eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Haritacılık Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (65)
Türkçe Terimler
İngilizce Terimler
Kısaltmalar
#
A
B
C
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
P
Q
R
S
T
U
V
W
X
Y
Z
Haritacılık Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Haritacılık Terimleri Sözlüğü (65. Sayfa)
sight lamp
:
Yüksek hassasiyetli yer ölçmelerinde hedef olarak kullanılan, küç
...
sight rod
:
Bakınız: kenar mirası
sighting axis
:
Bakınız: kamera ekseni
sighting telescope
:
1.havadan resim alımında, uçağın uçuş yolu üzerinde uçup uçmadığı
...
sign, mark, signal
:
Bakınız: elips basıklığı
signal
:
Çok ufak daire, çember çizmek için pergel.
signal/noise (s/n) rate
:
Amerikan Deniz Kuvvetleri tarafından üretilen ve DMA tarafından d
...
signalised point
:
Fotogrametrik kıymetlendirme aletlerinde kullanılan, siyah bir no
...
signature, texture
:
Arazi üzerinde bulunan detayların, hava fotoğrafları ve uzaktan a
...
silver bromide
:
Fotoğrafçılık tekniğinde kullanılan film ve fotoğrafların ışığa d
...
silver bromide paper
:
Bk.brömürlü gümüş kağıdı.
silver wating
:
American Savunma Bakanlığı Harita Dairesi tarafından kendi ordusu
...
similarity transformation
:
İki veya üç boyutlu olarak gerçekleştirilen iki koordinat sistemi
...
simple conic chart
:
Tek parçadan ibaret olan, hiçbir ilave müştemilatı bulunmayan eşy
...
simple conic map projection
:
Basit konik projeksiyonla üretilmiş harita.
simple feature
:
Standart atmosferdeki basınca karşılık gelen, yükseklik biriminde
...
simple goods, simple property
:
Bakınız: detay
simple optical redressment, simple optical rectification
:
Küre veya elipsoide teğet bir koni üzerinde tasarlanmış, üretilmi
...
simple resampling
:
Subjektif rödresman adı da verilen, luz veya sketch-master isimli
...
simplification
:
Sınıfları değil tüm alanı esas alan, örnekleme noktalarının tüm a
...
Simpson’s 1/3 rule
:
Haritada farklı sferoidlere göre çizilmiş iki ana gridi ayıran vu
...
simultaneous altitudes
:
Haritadaki küçük mesafe ile yeryüzünde tekabül ettiği mesafeyi gö
...
simultaneous level line
:
Bakınız: eşit alan harita izdüşümü
simultaneous mode
:
Bakınız: asal mercek düzlemi
simultaneous observation
:
Bakınız: asal nokta üçgenlemesi
single difference between receivers
:
Bir epokta iki alıcı bir uydu arasında oluşturulan eş zamanlı faz
...
single eye viewing sharpness
:
Tek bir gözün cisimlere bakarken görebildiği minimum açı değeri.
...
single heading radar prediction
:
Genellikle tecrübeye dayalı olarak veya analitik tahmin ve kestir
...
single model instrument
:
Sadece derleyici olarak dizayn edilmiş olan ve gerekli stereo üçg
...
single point transfer instrument
:
Genellikle yansıtıcı projektör ve kamera lucida gibi iki farklı t
...
single projector method
:
Tek resimlerin yaklaşık olarak (kabaca) yataylanması amacıyla kul
...
single proportionate measurement
:
Bir doğrultu referans alınarak, konumu belirlenmiş olan bir kayık
...
single target leveling rod
:
Sadece tek bir yüzünde derecelendirme (bölümleme) olan hedef mira
...
single village drinking water position
:
Belediye teşkilatına sahip olmayan ve tek başına münferit içme su
...
sinusoidal map projection, Sanson-Flamsteed map projection
:
Bir epokta bir uydu-bir alıcı arasında oluşturulan eş zamanlı faz
...
siphon barometer
:
Bakınız: kolon dengeleme
situation map
:
Belirli zamanlarda, taktik ve idari durumları gösteren kara harit
...
sketch map
:
Özellikle çorak bölgelerde incelik aranmaksızın yapılmış harita.
sketch, outline
:
Paftanın kenarındaki pafta çizgisinin ötesinde kartografik detayl
...
sketchmaster
:
Kullanıcıya disk üzerine veriyi yeniden kayıt etme imkanı veren b
...
