eng

Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (28)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Haritacılık Terimleri Sözlüğü (28. Sayfa)

foresight :
1.bir sonraki istasyona mesafe ve doğrultu ölçümü. 2.geçiş traver ...
forest boundary :
Orman alanlarında cins değişikliğini gösteren nokta şeklindeki ka ...
forest surveying :
Türlü ormanların sınırlarını, ağaç türlerini ve diğer ormancılık ...
forestry amenagement plan :
Ormancılık amacına uygun ölçek, nitelik ve özellikte hava fotoğra ...
forestry map :
Öncelikle, belirli alandaki ağaçların, değerini, cinsini, yoğunlu ...
forklift :
Kendi kendine hareket edebilen ve önündeki çatal kaldıraçla özel ...
form lines :
Yükseklik eğrisi, yükselti eğrisi veya düzeç eğrisi gibi bir cism ...
format :
Verilerin, bilgisayarlarda muhafazası ve bilgi işlem araçları ara ...
forming machine :
Fotogrametrik analitik ve sayısal (dijital) aletlerde, model alan ...
formula for theoretical gravity :
Sferoidin referans olduğu coğrafi konum cinsinden graviteyi ifade ...
fort :
İçine asker kapanıp düşmana dayanmak üzere kurulan yüksek ve kalı ...
forward azimuth :
Bakınız: azimut
forward overlap :
Aynı türe ait görüntü elemanları, normal olarak belli biyofizikse ...
fountain :
İçilebilen suların düzen altına alınarak taş ve beton gibi malzem ...
four lens survey camera, quadruple camera, four lens camera :
İkisi sağa, ikisi sola eğik olan çoklu kamera sistemi veya kamera ...
four point method :
Resim ve haritada konumlan bilinen karşılıklı dört nokta yardımıy ...
frame :
Fotogrametride sürekli fotoğraflardan oluşan parçalardan yalnızca ...
frame camera :
Odak düzlemine uyumlu olarak yerleştirilmiş ve sabitlenmiş mercek ...
frame finder, frame view finder :
Alım kamerasında bir pozlama ile alımı yapılan cisim alanını göst ...
frame plane, plane of the registering, plane of the frame :
Hava kamerası ile fotoğraf çekiminde, filmin dayandığı ve tam bir ...
framework :
Doğal arazilerde, çoğunlukla akarsular ve en büyük eğimli çizgile ...
framing system, frame system :
Foto kamerası gibi görüntü durumundaki verinin bir çerçeve içinde ...
free air anomaly :
Yoğun yağış olması durumunda su baskınına maruz kalabilecek bölge ...
free air correction :
Bakınız: çağlayan
free hand :
Güneş sisteminin uzayda doğrusal dönü hareketinden dolayı meydana ...
free swinging pendulum :
Bakınız: stripping film
freehand drawing :
Uzayda güneş sisteminin ağırlık merkezinin hareketinden kaynaklan ...
frequency :
Devirli hareketlerde, bir saniye içinde oluşan elektromanyetik da ...
frequency spectrum :
Frekansın bir fonksiyonu olarak sinyal genliğine dağılımı.
fresnel lens :
İnce kenarlı merceklerin meydana getirdiği kavisleri içeren ince ...
frilling :
Köşeler boyunca fotografik altlıktan emülsiyonun ayrılması.
front element :
Bakınız: mercek elemanları
front focal distance :
Bakınız: ön odak uzaklığı
front nodal point :
Bakınız: düğüm noktası
front surface mirror :
Yansıtıcı yüzeyi arka tarafı (örneğin, ilk yüzeyi) yerine ön tara ...
full automatic measurement :
Operatörün gerekli parametreleri sisteme tanıtması, bütün kolon v ...
full model :
Bakınız: tam model
full topological data structure :
Diğer vektör yapılarında mevcut olan ve hala çözümü zor olan bazı ...
fully automatic plate camera, serial plate camera, automatic plate camera :
Üzerine emülsiyon sürülmüş olan camlar üzerine resim alımı ve kay ...
function :
Bir veya birden fazla değişkenin alabileceği değerlere bağlı olar ...
fundamental gravity network :
Ortalama 100km aralıkla üzerinde yüksek duyarlıkta gravite ölçüle ...
fundamental point :
Nirengi ve benzeri ağların başlangıç noktaları.
