İng. resilience
1) Bir ekosistemin, farklı yapı veya çıktıların olduğu bir duruma dönüşmeden dayanabileceği eşik değeri. Esneklik, ekolojik dinamiklere ve bu dinamiklerin anlaşılması, yönetilmesi ve bunlara tepki verilmesi için gereken örgütsel ve kurumsal kapasiteye bağlıdır.
2) Ekosistem üzerine yapılan olumsuz bir etkiden veya ekosistemde değişime yol açan dış kaynaklı bir olaydan sonra (yangın, toprak erozyonu, heyelan, aşırı otlatma, mantar/böcek hastalıkları vb. ekolojik baskılar), o ekosistemdeki komünitenin ve/veya bitki birliğinin kendini toparlayabilme, eski fiziksel ve işlevsel özelliklerine dönebilme özelliği. Toparlanabilmeyi hızlandıran özellikler strese dayanma özelliği, filizlenme, sürgün verme, tohum bankası etkisi ve üreme potansiyeli vb.dir. Zararın da belirli bir tolerans sınırı (eşik değeri) vardır. Bu tolerans sınırından daha fazla zarar olursa, toparlanabilme özelliği ortadan kalkar ve ekosistem toparlanmaya doğru değil, arazi gittikçe bozulmaya ve çölleşmeye doğru gider.
İng. resilience
Yol üstyapısının yük altında oluşabilecek değişimleri karşılayabilme yeteneği.
Bir cismin, kuvvet etkisiyle uzunluk, oylum ya da biçimce değişikliğe uğraması, ve kuvvet kalkınca başlangıç biçim ve boyutlarını yeniden bulması özelliği.
Sınıflamada, bina yapımında ya da benzeri bir çalışmada sonradan duyulacak gereksemeler için önceden göz önünde bulundurulan olanak.
Bir sistem veya alt sistemin, sisteme yönelik çeşitli etkenlerle uyumlu olarak tepki gösterebilmesini ifade eder.
Özdeğin, uygulanan kuvvet kaldırıldıktan sonra tikel olarak ya da tümüyle başlangıç biçimini alabilme özelliği.
Bir dış kuvvet etkisi ile biçimi değişen ağacın, etki kalkınca kendiliğinden doğal biçimine gelmesi özelliği.
Bir dış kuvvet etkisi ile biçimi değişen ağacın, etki kalkınca kendiliğinden doğal biçimine gelmesi özelliği.
Tüketici taleplerindeki değişime uyum sağlayabilme yeteneğidir.