eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Karayolları Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (P - 1)
Türkçe Terimler
İngilizce Terimler
Kısaltmalar
#
A
B
C
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
P
Q
R
S
T
U
V
W
X
Y
Z
Karayolları Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Karayolları Terimleri Sözlüğü (P - 1. Sayfa)
packer
:
Tehlikeli maddeleri, büyük paketler ve orta boy hacimli konteyner
...
paint and glass bead spray gun
:
Boya ve cam küreciğinin yola atılmasını sağlayan ekipmanlar.
palm leaf
:
Bir sapın iki tarafında simetrik olarak sıralanmış uzunca yaprakl
...
panel bridge
:
Yıkılan köprünün yerine yenisi yapılıncaya kadar trafik akışının
...
pantile
:
Yarım silindir şeklinde, uçlarından biri ötekinden biraz daha gen
...
paraffin
:
Bitümü oluşturan üç yapıdan birisi olan parafinler veya alifatikl
...
parapet
:
Köprünün iki tarafında ve tempan duvarının üzerinde yükselen, geç
...
parceiiing out
:
Tapu kütüğünde tek parsel olarak kayıtlı bulunan bir taşınmaz mal
...
parcel
:
Sınırları haritalarla belli edilmiş arazi parçası.
parcelling
:
İmar parselleri oluşturmak amacıyla, parseller içerisinde yol, me
...
parking
:
Araçların, durma ve duraklaması gereken haller dışında bırakılmas
...
parking area
:
Araçların yol kenarında kısa süreli bekleme amacıyla kullandıklar
...
passage fee
:
Bir ülkeye ait taşıtın diğer bir ülkeye/ülke üzerinden taşıma yap
...
passageway
:
Araçların bir mülke girip çıkması için yapılmış olan yolun, karay
...
passenger
:
Aracı kullanan sürücü ile hizmetliler dışında araçta bulunan kişi
...
passenger ticket
:
Yolcunun taşınması yükümlülüğünü içeren, yönetmelikte öngörülen ş
...
passenger-km
:
Bir yolcunun bir kilometre mesafeye taşınmasıyla elde edilen traf
...
passing
:
Trafikte aynı yönde seyreden araçlardan arkada bulunan aracın önd
...
passing sight distance
:
İki şeritli yollarda bir taşıtın diğer bir taşıtı güvenli bir şek
...
patching
:
Bir yol kaplamasındaki küçük, lokal onarımların yapılması.
patina
:
Taşların yüzeyinde zamanla oluşan renk ve doku değişiklikleri.
pavement
:
Trafik yükünü taşımak üzere yapılan ve kaplama, temel, alt temel
...
peak hour
:
Taşıt trafiğinin en yoğun olduğu saat.
peak hour factor
:
Saatlik en yüksek trafik hacminin aynı saat içinde verilen bir za
...
pedestrian
:
Araçlarda bulunmayan, karayolunda hareketsiz veya hareket halinde
...
pedestrian bridge
:
Sadece yayalar için yapılan köprü.
pedestrian crossing, crosswalk
:
Taşıt yolunda, yayaların güvenli geçebilmelerini sağlamak üzere,
...
peel off
:
Betonun çeşitli nedenlerle ufalanıp dökülmesi.
penetration
:
Bitümlü malzemelerin, standart bir iğnenin belirli bir yük altınd
...
percent time spent following
:
Geçiş yetersizliği sebebiyle yavaş seyreden taşıtların arkasında
...
perception distance
:
Sürücünün gördüğü engeli algılaması, tanıması ve alınacak önlemi
...
periodical technical inspection
:
Araçların cinslerine, kullanma amaç ve şekillerine uygun olarak A
...
peripherai road
:
Transit trafiğin kent merkezine girmeksizin geçişini sağlamak ama
...
permanent automatic traffic counting and classification system
:
Yoldan geçen taşıtların sürekli olarak sayım ve sınıflandırmasını
...
permit
:
Taraflardan birisinde kayıtlı olan bir karayolu aracının diğer ta
...
personnel vehicle
:
Herhangi bir kamu kurum ve kuruluşu veya özel veya tüzel kişileri
...
photogrammetry
:
Hava fotoğrafı veya uydu görüntüsü kullanılarak nesnelerin boyut,
...
pier
:
Köprünün kenar ayakları dışındaki ayakları.
pile foundation
:
Siltli, killi vb. sağlam olmayan zeminlerde temele gelen yükü zem
...
pile length
:
Kazığın uzunluğu.
pile spacing
:
Kazıklar arasındaki mesafe.
pin, hinge
:
Pim, mil.
