eng

ODTÜ Tıp Terimleri Sözlüğü (2)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

ODTÜ Tıp Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

ODTÜ Tıp Terimleri Sözlüğü (2. Sayfa)

Dakriyolit :
Bakınız: gözyaşı taşı
Dakriyosistektomi :
Gözyaşı kesesinin ameliyatla çıkartılması.
Dakriyosistit :
Gözyaşı kesesi iltihabı.
Dakriyosistografi :
Kontrast madde verilerek gözyaşı kesesi ve kanalının radyolojik o ...
Dakriyosistorinostomi :
Gözyaşı kanalının tıkalı olduğu durumlarda uygulanan, kesenin bur ...
Daltonizm :
Bakınız: renk körlüğü
Dansimetre :
Yoğunluk ölçen cihaz.
Debilite :
Zeka geriliği.
Defekasyon :
Dışkının dışarı atılması.
Defekt :
Eksiklik, kusur.
Defibrilatör :
Kalbin normal dışı hızlı atımını durdurarak tekrar normal kalp ri ...
Deflorasyon :
Kızlık zarının yırtılması.
deformasyon :
Şeklini bozma.
Deformite :
Şekil bozukluğu.
Dejenerasyon :
Dokuların normal yapılarının bozulup normal fonksiyonlarını yapam ...
Dekompresyon :
Baskı yapan gücün veya baskının kaldırılması.
Dekonjessan :
Konjesyonu (şişme) azaltan, dekonjessif.
Dekübitis :
Yatalak olanlarda hareketsizlik sonucu sırtta ve kalçalarda açıla ...
Delirium :
Zehirlenmeler, ateşli hastalıklar, epilepsi, histeri ve akıl hast ...
Demans :
Bunama, muhtelif formları vardır.Senil Demans, Presenil Demans, T ...
Demiyelinizasyon :
Sinir liflerinin etrafını saran myelin tabakasının kaybı.
Demonstrasyon :
Göstererek öğretme.
Demoralizasyon :
Moral çöküntü.
Deontoloji :
Aynı meslek grubunda olan insanların birbirleri ile olan ilişkile ...
Depilasyon :
Kılların çıkartılması işlemi.
depresyon :
Ruhsal ve bedensel çöküntü, isteksizlik.
Dermabrazyon :
Deri üzerindeki benler veya yara izlerini ortadan kaldırma amacı ...
Dermatit :
Cildin iltihabi durumu.
Dermatoloji :
Cildiye, cilt hastalıklarını inceleyen bilim dalı.
Dermis :
Ciltte en üst tabaka olan Epidermis'in altındaki tabakaya dermis ...
Düşük :
Fetusun, gebeliğin 28. haftasından önce ölümü, ve rahmin dışa atı ...
E.E.G :
Elektroansefalografi kelimesi için kullanılan kısaltma.
E.K.G :
Elektrokardiogram kelimesi için kullanılan kısaltma.
Edema :
Ödem, vücudun her hangi bir yerinde hücre dışında anormal su biri ...
Efervesan :
Suya atıldığı zaman küçük gaz kabarcıkları çıkartarak köpüren, er ...
Effekt :
Tesir, etki.
Effektif :
Etkili, tesirli.
Effüzyon :
Vücut boşluklarında veya doku içerisinde sıvı birikmesi. "Plevral ...
Ekinokok :
Köpek ve kurtlar, nadiren kedilerde bulunan bir parazit olup larv ...
Eklampsi :
Gebelerde plasentadan gelen toksinlerle oluşan bilinç kaybı ve ko ...
Eko :
Bakınız: yankı
Ekoensefalogram :
Beynin ekoensefalografi ile elde edilen çizelgesi.
Ekokardiyogram :
Ekokardiyografi yoluyla elde edilen çizelge.
Ekokardiyogrfi :
Kalp, damar sisteminin teşhisinde kullanılan ultrasonik bir yönte ...
Ekolali :
Hastanın kendisine söylenilen sözleri anlamsız şekilde aynen tekr ...
Eksizyon :
Bir dokunun çıkartılıp atılması.
