eng

Veteriner Terimleri Sözlüğü (D) (2)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
D - 2. Sayfa
damar dürümü :
(Anatomi) A. ve v. spermatica interna'yı ostium vaginale'ye kadar ...
damar hamartomu :
Kan damarlarının yerel aşırı üremesiyle belirgin ve genellikle de ...
damar içi anestezi :
Bakınız: toplardamar içi anestezi
damar içi bölgesel anestezi :
Bakınız: toplardamar içi bölgesel anestezi
damar içi indüksiyon :
Bakınız: toplardamar içi indüksiyon
damar kutbu :
(Anatomi) Korpuskulum renis adı verilen böbrek cisimciğinin glome ...
damar leyomiyomu :
Bakınız: Anjiyoleyomiyom
damar sertliği :
Atardamar çeperinin kalınlaşması, sertleşmesi, iç çapının daralma ...
damar tabakası :
(Anatomi) Bulbus okuli adı verilen göz yuvarının kan damarlarında ...
damar tıkanma sendromu :
Bir damarın tam olarak tıkanmasıyla ilgili bölgede oluşan klinik ...
damar yapılış bozukluğu :
Arteryovenöz fistül, hamartom ve telengiyektazi gibi damarlarda d ...
damara ilgili atrofi :
Bir organ veya dokuya damar sertliği, kan damarlarının daralması ...
Damara koyunu :
Doğu Asya ve Mısır'dan köken alan, günümüzde ise Namibya ve Angol ...
damgalamak :
Bir hayvanın tanınması için kullanılan kalıcı veya yarı kalıcı ma ...
damıtık su :
Bakınız: Saf su
damızlık :
1. Döl vermeye devam eden, cinsel olgunluktaki erkek veya dişi çi ...
damızlık at :
Damızlık at yetiştiriciliği için kullanılan aygır.
damızlık horoz :
Yetiştiricilik için kullanılan iki veya daha fazla yaşlı horoz.
damızlık kaz besleme :
Kuluçkalık yumurta üretimi amacıyla damızlık kazlara uygulanan, 8 ...
damızlık kümes :
Damızlık kanatlı yetiştirmek ve onları barındırmak için kullanıla ...
damızlık kümes hayvanı :
Yetiştiricilik için kullanılan kümes hayvanları.
damızlık tavuk :
Yetiştiricilik için kullanılan iki veya daha fazla yaşlı tavuk.
damızlık tavukçuluk işletmesi :
Kuluçkalık yumurta üretmek amacıyla kurulan tavukçuluk işletmesi.
damızlık yarka :
Yetiştiricilik için kullanılan iki yaşın altındaki tavuk.
Damietta sığırı :
Mısır'dan köken alan, Nil deltasının kuzey doğu bölgesinde ve Akd ...
D-amino asit :
Bakteri hücre duvarlarının polipeptitlerinde bulunan, proteinlerd ...
damla :
Genellikle göz, kulak ve burna damla tarzında uygulamak için hazı ...
damla hastalığı :
Protein ve pürin metabolizmasındaki bozukluğa bağlı olarak dokula ...
damlalıklı şişe :
Renksiz veya koyu renkli camdan yapılan kapakları oluklu, genelde ...
dAMP :
Bakınız: deoksiadenozin monofosfat
damping sendromu :
Bakınız: hızlı mide boşalması
dana besisi :
Altı aya kadar normal yetiştirmeden sonra besin maddelerince zeng ...
dana difterisi :
Bakınız: Buzağı difterisi
dana humması :
Bakınız: Süt humması
danazol :
Ön hipofizden FSH ve LH salınımını baskılayan, ayrıca androjenler ...
Dandie Dinmontteriyeri :
İngiltere ve İskoçya arasındaki sınır bölgesinden köken alan, nes ...
Dandy-Walker deformitesi :
Bakınız: Dandy-Walker sendromu
Dandy-Walker sendromu :
Beyincik vermisinin büyük bir bölümünün şekillenmemesi ve beyinci ...
Dandy-Walker yapılış bozukluğu :
Bakınız: Dandy-Walker sendromu
Dangi sığırı :
Hindistan'dan köken alan, vücudu orta büyüklükte ve derin, hantal ...
danışma :
Bakınız: Konsültasyon
Danimarka Jersey sığırı :
Danimarka'dan köken alan, 1800'lü yılların son ve 1900'lü yılları ...
Danimarka kırmızı sığırı :
Danimarka sahillerine yakın adalardan köken alan, North Slesvig R ...
Danimarka Landracedomuzu :
Danimarka'da bulunan, fiziksel görünümü farklı olan geniş yapılı ...
Danimarka Landracekoyunu :
Danimarka'da bulunan ve gelişmesinde Leicester Longwool ve Oxford ...
danofloksasin :
Geniş spektrumlu ve güçlü antibakteriyel etkinliğe sahip yeni kuş ...
dans eden Doberman hastalığı :
Doberman ırkı köpeklerde, bir veya iki ayak bileği ekleminin spas ...
dansite :
1. Özgül ağırlık. 2. Yoğunluk. 3. Film üzerindeki kararma dereces ...
dansitometre :
Bakınız: Ürinometre
dantrolen :
Çizgili kasların kasılabilirliğini uyarı kasılma keneti üzerine o ...
dantron :
Bütün evcil hayvanlarda başta peklik olmak üzere, sürgüt ilaç uyg ...
