sayfa
f değeri :
bkz diyafram değeri.
f durağı :
Diyafram açıklığını belirten her bir durak. Bir f durağı, duyarka ...
Fahrenhayt :
Kimi ülkelerde halen kullanılmakta olan sıcaklık ölçüm birimi. Fa ...
fani :
İnsan gözünün algıladığı ışık şiddeti.
fazla geliştirme :
Geliştirme banyosunun normalden daha fazla etkileyici olması. Gel ...
fazla pozlama :
Filmin, fotoğraf kartının ya da algılayıcının açık bir diyafram y ...
FIAP :
luslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu. Scienta (Bilim), Art (Sa ...
fıçı bozulması –fıçı bükülmesi :
Genel olarak kısa odak uzunluklu ve diyaframı önde bulunan objekt ...
fiksasyon :
bkz saptama işlemi.
fikser :
Işığa duyarlı malzemelerde poz görmeyen kısımlardaki emülsiyonun ...
film :
Objektiften geçen görüntünün kalıcılığının sağlanabilmesi amacıyl ...
film banyo tankı :
Farklı boyutlardaki filmlerin banyo edilmesini sağlayan, içine ış ...
film değiştirme torbası :
Siyah renkli bir malzemeden yapılmış, ışık geçirmeyen ve içine el ...
film düzlemi :
Fotoğraf makinesinin içinde, objektifin arkasında, görüntünün net ...
film hızı :
Filmin ışığa karşı duyarlılığını gösteren değer. bkz ISO.
film kaseti :
İçine ışık geçirmeyen, makaraya sarılı filmi içinde koruyan ve ha ...
film tarayıcı :
Saydam (diya) veya negatif filmlerin sayısal olarak algılanmasını ...
film taşıyıcı :
İçine film konulan, ışık geçirmeyen, filmin hareketini sağlayan v ...
Filtre :
Objektifin önüne takılan ve renk tonlarını ayarlamaya yarayan cam ...
filtre adaptörü :
Filtre taşıyıcısını objektife bağlamaya yarayan bir araç.
filtre çarpanı :
Her filtre fotoğraf makinesinin duyarkatına (film ya da algılayıc ...
filtre taşıyıcı :
Fotoğraf çekimi sırasında kullanılacak olan filtreyi objektifin ö ...
firewire :
Fotoğraf makinesi veya tarayıcı ile bilgisayar arasında güncel ve ...
fiziksel geliştirme :
Herhangi bir kimyasal geliştirme ve değişim olmaksızın görüntünün ...
flaş :
Ani ışık, şimşek çakması anlamında bir sözcük. Yeterli ışık olmay ...
flaş bellek :
Kendi güç kaynağı olmadan verileri kayıtlı tutabilen ve tekrar te ...
flaş eşlemesi :
Flaş ışığının yanıp en üst ışık verme noktasına ulaştığı an, örtü ...
flaş kablosu :
Flaş kızağının ve TTL flaşların üretilmediği dönemlerde, flaşın f ...
Flaş Kızağı :
Fotoğraf makinesinin üzerinde yer alan flaş takmaya uygun yuva.
flaş senkronizasyonu :
Flaşın, obtüratörün açılmasıyla uyumlu olarak çalışmasıdır. Flaş ...
flaş yuvası :
Flaş iki türlü kullanılabilir, flaş kablosu ile ya da flaş yuvası ...
flu :
Net olmayan fotoğraf ya da bir bölümü netlik alanının dışında kal ...
fokal :
Objektiflerin odak uzaklığı, odak uzunluğu.
fokometre :
Fotoğraf makinelerinin objektiflerinin ve merceklerin odak uzaklı ...
fokometri :
Bakınız: odakölçüm
fon müziği :
Bir sunum yapılırken ona eşlik eden müzik.
format :
Fotoğraf makinesinin verdiği görüntünün en ve boy olarak uzunluğu ...
foto :
Işık anlamında bir önek: fotokimya, fotometre vb. / Fotoğraf sözc ...
fotoaugliafobi :
Parlak ışık korkusu.
fotoelektrik :
Işık ışınlarının etkisiyle oluşan (elektron yayını, gerilim oluşu ...