Ektazi :
Genişleme. Örn. Bronşektazi.
Ektoderm :
Derinin en dış tabakası.
Ektopi :
Her hangi bir organın normal bulunması gereken yerde değilde, vüc ...
Ektropion :
Göz kapaklarının serbest kenarlarının dış tarafa kıvrılmaları.
Ekzema :
Deride kızarıklık, şişme, veziküller, kaşıntı gibi belirtilerle g ...
Elektroansefalografi :
Beynin elektriki faaliyetlerinin grafik olarak gösterilmesi.
Elektrokardiografi :
Kalp adelesinin faaliyetlerinin grafik olarak gösterilmesi.
Endokrinolog :
Endokrin sistemin yapı, patolojileri ve tedavisi konusunda uzman ...
Endokrinoloji :
İç salgı bezlerinin fonksiyonlarını, normal dışı çalışma sonucu o ...
Ensefalon :
Bakınız: beyin
Envazyon :
Yayılma, örneğin kafatasındaki bir tümörün beyin dokusuna envazyo ...
Epitel :
Organ ve vücut yüzeylerini örten hücre tabakası.
erozyon :
Deri veya mukozada görülen, sınırlı bir bölgede epitel kaybı, yüz ...
Falks Serebri :
Beynin sağ ve sol yarı kürelerini birbirinden ayıran, orağa benze ...
Fallop Tüpleri :
Her biri yaklaşık 10 ar cm. uzunluğunda, uterusun üst köşelerinde ...
Fallots Tetralogy :
Kalbin doğumsal bir anomalisine verilen isim.
Familyal :
Irsi, kalıtsal, herediter.
Farinks :
Bakınız: yutak
Fasial Paralizi :
Yüz siniri felci, bu sinirin felcinde yüzün yarısı kısmen hareket ...
Fasial Sinir :
Yüz siniri, yedinci kafa çifti.
Fat :
Bakınız: yağ
Fatal :
Öldürücü, ölümle sonuçlanan.
Febril :
Ateşli, hummalı.
Feçes :
Bakınız: dışkı
Fekalit :
Barsakta bir kısım dışkının sertleşmesi sonucu oluşan dışkı taşı.
Femur :
Bakınız: uyluk kemiği
Ferment :
Bazı organların salgılarında bulunup kimyasal değişikliklere etki ...
Fermentasyon :
Bakınız: mayalanma
Ferritin :
Demir elementinin vücutta depo edilen şekli.
Fertil :
Gelişme yeteneği olan, doğurabilen.
Fertilite :
Doğurma yeteneği, verimlilik.
Fetal :
Fetus'a ait.
Fetus :
Üçüncü gebelik ayı başından doğuma kadarki devre içinde ana rahmi ...
Fibrin :
Kanın pıhtılaşmasına yarayan albumin cinsinden bir madde.
Fibrinemi :
Kanda fibrin bulunması.
Fibrinüri :
İdrarda fidrin çıkması.
Fibrom :
İyi huylu bağ dokusu uru.
Fibro-Sarkom :
Bağ dokusunun kötü huylu tümörü.
Fibröz :
Lif dokusu
Fibula :
Bacaktaki iki kemikten dış kısımda olanıdır. Üstte Tibia ile ekle ...
Filaria :
Omurgalı canlıların kanında ve dokularında yaşayan kıl kurdu cins ...
Frenik Sinir :
Nervus Frenicus. Göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ay ...
Galaktemi :
Kanda süt bulunması.
Galaktore :
Memeden kendiliğinden süt gelmesi.
Galaktosel :
Memede, içi süt dolu kist.
Galaktoz :
Bakınız: süt şekeri
Galaktozüri :
Gebelerde idrarla galaktoz çıkması.
Galaktüri :
İdrarın süt görünümünde çıkması.
Ganglion :
Lenf bezi, bazı ufak urlara verilen isim.
Gangren :
Dokunun ölmesidir, ancak halk arasında daha çok bir uzvun vücuda ...
Gastrit :
Mide iltihabı.
Gastrodüodenit :
Mide ve onikiparmak barsağının iltihabı.
Gastroenterelog :
Mide, barsak hastalıkları mütehassısı.