eng

Veteriner Terimleri Sözlüğü (Y - 7)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Veteriner Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Veteriner Terimleri Sözlüğü (Y - 7. Sayfa)

yumakçık :
Böbrekte afferent ve efferent arteryol arasında bulunan ve Bowman ...
yumaksı çökelme :
Bir çözeltide erimiş hâlinde bulunan kolloidal maddelerin bir ara ...
yumru yemler :
Toprak altındaki dallarında besin maddelerini depo eden, patates, ...
yumrulu deri hastalığı :
Evcil ve yaban sığırlarında ateş, deride irili ufaklı çok sayıda ...
yumrulu kalsinozis :
Köpek ve atlarda, eklem kapsülü, tendo, dil ve deri altı dokulard ...
yumrulu kanyaş zehirlenmesi :
Buğdaygiller familyasından yumrulu kanyaş bitkisinin tüketimi son ...
yumurta :
(Anatomi) 1. Ovulasyonla infundibulumdan yumurta kanalına geçen v ...
yumurta akı :
Yumurtanın kabuğu ve sarısı arasında bulunan, dört farklı katmand ...
yumurta albümini :
Kanatlı yumurtalarının akı içerisinde bulunan albümin.
yumurta azalması sendromu :
Tavuklarda yumurta kabuğu kalınlığında incelme, yumuşama, kabuksu ...
yumurta azalması sendromu-76 :
Bakınız: yumurta azalması sendromu
yumurta dişi :
Yumurtadan çıkan kanatlı embriyolarında, yumurta kabuğunun kırılm ...
yumurta eldesi :
Laparoskopi yahut ultrason rehberliğinde bir iğneyle preovulator ...
yumurta kabuğu :
1. Birçok sestod da, embriyonik blastomerlerden köken alan dış za ...
yumurta kabuğu unu :
Yumurta kabukları ve yumurta kabuğu zarının kurutulmasıyla elde e ...
yumurta kanalı :
(Anatomi) Yumurtalıktan döl yatağı boynuzlarına kadar zikzaklarla ...
yumurta kanalı gebeliği :
Yumurta kanalında gelişen döl yatağı dışı gebelik, ovidukt gebeli ...
yumurta kanalı tıkanıklığı :
Doğuştan bir yapılış bozukluğu, enfeksiyon veya yaralanma sonucu ...
yumurta kanalı yangısı :
Yumurta yollarının çoğunlukla çift taraflı yangısı, salpingitis. ...
yumurta kanallarının bağlanması :
Hayvanı kısırlaştırmak için yumurta kanallarının ligatüre edilmes ...
yumurta kapsülü :
Sestodlarda uterus bulunmadığı durumlarda bir veya daha fazla say ...
yumurta kesesi :
Döllenmiş yumurtada blastula evresinden sonra meydana gelen blast ...
yumurta sarısı :
1. Yağ, protein vitamin ve mineral bakımından zengin, yumurta içi ...
yumurta sızıntısı :
Yumurta kabuğunun çatlaması ve zarın gerilmesi nedeniyle yumurtan ...
yumurta şekil indeksi :
Yumurtanın genişliğinin uzunluğuna rölatif oranı.
yumurta tepeciği :
(Anatomi) Yumurtalıkta olgun foliküllerde korona radiyatanın dışı ...
yumurta yoğunluğu :
Yumurtanın değişik oranlardaki tuzlu suda yüzdürülmesiyle hesapla ...
yumurta zarı :
Sestod yumurtalarının ince veya kalın, transparan, ışığı kıran ve ...
yumurtacı ırklar :
Otuz iki haftalık yaşın üzerinde yumurta üretimi için yetiştirile ...
yumurtacı tavuklarda kafes yorgunluğu :
Bakınız: Kafes yorgunluğu
yumurtadan çıkmak :
1. Yumurtadan civciv çıkması işlemi. 2. Kuluçka makinesiyle civci ...
yumurtadan yumurtaya nakil :
Babesia türleriyle enfekte kenelerin etkenleri yumurtalarıyla yen ...
yumurtalığın Sertoli-Leydig hücreli tümörü :
Bakınız: Arenoblastom
yumurtalık :
(Anatomi) Biri sağ, diğeri sol tarafta olan memeli dişi hayvanlar ...
yumurtalık atardamarı :
(Anatomi) Dişilerde, erkeklerin a. testicularis'inin karşılığı ol ...
yumurtalık folikülü :
Yumurtalığın korteksinde çeşitli gelişim kademelerinde bulunan fo ...
yumurtalık gebeliği :
Döllenmiş yumurtanın gelişmesini yumurtalık üzerinde sürdürmesi b ...
yumurtalık kesesi :
(Anatomi) Yumurtalık cebi, Lig. ovarii proprium ile mesosalpinx a ...
yumurtalık kisti :
Bir veya her iki yumurtalıkta yer alan on günden daha uzun süre v ...
yumurtalık yangısı :
Piyometralı ineklerde korpus luteumun patlatılması, sığırlarda ka ...
yumurtalıkta folikül içi kanama :
Buzağılarda, köpeklerin folikül kistlerinde ve ineklerin atretik ...
yumurtalıkta seröz inklüzyon kisti :
Yüzey epitelinin yumurtalık içine girmesi sonu oluşan patolojik b ...
yumurtanın özgül ağırlığı :
Bir yumurta kabuk kalite ölçüsü olup yumurtanın havadaki ağırlığı ...
yumurtlama :
1. Yumurtalıkdaki Graaf folikülü duvarının yırtılması sonucu yumu ...
yumurtlama borusu :
Böceklerde uygun yere yumurta koymaya yarayan özel yapı, ovipozit ...
yumurtlama persistensi :
Tavuğun uzun dönem süresince yumurtlama yeteneği.
