eng

Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (62)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Haritacılık Terimleri Sözlüğü (62. Sayfa)

Robert edge dedector :
Sayısal görüntülerde (2x2)'lik bir matris piksel alanının esas al ...
Rochon prism :
Kalsitten veya çift yansıma yapan bir maddeden meydana gelen ve ç ...
rock :
Üzerinde toprak bulunmayan, civarındaki arazi şekil ve meyiline u ...
rocky coast :
Kayalarla kaplı kıyı.
rod :
Bakınız: nivelman mirası
rod correction :
Mira bölümlemelerinin gerçek uzunluktan farklı olduğu durumlarda, ...
rod float :
Ölçme aletlerinde, okumalarda düşey konumu elde etmek için basama ...
rod level :
Mirayı düzeçlemede kullanılan ve miranın dikey konuma gelmesini s ...
rod leveling correction :
Bakınız: lata düzeltmesi
rod sum :
Bakınız: mira toplamı
rodman, staff man :
Bakınız: jaloncu
roll film :
Bir makara üzerine sarılı olan film yumağı.
roller guide :
Merkezde bulunan bir eksenin çevresinde dönebilir kurs ve çember ...
rolling parallel :
Bakınız: arabalı paralel
rontgen ray, x-ray :
Atmosferde tamamen emilen ve uzaktan algılamada kullanılmayan bir ...
roof prism :
Görüntünün çatı şeklinde yani birbirine 90 derece açıyla birleşti ...
root mean square error (rmse) :
Aynı bir büyüklüğün ölçülmesi sonucunda elde edilen bir ölçü dizi ...
rotating prism camera :
180º ve üzeri bir perspektifi görüntüleyebilen, bir kamera mercek ...
rotating wedge :
Dönme hareketi yapabilen prizma.
rotation :
Yerkürenin günlük dönüşü gibi bir gezegenin kendi etrafında dönme ...
rotation angle :
Bakınız: dönüklük açısı
rotation angle, angle of swing, angle of rotation :
Başlangıç alınan bir yönle dönme hareketi sonundaki yön arasında ...
rotation element :
Bakınız: dönüklük (döndürme) elemanı
rotation map :
Bakınız: trafik dolaşım haritası
rotation matrix :
Bakınız: dönme (dönüklük) matrisi
rotation of prism :
Prizmaya geliş ve çıkış ışınlarınca tanımlanan düzleme dik olan b ...
rotation prism :
Bakınız: dove prizma
rotational ellipsoid, ellipsoid of rotation, ellipsoid of revolution :
Elipsin küçük ekseni etrafında döndürülmesiyle elde edilen şekil ...
route chart :
1.genellikle havadan yapılan uçuşlarda kullanılan, mesafeyi belir ...
route distance determination :
Coğrafi bilgi sistemi uygulamalarında, raster ve vektör yapıdaki ...
route map :
Askeri önem taşıyan bölgeleri ve takip edilecek yolları gösteren ...
route survey :
Bakınız: güzergah alımı
row :
Bakınız: sarkaç nivosu
rubber blanket :
Ofset baskı teknolojisinde işi kalıp kazanından kağıt üzerine tra ...
ruin :
Ören yeri, tarihi şehir kalıntılarının olduğu yer.
ruined bridge :
Onarılmaksızın üzerinden geçilmesi mümkün olmayan yıkılmış, viran ...
rule :
Doğru sonuç vermesi için herhangi bir işlemde tutulan belli yol.
ruled, hatched, hatching, hachures :
Bakınız: tarama
ruled, hatched, hatching, hachures, scanning :
1.gölgeleri yol yol, çizgi çizgi olan (resim, harita) 2.yer şekli ...
run :
Fotografik keşif uçuşları sırasında çekilen hava fotoğrafları ile ...
run length codes method, rle method :
Bakınız: ana izdüşüm
run length encoding (rle) :
Konum belirleme için sabit yükseklik kullanan astronomik alet. ay ...
run of micrometer :
Mikrometre okumaları ile bunlara ilişkin saniye ve dakikaların ta ...
running :
Sonunda nivelman ya da farklı türdeki noktaların bulunduğu nivelm ...
running difference method :
Bakınız: doğrusal kenar zenginleştirme
running water :
Yağışlarla yeryüzüne düşen, kaynaklardan çıkıp belirli bir yatakt ...
rural, country :
Bakınız: Kır
rushes, reeds :
1.(genel) coğrafi bilgi sistemi teknolojisinde, sayısal formdaki ...
sag correction :
Bk.hata üçgenleriyle geriden kestirme.
sag of tape in cantenary :
Bakınız: sarkma hatası
saif :
Bakınız: kızılötesi
sailent angle :
Bir elipste odaklar arasındaki uzaklığın büyük eksen veya küçük e ...
sailing direction :
Haritadaki coğrafi detayları, x-y koordinat çiftiyle temsil edece ...
sale, selling :
Bakınız: sarıcı makara
salt marsh :
Deniz, göl veya kaynak sularından tuz üretiminin yapıldığı alan.
sample :
Belirli bir parametrenin en yüksek olasılıklı değerini belirlemek ...
sample variance :
Belirli bir ölçü ya da parametre grubunun varsayılan ya da öncede ...
sampling interval :
Uydu verilerinin toplanması için tanımlanmış zaman aralığı.
sand :
Kayaçların aşınmasından meydana gelmiş, çapları 0,0625mm ile 2mm ...
sand dune :
Rüzgar etkisiyle yer değiştiren kum tepeleri.
sanitary building :
Ölçmede, geçişin önceki istasyona ters istikamet ölçüsüyle yönlen ...
Sanson-Flamsteed map projection :
Oskülasyon epok’u olarak isimlendirilen bir noktada, gerçek bir y ...
sar interferometry :
Bk.sinüzoidal harita projeksiyonu.
satellite :
Asıl olan bir başka cismin, bir gezegenin veya herhangi bir hava ...
satellite geodesy :
Jeodezik bilgiler için yerey uydu gözlemlerini kullanan disiplin.
satellite surveying :
Navstar global konumlama sisteminin 4 uydusundan gelen sinyallerl ...
satellite trail :
Herhangi bir uydunun havada veya uzay boşluğunda kendi yörüngesin ...
satellite trajectory :
Bakınız: uydu yolu
satellite triangulation :
İki ya da daha fazla istasyonun açısal ilişkisinin bu istasyonlar ...
satellite triangulation stations :
Birbirlerine olan bağıl açısal konumları iki ya da daha fazla nok ...
satellite visibility diagram :
Noktanın konumuna bağlı olarak gözlenen uyduların sayı ve gözlem ...
saturation :
1.kurak bölgelerde, içi duvar biçiminde örülmüş, sıvanmış olan ve ...
saturation point :
Toprak zerrelerinin arasının su ile dolması.
savana, tropical grassland :
Bakınız: yamaç
scala system :
Yerküre yüzeyine teğet (veya kesen) silindirin üzerine coğrafik m ...
scalar value :
Bakınız: silindirik koordinatlar
scale :
Haritada, plan veya fotoğraf üzerindeki mesafenin, yer üzerinde k ...
scale checking :
1.hava fotoğrafının ölçeğini veya daha uygun bir tanımla baskıya ...
scale determination :
Harita, resim veya üç boyutlu modellerin ölçeğini belirtmek veya ...
scale division :
Çizgiler halinde bölüntü veya birbirine paralel çizgiler halinde ...