fundamental star places :
Standart yıldızların, rasathanelerce hesaplanan ve yıllık olarak ...
fuzzy classification :
Uzaktan algılamada, piksellerin diğer sınıflara girme olasılığını ...
gal :
Gravite ivmesinin ölçümünde kullanılan ve 1 cm/sn2'ye ya da 1.000 ...
galactic circle :
Bakınız: galaktik ekvator
galactic equator :
Gök kürede gök ekvatoruyla 62° açı yapan samanyolunun yaklaşık me ...
galactic latitude :
Galaktik ekvatordan güneye ya da kuzeye ölçülen açısal mesafe. ga ...
galactic longitude :
Galaktik ekvatorla gök ekvatorunun kesişimlerinden geçen büyük da ...
galactic pole :
Gök küre üzerinde galaktik ekvatordan her iki yönde 90° deki nokt ...
galactic system of coordinates :
Galaktik ekvatordan kuzeye ve güneye ölçülen enlem ve 0° den 360° ...
gamma :
Yeryüzü manyetik alanının tanımında kullanılan manyetik alan şidd ...
gamma curve :
Bakınız: gamma
gamma ray, g-ray :
Atmosferde tamamen emilen ve uzaktan algılamada kullanılmayan bir ...
gap :
Hava fotoğrafları ve uydu görüntülerinin hatalı alınmasından dola ...
Gauss :
104 teslaya eşit manyetik indüksiyonun santimetre gram saniye ele ...
Gaussian curve, curve of normal distribution of errors :
Düşünülen hataların, olma olasılığı x-ekseninde ve büyüklüğü y-ek ...
Gaussian plane :
Her noktası enlem, boylam gibi iki eğrisel koordinatla belirtilen ...
gazetteer :
Alfabetik sıraya göre coğrafi detayların tanımı, nüfusu, sınıfı g ...
gear change, gear transmission :
Bakınız: değiştirme çarkı
gear shift, switching mechanism :
Bakınız: bağlama düzeni
gear wheel, tangent screw :
Resim çekiminde kullanılan kamera veya mercek sisteminin distorsi ...
gear, gear wheel :
Farklı iki ayrı mercek sisteminin distorsiyon değerleri arasındak ...
geneatrix :
Bakınız: ana doğru
general map :
Genel planlama ihtiyaçları için kullanılan küçük ölçekli bir hari ...
general mapping :
Daha çok özellikle küçük ölçekli haritaların alımı veya çizimi.
general navigation chart :
Seyahat planlamayı, okyanus seyrüseferini ve askeri operasyonları ...
general precession :
Ekinoksların batıya doğru ekliptik boyunca yılda 50.13" lik harek ...
general purpose map :
Geniş çaplı kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamak için çok kaps ...
generalization, generation :
1.ham verilerin veritabanına veya haritaya aktarılması için abart ...
generic term :
Yerel kullanımda aynı anlamı taşıyan bir yer için kullanılan bir ...
genetrarix :
Bakınız: ana (esas) doğru
geocentric :
Bakınız: jeosentrik
geocentric coordinate system :
Bakınız: jeosentrik koordinatlar
geocentric coordinates :
Bir noktanın konumunu dünyanın merkezine göre tanımlayan koordina ...
geocentric diameter :
Gök küresinin, yay saniyesi cinsinden, dünyanın merkezinden olan ...
geocentric geodetic coordinates :
Jeosentrik bir referans elipsoidinde tanımlanan jeodezik koordina ...
geocentric gravitational constant :
Dünyanın kütlesi ile gravite sabitinin çarpımı. bu çarpım her iki ...
geocentric horizon :
Dünyanın merkezinden geçen ve toposentrik ufka paralel olan düzle ...
geocentric latitude :
Dünyanın merkezinde, gök ekvatoru düzlemi ile yeryüzünde bir nokt ...
geocentric longitude :
Bakınız: jeodezik boylam
geocentric parallax :
Bir gök cisminin, yerin merkezi ve yer yüzeyindeki bir noktadan g ...
geocentric position :
Bakınız: jeosentrik koordinatlar
geocentric radius vector :
Dünyanın merkezinden söz konusu noktaya olan vektör.
geocentric station position :
Bir istasyonun jeosentrik koordinatlar cinsinden tanımlanan konum ...