(Yun. phainomenon = görünüş logos - bilim, öğreti) I. -> Görüngüler bilimi, öğretisi. Bu anlamda: 1. (Kant'ta) Algılanan görüngüler öğretisi. (Kant bu sözcüğü "Doğabilirinin Fizikötesi Temelleri" adlı yazısında kullanmış, ama "eleştiri"lerinde artık kullanmamıştır. 2-(Hegel'de) -> Eytişimsel gelişmesi içinde bilincin geçirdiği evrelerin fizikötesi açısından ortaya konuluşu ("Phaenomenologie des Geistes").
3. Bilinç olaylarının çözümlenmesi ve betimlenmesi (betimleyici ruhbilim-Brentano). II. E. Husserl'in kurduğu felsefe okulu. Husserl'in olgu bilimlerinin karşısına koyduğu özbilimi. Öz, görüngülerin dolaysız görüleme (özü görüleme, öz görüsü) ile kavranılan idelere ilişkin içeriğidir ama görüngübilim özün kendisi üzerine bir bilim değil, "öz görüsü", özü görüleyen bilinç üzerine bir bilimdir bilincin en önemli niteliği de "yönelmişliği" (Intentionalität) dir, bilincin bir şey üzerine bilinç olması, bir şeye yönelmiş olmasıdır. Buna göre gerçekliğin bir "kendiliğindenliği" yoktur, gerçeklik yalnızca yönelinen, bilincine varılan, görülenen bir şeydir. Görüngübilim, bir felsefe dizgesi olmaktan çok, bir yöntemdir, bu yöntem de, özü görüleme, özlüğe geri gitme, salt bilince bir indirgemedir (reduktion) bu da ayraç içine almakla başarılır. Duyularla algılanan nesnelerin ötesinde bulunan düşüncel (ideal) özlükler alanına yükselebilmek, nesnenin özünü kavrayabilmek için, bir yığın rastlantı ve özü olmayan niteliklerle yüklü olan olgular dünyasını bir yana bırakmak, ayraç içine almak gerekir. Bu, olgular dünyasının varlığını ortadan kaldırma ya da ondan kuşku duyma anlamına gelmez yalnızca yöntem gereği bir yargı vermeme, bir sırt çevirmedir. Bu yolla Husserl felsefeyi kesin bir bilim olma basamağına çıkaracağına inanır. Husserl'den sonra M. Scheler, görüngübilim yöntemini özellikle değerler alanına uygulamıştır. Görüngübilim akımının başka ünlüleri: A. Pfänder, M. Geiger, E. Stein. Husserl'in en önemli öğrencilerinden Heidegger görüngübilimi -> varlıkbilime çevirmiştir.
TDK Felsefe Terimleri Sözlüğü