Danua :
Bakınız: Alman mastı
Daphnia :
Genellikle biyolojik araştırmalarda kullanılan bir tatlı su kabuk ...
dapson :
Antimalariyal olarak kullanılan bir sülfon bileşiği.
dar spektrum :
Bazı ilaçların sadece bir veya bir kaç bakteri türüne karşı etki ...
dar spektrumlu kemoterapötik :
Yalnızca bir veya birkaç bakteri türüne etkili olan kemoterapötik ...
daralma sesleri :
Özellikle üst solunum yollarının daralmasından dolayı nefes alış ...
darı :
Bakınız: Akdarı
darı otu :
Bakınız: Akdarı
Darrow çözeltisi :
Litresinde 2.7g potasyum klorür, 4.0g, sodyum klorür, 5.9g sodyum ...
Dartmoor koyunu :
Uzun yapağılı koyun sınıfına giren, yapağısı oldukça parlak, orta ...
dartos :
(Anatomi) 1. Kılıf. 2. Etek. 3. Büzülmüş.
daturizm :
İnsan ve hayvanlarda şeytan elması türü bitkilerin tüketimine bağ ...
daunorubisin :
Streptomyces peucetius kültürlerinden elde edilen, DNA çift zinci ...
dava süresi :
Bir hayvanın ayıbının kefalet süresi içerisinde anlaşılmasından s ...
Davainea :
Davaineidae ailesinde bulunan sestod cinsi.
Davainea proglottina :
Kümes hayvanlarında şiddetli enteritise neden olan sestod türü.
Davaineidae :
Cestoda alt sınıfında, Cyclophyllidea takımında bulunan Davainea ...
Davenport boyası :
Sinir dokusu yapı elemanlarının mikroskobik olarak ortaya konması ...
davul sesi :
Bakınız: Timpanik ses
dayanıksızlık :
Varolan bir hastalık durumu nedeniyle, ilacın belirli etkilerine ...
dCMP :
Bakınız: deoksitidin monofosfat
DCP :
Bakınız: Dikalsiyum fosfat
DDT :
Suda çözünmeyen fakat alkol, benzin ve gazyağında çözünen, vücuda ...
De angelis yöntemi :
Ön çapraz bağ yırtıklarında yandan eklem kapsülasına yapılan ensi ...
dealkilasyon :
Bazı maddelerin oksijen veya azota bağlı alkil gruplarını kaybetm ...
deaminasyon :
Bir molekülden amino grubunun çıkarılması.
deaminaz :
Bir substrattan amino grubunun çıkarılmasını katalize eden enzim.
Debaromyces :
Yuvarlak veya kısa oval hücre biçimine sahip maya cinsi.
Debaromyces hansenii :
Tuzlanmış et, süt ürünleriyle meyve suyu konsantrelerinde bozulma ...
Debouillet koyunu :
Meksika'da Delaine-Merino ve Rambouillet ırkı koyunların melezlen ...
debreksin :
Solunum yollarında bez hücrelerinin hareketlerini artırarak ve ne ...
debridman :
Bir açık yarada bulunan yabancı cisimlerin, hasarlı veya enfekte ...
debrizosin :
Adrenerjik sinir uçlarını etkileyip noradrenalin salıverilmesini ...
debulsing :
Tümör kitlesinin büyük bir kısmının cerrahi olarak ve radyoterapi ...
Decapoda :
Yengeç, istakoz ve kerevit gibi kabukluları içine alan göğüste be ...
Dechery 'nin otokoteri :
Eter sülfirikle çalışan, farklı uçları bulunan ve koterizasyon iş ...
Dedektör :
Özellikle ineklerde börkenekte yabancı cisim aramalarında kullanı ...
Defekasyon :
Bakınız: Dışkılama
Defekt :
1. Eksiklik. 2. Kusur. 3. Biçim bozukluğu.
defekt koagulopatisi :
Doğuştan veya kazanılmış olarak kanda bulunan pıhtılaşma faktörle ...
defektif :
Sakat, noksan, kusurlu, hatalı, eksik.
defektus :
Noksan, eksik
defensin :
Nötrofiller tarafından salgılanan, mikroorganizmaların iç ve dış ...
deferens :
(Anatomi) Taşıyan, ileten, aşağı doğru götüren, aşağıya ileten.
deferentektomi :
Sperma kanalının cerrahi işlemle çıkarılmasıyla yapılan kısırlaşt ...
deferentitis :
Sperma kanalının yangısı.
deferroksamin :
Streptococcus pilosus' dan demirli şelat hâlinde elde edilen, son ...
defibrinasyon :
Bakınız: Fibrinsizleşme
defne ağacı :
Meyveleri terletici ve idrar söktürücü yağı, dışarıdan antiparazi ...