fotoelektriksel hücre :
bkz ışığa duyarlı elektriksel hücre.
fotofiniş :
Amatör ve profesyonellerin filmlerini geliştirerek baskılarını ya ...
fotofiniş fotoğraf makinesi :
Bir yarışın bitişinde, yarışanların varış sırasını kaydetmek için ...
fotoflue :
Film üzerinde kireç vb lekelerin oluşmasını önleyen sıvı kimyasal ...
fotofobi :
Yarattığı rahatsız edici etkiden dolayı kimi kişilerde görülen ış ...
fotofor :
Topladığı ışığı bir doğrultuda gönderen bir cins optik sistem.
fotogram :
Objelerin ışığa duyarlı fotoğraf malzemesinin üzerine doğrudan ko ...
fotoğraf :
(Yun photos/ışık + grouphos/çizmek > photograph > fotoğraf) Görün ...
fotoğraf çekilmek :
Kişinin fotoğraf makinesiyle görüntüsünün tespit edilmesi.
fotoğraf çekmek :
Fotoğraf makinesiyle bir görüntüyü saptamak, tespit etmek.
fotoğraf çektirmek :
Fotoğraf makinesiyle bir görüntüyü saptatmak, tespit ettirmek.
fotoğraf laboratuvarı :
Film banyosu, baskı gibi karanlık oda işlemlerinin yapıldığı yer.
fotoğraf makinesi :
Fotoğraf çekerken görüntüyü duyarlıklı yüzey üzerinde saptamaya y ...
fotoğrafçı :
Fotoğraf çeken ya da basan kimse. / Fotoğraf çekilen ya da fotoğr ...
fotoğrafçılık :
Fotoğraf çekme yöntemi. / Fotoğrafçının mesleği.
fotoğrafhane :
Fotoğrafçının çalıştığı, fotoğraf çekilen veya fotoğraf makinesi ...
fotoğrafını almak :
Fotoğraf makinesiyle görüntüsünü tespit etmek.
fotoğrafik :
Fotoğrafla ilgi. / Fotoğrafçılıkla elde edilen. / Fotoğrafçılıkla ...
fotojen :
Işık yaratan, doğuran.
fotojenik :
Işığın bazı cisimler üzerine yaptığı kimyasal etki ile ilgili vey ...
fotojeoloji :
Hava fotoğraflarıyla arazide yapılan değerlendirmelerle harita ha ...
fotokimya :
Işık etkisiyle meydana gelen kimyasal olayları inceleyen bilim da ...
fotokopi :
Bir yazı, kitap veya biçimin fotoğraf yoluyla kopyasını çıkarma; ...
fotokromografi :
Fotoğrafları sonradan renklendirmek amacıyla Ducos du Hauron tara ...
fotokromotipi :
Matbaacılıkta renkli fotoğraf basma yöntemi.
fotolitografi :
Işığa duyarlı yüzeylerin üzerine fotomekanik yöntemlerle yapılan ...
fotomekanik :
Fotoğraftan fotogravür, fotolitografiki, helyogravür gibi ışığa d ...
fotometre :
Bir ışık kaynağının, belli uzaklıkta oluşturduğu aydınlığı ölçme ...
fotometri :
Bakınız: ışık ölçümü
fotomodel :
Fotoğraf sanatı (fotoğraf ya da reklam fotoğrafları) için modelli ...
fotomontaj :
Bir fotoğraftaki eksik kısımları tamamlamak ya da anlatılmak iste ...
fotopentür :
Fotoğrafın boya ile boyanması.
fotopi :
Gözün ışığa uyumu.
fotoroman :
Bir metinle, bir dizi fotoğraftan oluşan öykü ya da roman.
fotosel :
Üzerine düşen ışığın şiddetiyle orantılı olarak akım üreten ışık ...
fotoskop :
Merceklerin uyumundaki değişiklikleri, onların yüzeylerindeki yan ...
fotostereosentez :
Peşpeşe çekilen fotoğrafların üst üste konmasıyla kabartma etkisi ...
fototek :
Fotoğraf belgeliği.
fototip :
Doğrudan doğruya konu üzerinde çekilen fotoğraf.