eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Vakıf Terimleri Sözlüğü (İ - 1)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Vakıf Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Vakıf Terimleri Sözlüğü (İ - 1. Sayfa)
İbare-i Vakıfta (alâ Ferîzati'ş-şer'iyye) İbaresi
:
"Alâ ferîzatiş-şer'iyye" terkibi örfen "erkek evlada iki, kız evl
...
İbâre-i Vakıfta Lafz-ı Müşterek
:
Müşterek, muhtelif vaz' ile müteaddit manalara mevzû olan lafızdı
...
İbâre-i Vakıfta Muhtemel Lafız
:
Muhtemel lafız iki veya daha ziyade manaya atfı mümkün olan lafı
...
İbâre-i Vakıfta Mücmel Lafız
:
Mücmel kendisinde mübhemiyyet bulunan lafızdır ki mücmeli söyleye
...
İbare-i Vakıfta Müfesser Lafız
:
Müfesser, tahsis ve te'vil ihtimali olmayan sözdür ki anınla amel
...
İbâre-i Vakıfta Zâhir Lafız
:
Zâhir lafız, düşünmeye muhtaç olmaksızın dinleyenin derhal manası
...
İbn
:
Oğul demektir.
İbni's-sebîl
:
Yolcu, uzak bir yere yolculuk eden kimsedir. Çoğulu ebnâ-yı sebîl
...
İbtidâ-i Dâhil
:
Bkz. İbtidâ-i hâric.
İbtida-i Hâriç
:
Vaktiyle Osmanlı medrese teşkilâtında ilk derecedir. Sıbyan mekte
...
İcâb-ı Vakıf
:
Vakıf yapmak için söylenen ve mahalli örfe göre inşa-i vakfa (vak
...
İcâr
:
Müsakkafat ve müstegallatın ücretle kiraya verilmesi demektir.
İcâre
:
Fıkıh ıstılahında belirli menfaati, belirli karşılık mukabilinde
...
İcâre-i Muaccele
:
İcare, ücret; icare-i muaccele ise peşin ödenen ücret demektir. İ
...
İcâre-i Müeccele
:
Arz-ı mîrî (hazine yeri) ile icareteynli ve mukataalı vakıf mahal
...
İcâre-i Tavîle
:
İcare-i vâhideli bir vakıf akarın muayyen sebeplerden biriyle üç
...
İcâre-i Vâhideli Akârât-ı Mevkûfe
:
Ay ve sene gibi bir vakit ile muvakkat olarak mütevellisi veya te
...
İcâre-i Vâhideli Evkâf
:
Mütevelliler ya da o makama kaim olanlar tarafından muayyen ve kı
...
İcâre-i Zemîn
:
Mukataa demektir. Üzerinde bina, ağaç bulunmak mülahazasiyle icar
...
İcâreteyn
:
Muaccel yani peşin, müeccel yani seneden seneye verilecek olan üc
...
İcâreteynli Evkâf
:
İhtiyaca mebni müddetsiz icar olunan vakıf akarlar kıymetlerine y
...
İdâresi Mazbût Evkâf
:
Mazbut vakıfların bir nev'idir. Tevliyetleri meşrutünlehleri uhde
...
İdhâl Ve İhrâc Şartı
:
Vâkıfın, vakfı kurarken istediği zaman yeniden şartlar koymak vey
...
İdrâr
:
Maaş ve tahsisât demektir, çoğulu idrârâttır. Müteaddit manalara
...
İhkâr
:
Bir yer üzerinde bina yapmak ve ağaç dikmek üzere yıllık muayyen
...
İktâ'
:
Hazineye ait arazinin rakabesi veya menfaati hazineden hakkı bulu
...
İktâât-ı Mevkûfe
:
Salahiyetlileri tarafından hazinede istihkâkı olan bir zata mîrî
...
İmam
:
Arkasında kendisine uyulup namaz kılınan zattır. Çoğulu eimmedir
...
İmâm-ı A'zam
:
Ehl-i sünnetin ictihatlarını tasvip eylediği dört büyük müctehitt
...
İmam-ı Muhammed
:
İmam-ı A'zam hazretlerinin mesai arkadaşlarındandır. Adı Muhammed
...
İmam-ı Yusuf
:
Vakfiyelerde adı ve ictihadı geçer. İmam-ı A'zam hazretlerinin me
...
İ'mâr
:
Bir yeri ihya ve bir binayı tamir ve ıslah etmek, mamur bir hale
...
İmâret
:
Müteaddit manalara gelen ve Arapça olan bu kelime bir de mamur ma
...
İmâret Nâzırı
:
İmarethânelerde yemeklere ve yemekhânelere nezaret eden kimsedir
...
İmâret-i Gayr-i Zarûriye
:
Tezyinat gibi zaruri mahiyette olmıyan imarettir (onarımdır).
İmâret-i Vakıf
:
Vakfolunan şeyin vakıf zamanındaki bulunduğu hal üzere veya meşru
...
İmâret-i Zarûriye
:
Bir vakfın kıymet ve vârid tını düşürecek noksan ve hasarı imar e
...
İnşâ-i Vakıf
:
Vakıf tasarrufunu vücuda getiren sözdür.
İrsâd
:
Gözetme ve gözlemek manasınadır.
İrsâd-ı Gayr-i Sahîh
:
Hazineye ait bir mülkün menfaati salahiyetlileri veya bunların iz
...
İrsâd-ı Sahih
:
Hazineye ait olan bir mülkün rakabesi kemaken hazineye ait olmak
...
İrsâdî Vakıf
:
Rakabesi Hazineye ait olan bir mülkün menfaatini salahiyetlilerin
...
İsraf
:
İnsan malını lüzumundan fazla sarf etmekdir. Bkz: (tebzir)
İstanbul Efendisi
:
Bir zamanlar İstanbul Kadısı'na İstanbul Efendisi denmekte idi. D
...
İstibdâl
:
Bu vakfı mülk ile mübâdele(değişmek) etmektir. Bu mülk, gayr-i me
...
İstibdâl-i Müseccel
:
Tescîl olunan istibdâl demektir. İstibdâl şartları tahakkuk edip
...
İstikâr
:
İhkâr manâsındadır.Bkz: İhkâr.
İstinâbe
:
Vakıfda istinâbe tevkil eylemek demektir. Ehil olmak şartiyle vak
...
İ'yâl
:
Bir adamın beslediği kimselerdir. Bir çatı altında bulunmaları şa
...