yumurtlama yoğunluğu :
Tavuğun yumurtlama süresi boyunca yumurtladığı yumurta sayısı.
yumurtlayamama :
Bakınız: Anovulasyon
yumuşak böbrek hastalığı :
Geviş getirenlerin ince bağırsaklarındaki Clostridium perfiringes ...
yumuşak civciv hastalığı :
Bakınız: sarı kese enfeksiyonu
yumuşak damak :
(Anatomi) Ağız boşluğunu yutak boşluğundan ayıran, hareketli ve s ...
yumuşak deri :
Bakınız: kalıtsal kollajen displazisi
yumuşak doğum kanalı :
Doğum sırasında yavrunun içinden geçmek zorunda olduğu uterus, se ...
yumuşak fibrom :
Bakınız: Akrokordon
yumuşak kaya fosfatı :
Kaya fosfatı madenciliğinin yıkama ve hidrolik presle elde edilen ...
yumuşak keneler :
Acari alt sınıfında ve Ixodoidea üst ailesinde bulunan, Argas, Or ...
yumuşak pelet :
Acele olarak soğumayı sağlayan ve tozlanmayı önleyen melas ve/vey ...
yumuşak su :
Fransız sertlik derecesi 7-14 arasında olan su, tatlı su.
yumuşak zar :
(Anatomi) Merkezî sinir sistemini çevreleyen beyin zarlarından en ...
yumuşakça kabuk unu :
Kalsiyum karbonatın beğenilen ve geçerli bir kaynağı olan yumuşak ...
yumuşakçalar :
Çok hücrelilerin (Metazoa), birincil ağızlılar (Protostomia) filu ...
yumuşakçamsılar :
Çok hücrelilerin (Metazoa), birincil ağızlılar (Protostomia) filu ...
yumuşatıcı laksatifler :
İshal oluşturmaksızın yalnızca dışkıyı yumuşatmak amacıyla kullan ...
Yunan buzkır sığırı :
Yunanistan'dan köken alan, Bos taurus primigenius özellikleri taş ...
Yunan kısa boynuzlu sığırı :
Yunanistan'dan köken alan, Yunanistan'ın kuzey batısındaki dağlık ...
yunksiyon :
(Anatomi) Bağlantı, bağlantı yeri, bitişme.
yunktura :
(Anatomi) Birleşme, bağlanma, eklem.
yunktura fibroza :
(Anatomi) Fibröz bağlantı.
yunktura kartilaginea :
(Anatomi) Kıkırdaksal bağlantılar.
yunktura lumbosakralis :
(Anatomi) Kuyruk sokumu kemiğiyle son bel omuru arasındaki bağlan ...
yunktura ossea :
(Anatomi) Kemiksi birleşme.
yutağın çıkarılması :
Yutağın ameliyatla çıkarılması, farengektomi.
yutağın hipofiz kisti :
Erişkin köpek, kedi ve diğer türlerle insanlarda ağız boşluğu tav ...
yutak :
(Anatomi) Ağız ve burun boşluklarının arkasında, pars oralis fari ...
yutak bademciği :
(Anatomi) Orofarenksin arka üst kısmında yer alan ve kriptalardan ...
yutak boşluğu :
(Anatomi) Ağız ve burun boşluklarının arkasında, soluk ve yemek b ...
yutak cepleri :
(Anatomi) Embriyoda ilkel yutağın lateral duvarında sağda ve sold ...
yutak çatısı :
(Anatomi) Yutağın kafatası tabanına bakan duvarı, forniks faringi ...
yutak disfajisi :
Bakınız: Yutma güçlüğü
yutak felci :
Yutma işlemine katılan yutak kaslarının n. glosspharyngeus' zedel ...
yutak geçidi :
(Anatomi) Ağız boşluğuyla yutak boşluğunun ilişkisini sağlayan ge ...
yutak spazmı :
Genellikle reflektorik olarak veya yabancı cisimlerle oluşan yutm ...
yutak yangısı :
Yutak mukozasının yangısı, farengitis, farenjitis, farenjit.
yutamama :
Bakınız: Yutma yitimi
yutkunma güçlüğü :
Bakınız: Yutma güçlüğü
yutma :
Çiğnenen besin maddesinin yemek borusuna aktarılması için, isteml ...
yutma güçlüğü :
Yemek borusu, yutak veya ağız yaralanmaların veya sinirsel uyarım ...
yutma pnömonisi :
Bakınız: yabancı cisim pnömonisi
yutma yitimi :
Yutma merkezindeki bozukluklar, yutma kaslarının felci, sinir-kas ...
yuvarlak kalp hastalığı :
Yumurta dönemine giren tavuk, genç horoz ve erişkin tavuklarda an ...
yuvarlak solucanlar :
Aschelminthes şubesinde, Nematoda sınıfında bulunan uzunluğu 0. 3 ...
yuvarlanma hastalığı :
Laboratuvar farelerinde yerde yuvarlanma hareketleri, beyinde nör ...
yügrük :
Bakınız: Koşucu At
yük atı :
At arabasını çekmede kullanılan at.
yükleme dozu :
İlaç konsantrasyonunu plato seviyesine hemen çıkarmak için verile ...
yükleme jeli :
Proteinlerin elektroforezinde kullanılan ve elektroforez edilecek ...
yüklenme testi :
Kalp veya damar bulgularının belirgin olmadığı kuşkulu hastaların ...
yüksek arazi vaşağı :
Bakınız: Amerikan kısa kuyruklu kedisi
yüksek dağ hastalığı :
Bakınız: yüksek rakım hastalığı
yüksek devirli santrifüj :
Düşük moleküler ağırlığa sahip yapıların çöktürülmesinde kullanıl ...