eng

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (6)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
6. Sayfa
boyun :
Almaç ışıtacının koni biçimindeki bölümünden sonra gelen ve taray ...
boyun sestopları :
Bir askıyla boyna asılan ve gizlenen ufak sestoplar çeşidi.
bozum :
1. Görüntüde belirli bir etki sağlamak amacıyla, biçimbozucu merc ...
bölge yayacı :
Ana yayın yayaçlarından ayrı olarak bölge gereksinmelerini karşıl ...
bölgesel izlence :
Belirli bir bölgenin özellikleri göz önünde tutularak bu bölge iç ...
bölüntülü film :
Konusu bir öncekinin devamı olan, aynı kişilerce oynanan, piyasay ...
BSI duyarlığı :
Film duyarlığını belirtmek amacıyla İngiliz Ölçünler Enstitüsü'nc ...
BSI ölçünleri :
İngiliz Ölçünler Enstitüsü'nce sinema ve televizyon alanında sapt ...
budama :
Yapıştırmaya başlangıç olarak filmin kesilmesi.
bulamklaştırma :
Konunun odak dışı kılınmasıyla görüntüye bulanık bir görünüş sağl ...
Bulanık :
Görüntünün odak noktasına düşmemesinden doğan durum.
bulanık film :
Tümü ya da bir bölümü bulanık görüntüler taşıyan film.
bulanık görüntü :
Herhangi bir nedenden dolayı görüntülük üzerinde bulanık olarak i ...
bulanık zincirleme :
Zincirlemede, ilk çekimin son görüntülerinin gittikçe bulanıklaşm ...
bulanıklaştır! :
Alıcı yönetmenine, görüntüyü bulanıklaştırması için verilen komut ...
bulanıklık tekeri :
Seçikliği tam olmayan bir görüntüdeki bulanıklık derecesini göste ...
bulma :
Kablolar ya da dalgalar yardımıyla gönderilebilmek için yüksek yi ...
bulucu :
Değiştirim bulma işini gerçekleştiren aygıt.
Buttes-Chaumont okulu :
Fransız Radyo-Te-levizyon Kurumu'nun Paris yakınındaki Buttes-Cha ...
buzlu cam :
Bir yüzü özel özdekle donuklaştırılmış, yarı saydam, görüntü vere ...
büyük 8 :
8 mm'lik filmin 1965'te piyasaya sürülen yeni bir çeşidi. (Boy ba ...
büyük 8 mm`lik alıcı :
Büyük 8 mm'lik filmle çalışan alıcı çeşidi.
büyük 8 mm`lik gösterici :
Büyük 8 mm'lik filmlerin gösteriminde kullanılan gösterici çeşidi ...
büyük 8 yöntemi :
Büyük 8 mm'lik filmin ya 16 mm, 35 mm'lik eşlemlerinin çıkarılara ...
büyük açıklıklı mercek :
Açıklığı olağanın üstünde olan mercek.
büyük boy saydam resim :
Boyu 24x36 mm olan saydam resim.
büyük ışıldak :
Genellikle renkli film çeviriminde kullanılan en büyük boy işlik ...
büyültme :
1. Bir filmin, optik basım yoluyla, daha büyük boyda bir film üze ...
büyülü fener :
Göstericinin ilkel biçimi, atası. (Önünde mercek, içinde ışık kay ...
büyüteç düğmesi :
Bazı almaçlarda, görüntünün ayrıntılarını daha iyi izleyebilmek i ...
büzülme :
Hava koşullarının elverişsizliğinden dolayı film tabanında ya da ...
C yuvası :
16 mm'lik alıcılarda vidalı, ölçün mercek yuvası.
Caligari`cilik :
Bakınız: dışavurumculuk
Callier etkisi :
Özellikle optik basım aygıtlarında kendini gösteren ve ışığın bir ...
cam çekimi :
Yalnız bir bölümü yapılmış bir bezemi, cam üzerine çizilmiş resim ...
Camera 65 :
Bir geniş görüntülük ve üçboyutlu işlemi. (Todd-AO işlemini andır ...
Camerascope :
Cinemascope'un İngiliz işliklerinde uygulanan ve sıkıştırmaç teme ...
camlı bölme :
1. Yönetim odasında işliğe açılan ve bu ikisini birbirinden ayıra ...
camlı işlik :
Sinemanın ilk çağlarında, çevirimde gün ışığından yararlanmak ama ...
canlandırıcı :
Bir canlıresim ya da çizem filmi için, devinimliliği sağlayan res ...
canlandırıcı yardımcısı :
Canlandırıcının çalışmalarında yardımcı olan kimse.
canlandırma :
Tek tek resimleri ya da devinimsiz nesneleri gösterim sırasında d ...
canlandırma filmi :
Canlandırma yöntemiyle gerçekleştirilmiş film.
canlandırma hileleri :
Sinema hilelerinin canlandırma yöntemiyle yapılanları.
canlandırma masası :
Canlıresimlerin çevrilmesinde, tek tek resimlerin gerektiği biçim ...
canlandırma sineması :
Canlandırma filmleri gerçekleştiren sinema kolu.
canlandırma yöntemleri :
Canlandırmada çeşitli işlem ve gereçlere uygulanan, değişik canla ...
canlı çizem :
Herhangi bir nesnenin yapısını, işleyişini göstermek amacıyla can ...
canlı çizgiler :
Canlandırmanın, televizyonda çizgilere, biçimlere, yazılara uygul ...
canlı yayın :
Daha önceden herhangi bir gereç üzerine saptanmamış, işlikte ya d ...
canlıresim :
Bir devinimi parçalarına ayırıp bunların tek tek yapılan resimler ...
canlıresim alıcı yönetmeni :
Canlıresim alıcısını kullanan kimse.
canlıresim alıcısı :
Canlıresim çeviriminde kullanılan özel yapıda alıcı.