pipe culvert
:
Yüzeysel drenaj için kullanılan daire kesitli demirsiz yapılar.
plain bar
:
Düz demir çubuk, nervürsüz demir.
plain cover slab
:
Tempan duvarı ile köprü giriş ve çıkışlarındaki kanat duvarlarınd
...
plant mix
:
Plentte (tesiste) karıştırma.
plant mix base
:
Belirli gradasyon limitleri içerisinde sürekli gradasyon verecek
...
platform
:
Karayolunun, taşıt yolu (kaplama) ile yaya yolu (kaldırım) veya b
...
plumb
:
Ucuna küçük, konik madeni bir ağırlık bağlanmış ipten ibaret alet
...
point of arrival
:
Yolcu bileti veya taşıma senedinde gösterilen, yolcu veya eşyanın
...
point of departure
:
Yolcunun taşıta bindiği veya eşyanın taşımacıya teslim edildiği y
...
point of intersection
:
Aliymanların kesişme noktası.
pointed arch
:
Yarıçapı kemer açıklığının yarısından büyük olan kemer.
polymer
:
Birçok küçük molekülün birleşerek oluşturduğu büyük molekül zinci
...
polymer modified bitumen
:
Genellikle asfalt kaplamalarda tekerlek izi oluşumunu, kaplamalar
...
polymer modified bitumen emulsion
:
Dağıtılan fazı polimer modifiye bitüm olan emülsiyon ya da lateks
...
portable automatic traffic counting and classification system
:
Yoldan geçen taşıtların istenilen zaman aralıklarında sayım ve sı
...
post tension
:
Kalıbın içine yerleştirilen öngerme donatılarının, beton döküldük
...
posted speed
:
Belirli bir mahal için trafik tanzim işaretleri ile belirtilmiş,
...
power drive train
:
Motordan sonra sıralanan, debriyaj (kavrama), şanzıman (vites kut
...
power hammer
:
Destekleyici kazıkları veya spndaj kazıklarını zemine çakmaya yar
...
pozzolana
:
Kendi kendine bağlayıcılık özelliği çok az olan veya hiç olmayan
...
precipitation area
:
Köprü ve menfezlere gelen suların toplandığı alan.
preliminary design
:
Projenin uygulamadan önceki, kesinleşmemiş hali.
preliminary survey
:
Başlangıç ve sonu tespit edilen iki nokta arasında göreceği hizme
...
preliminary/tentative design
:
Kesin güzergâhın ve yaklaşık maliyetinin belirlenmesi için altern
...
pre-stressed beam
:
İçindeki germe kabloları veya kenarlarından sıkıştırılarak kesme
...
pre-stressed concrete
:
Betona dökümden önce veya serbestleştikten sonra basınç verme tek
...
pre-stressed pile
:
Öngerme teknolojisiyle imal edilen ve ilave temel desteği sağlama
...
pre-stressed post-tension bridge
:
Betonu döküldükten sonra öngerme halatları gerilen köprü sistemi.
pre-stressed pretension bridge
:
Öngerme halatları gerildikten sonra betonu dökülen, fabrik ortamd
...
prime coat
:
Emici bir yüzeye uygulanmış, düşük vizkositeli sıvı asfalt.
priority of way
:
Görev sırasında, belirli araç sürücülerinin can ve mal güvenliğin
...
professional competence
:
Mesleğin icrası ile ilgili eğitim, bilgi, beceri ve donanıma sahi
...
professional competence certificate
:
Karayolu Taşıma Yönetmeliği'nde öngörülen ve kişilerde mesleki ye
...
professional competence completion certificate
:
Mesleki yeterlilik eğitimini tamamlamış olanlara bu eğitimi veren
...
professional competence exam
:
Kişilerde mesleki yeterliliğin bulunup bulunmadığının anlaşılması
...
professional competence training
:
Karayolu Taşıma Yönetmeliği kapsamındaki faaliyetlerle ilgili bir
...
profile, longitudinal section
:
Yol ekseninin düşey düzlemdeki iz düşümü veya kotlu yol ekseni.
project equivalent axle load
:
Yolun proje süresi içinde tek yönde geçmesi beklenen toplam eşdeğ
...
propeller shaft
:
Güç aktarma organlarında hareketi vites kutusundan diferansiyele
...
provincial road
:
Belediyeler veya diğer kurumların sorumluluğunda bulunan yollar d
...
provisional storage location
:
Eşyanın gümrüğe sunulmasından sonra gümrükçe onaylanmış bir işlem
...
public service vehicle
:
Kamu hizmeti için yük veya yolcu taşıması yapan bütün taşıtlar.
pylon
:
Bakınız: kule