Kendisine ihtiyaç kalmayan vakıfdır. Meselâ; bir köy tamamen dağılıp orada cemaatle namaz kılacak kimse kalmasa köyün camii müstağnen-anh olur; yani vücuduna ihtiyaç kalmaz. Bunun gibi bir kasabanın gaz yağı lambalariyle tenvirine ait bir vakıf olup ta sonradan bu kasaba elektrikle tenvir olunsa bu yakfa da ihtiyaç kalmamış olur. Müessesât-ı hayrîyeden bir vakıf böyle müstağnen-anh hale gelirse buna âid varidat selahiyetli makamın re'yi ile vâridatı ihtiyacını korumayan aynı cinsden diğer bir hayrî müeseseye sarf olunur.Müstağnen-anh kalan nefs-i hayrî müesseseye gelince, bunların arsa ve enkazı, bir re'ye göre vâkıfa ve vefat etmiş ise varislerine rücu' eder. Varisleri yoksa veya ma'lum değilse aynı cinsden başka bir hayır müessesesine sarf olunur. Diğer bir içtihâda göre vakıf ve varislerine rücu' etmeyip aynı nevi'den bir vakfa verilir. Mesela bir köyün ahalisi dağılıp mescidi bi'l-külliye muattal kalsa enkaz ve arsası vâkıfa veya vârislerine rücu' eder ve diğer ictihâda göre enkâzı ile yakınında olup mescîdi olmayan bir köyde mescîd yapılır ve arsa da bu mescîde tahsis olunur.