skew bridge
:
İki ucu aynı düzeyde veya doğrultuda olmayan köprü, eğik köprü.
skewed map projection
:
Kara ve hava haritalarındaki pafta çizgileriyle ilgili genel kuze
...
slant range
:
Belli bir datuma göre aynı seviyede olmayan iki nokta arasındaki
...
slave station
:
Verilen bir sistemdeki istasyonlardan, ana istasyon tarafından ko
...
slipway, building slip
:
Üzerinde gemi yapmak ve onarmak üzere karada yapılmış, yaklaşık o
...
sliver, vacuity, space, gap, gap in the map survey
:
İçinde hiç bir cisim bulunmayan uzay kesimi. iki komşu poligonun
...
slope calculation
:
Coğrafi bilgi sistemi uygulamalarında, arazi yüzeyi üzerinde seçi
...
slope correction
:
1.(hidrografik ölçme) iskandil ile derinlik ölçerin, kayıtlı konu
...
slope correction of tape
:
Yılın her gününde içinde su olup akan (akarsu, göl), her zaman ye
...
slope of the base, tilt of the base, base tilt
:
Stereo fotogrametride, resim çekim bazının iki ucu arasındaki yük
...
slope taping, slope chaining
:
Ölçme şeridinin arazi yüzeyi (yer) ile bir açı yapacak şekilde tu
...
slope, declivity
:
Sathı maile, eğimli yüzey veya aklan olarak da adlandırılan, bir
...
slope, declivity, slope surface
:
Bakınız: yamaç
slope, scarp
:
Bakınız: askı düzeni
slope, talus
:
Bakınız: bayır
sloping hand-writing, bastard
:
Yatık, eğik el yazısı.
slotted templet
:
Bakınız: delikli templet
slotted templet plot
:
Bakınız: delikli templet triyangülasyonu
slotted templet triangulation
:
Bakınız: delikli templet triyangülasyonu
small circle
:
Düzlemi yer merkezinden geçmeyen yer yüzeyi üzerindeki daire.
small rotation
:
Hava fotogrametrisinde düşeye çok yakın çekilen resimlerde söz ko
...
small scale
:
Çoğunlukla 1:500.000 ve daha küçük ölçek.
small scale map
:
1:500.000 veya daha küçük ölçekli harita.
small water fall, cascade
:
Bakınız: kanal
smart plotter
:
Bakınız: programlanabilen çizici
smart plotter, programmable plotter
:
Bilgisayar ortamındaki sayısal verilerin çıktılarının alınmasında
...
smooth sheet, fair chart
:
Ölçü sonuçlarının bir ölçeğe göre temiz ve en son şekliyle çizile
...
smoothing
:
Bakınız: düzgünleştirme
Snell’s law of refraction
:
Akrep takımyıldızına komşu olan yıldız grubu.
Sobel edge dedector
:
Optik sistemlerde bütün mercek bozulmalarının simetrik olduğu, od
...
softcopy
:
Danışıklı bir anlam taşıyan resim, harf, bitki, hayvan gibi işare
...
soil classification
:
Kimyasal yapısı, bileşenleri ve ürün verimi bakımından nitelikler
...
soil map
:
Toprakla ilgili, taşlılık, nemlilik, erozyon vb. gibi pek çok bil
...
solar altitude
:
Güneşin ufuk düzlemine açısal mesafesi. güneş ve gözlemcinin gözü
...
solar attachment
:
Güneş pusulası olarak kullanılmaya imkan veren ve mühendisler tar
...
solar compass
:
Yeryüzünde bir yatay düzlem ortasına düşey yönde dikilen çubuğun
...
solar declination
:
Güneşin ekvator düzlemine açısal mesafesi. derece cinsinden, kuze
...
solar eclipse method
:
Güneş ekliptik yörüngesinin merkez hattı boyunca iki gözlem arası
...
solar eclipse, solar occultation
:
Güneş ışığının ay tarafından engellenmesi olayı. güneş tutulması,
...
solar ephemeris
:
Güneşin günlük astronomik konumlarının tablosu.
solar parallax
:
Bir astronomik birim uzaklıktan bakıldığında yer ekvatorunun yarı
...
solar periscope, sun periscope, periscope
:
İki ucunda (ekseniyle 45 derecelik bir açı yapacak şekilde) ayna
...