CCIR ölçünleri :
Uluslararası Radyo İletişimi Danışma Kurulu'nun radyo-televizyon ...
cep sineması :
Genellikle 100-600 arası izleyici alabilecek boyda sinema.
cep televizyonu :
Boyu genellikle 7,5 cm olan, cepte taşınabilecek boyda almaç.
CIE yöntemi :
Uluslararası Aydınlatma Kurulu'nca renkölçümü alanında saptanan u ...
cılız ana ışık :
Ana ışığın, dar bir alanı aydınlatacak biçimdeki durumu. (Bu duru ...
cıva buğulu ışık yayı :
Genellikle basım aygıtlarında, işlik aydınlatmasında, bazen de 35 ...
cıva buğulu ışıtaç :
İçi cıva buğulu ve elektrik akımı geçirilince mavimtırak ışık ver ...
Cinecolor :
1935-55 yılları arasında kullanılan, bir renkli film işlemi.
CinemaScope :
Bir geniş görüntülük ve üçboyutlu işlemi. (Sıkıştırmaç temeline d ...
CinemaScope 55 :
CinemaScope'un 1964'te piyasaya sürülen ve 55 mm'lik negatif film ...
CinemaScope delikleri :
Mıknatıslı dört ses yolu bulunan CinemaScope filmlerinin pozitif ...
CinemaScope görüntülüğü :
CinemaScope filmlerini göstermeye yarayan ve oranı 1:2,66 olan gö ...
Cinemiracle :
Bir geniş görüntülük ve üçboyutlu işlemi. (Cinerama'nın geliştiri ...
Cinepanoramic :
Sıkıştırmaca dayanan bir geniş görüntülük işlemi Fransa'da gelişt ...
Cinerama :
1952'de ABD'de ortaya sürülen özel alıcı, özel gösterici ve özel ...
Cinerama görüntülüğü :
Cinerama işlemine göre çevrilmiş filmlerin gösteriminde kullanıla ...
cinsel sömürü filmi :
Cinsel konuları, ilişkileri izleyicinin cinsel duygularını körükl ...
Circarama :
Bir çember görüntülük ve üçboyutlu işlemi. (Disney'nin piyasaya s ...
Circlorama :
SSCB'de geliştirilen Kinopanorama adlı çember görüntülük işlemini ...
Cronar :
ABD'de Du Pont de Nemours üretimliklerinde yapılan, ince fakat di ...
CS :
Bakınız: CinemaScope.
çabuk değişir bezem :
Bir görünçlükten öbürüne en kısa zamanda geçilmesini sağlamak üze ...
çağ filmi :
Belli bir çağı, bütün toplumsal, siyasal, kültürel özellikleriyle ...
çağdaş film :
1. Konusu çağımızda geçen film. 2.Çağdaş sinemanın ürünü olan yap ...
çağdaş sinema :
Günümüze en yakın dönemde ortaya konulan, sinemanın en son gelişm ...
çağrışım :
1. Görüntülerin içerdiği kavramların izleyicide yeni kavramlara y ...
çakar ışıtaç :
Magnezyumla ya da elektronik düzenle çalışan, son derece kısa sür ...
çalgısız müzik :
ruments, hand-painted music, hand-drawn music] Sinema Hiçbir çalg ...
çalgısız ses :
Doğrudan doğruya ses yoluna elle çizilerek elde edilen ses.
çalışma :
Belirli bir düzenin belirli bir güçle işletilmesine dayanan araçl ...
çalışma çizelgesi :
1. Bir filmin çevrilişiyle ilgili belli başlı hazırlıkları, çalış ...
çalışma dökümü :
Bir televizyon oyunluğunun, yapımı gerçekleştirmek amacıyla, çalı ...
çalışma fotoğrafı :
Bir filmin tanıtısında kullanılmak üzere saptanan ve filmin çevir ...
çalışma gölgesi :
Bir çevirim sırasında, çevirimi gerçekleştiren kişilerin ve donat ...
çalışma ışığı :
Bir çevirime hazırlanırken, düzlüğü çalışabilecek ölçüde aydınlat ...
çalıştırma :
Bir alıcıda, filmin verici eksenden alıcı eksene aktarılmasını, a ...
çalıştırma düğmesi :
Bakınız: düğme
çalkama :
Daha düzgün bir açındırma sağlamak, yönsel açındırma etkisini önl ...
çalkayıcı :
Çalkama işini sağlayan araç.
çanta :
Alıcıların korunmasını ve taşınmasını sağlayan çeşitli biçim ve b ...
çapraşık kaydırma :
Alıcının çeşitli kaydırmaları aynı çekim içinde gerçekleştirmesin ...
çapraz aydınlatma :
Geriden aydınlatma ile önden aydınlatma arasında gerek yön gerek ...
çapraz çiftucay :
Birbiriyle dik açı oluşturacak biçimde kesişen iki çiftucaydan ol ...
çarpıcı çekim :
Gerek kısalığı gerek özü yönünden seyirci üzerinde sarsıcı, vuruc ...
çarpıcı kurgu :
İzleyicide vurucu bir etki yaratmak amacıyla çarpıcı çekimlerin d ...
çekim :
1. Alıcının sürekli olarak bir kez çalıştırılmasıyla elde edilen ...
çekim ölçeği :
Konuların görüntü çerçevesine oranla kapladıkları yerin değişmesi ...