eng

çağrışım ne demek?

çağrışım

Ruhsal olayların istencin aracılığı olmadan, kimi kez de istencin direnişine karşın birbirlerini bilinç alanına çekmesi. // Aristoteles'ten beri dört çağrışım yasası (ilkesi) kabul edilir: benzerlik, karşıtlık, yerce birarada bulunma, zamanca birbirinin ardından gelme.

TDK Felsefe Terimleri Sözlüğü

çağrışım

1. Yer, zaman, neden, etki ve sonuç bakımından aralarında birlik, benzerlik ya da karşıtlık gibi ilişkiler bulunması dolayısıyle düşüncelerin kendiliğinden birbirini ansıtması olayı.
2. Ruhsal etkinlikler ve durumlar arasında kurulan görevsel ilişkiler.

çağrışım

1. Görüntülerin içerdiği kavramların izleyicide yeni kavramlara yol açması durumu bu yolla izleyiciyi etkileme.
2.Bir çekimin sonundaki görüntülerin uyandırdığı çağrışımla bundan sonraki çekimin ilk görüntülerine geçiş.

çağrışım

Bir kelimenin anlam, şekil ve ses yakınlığı yoluyla başka kelimelerle kurduğu bağlantılar: ağaç, kıraç, tokaç gelen, gören, bilen ağırbaşlılık, ciddiyet, ciddîlik, resmîlik, oturaklılık vb. bk. çağrışım ilişkileri

çağrışım

Davranışlar, düşünüler ve kavramlar arasında, yer ve zaman birliğinin etkisiyle kurulan bağlantılar sonucu, bilinç alanına bunlardan birisi girince ötekini de bilince çekmesi olayı.

çağrışım

Çıkarıma yordamlarda başvurulan, açık ya da örtük anlatımlı simge ya da uyaranlar aracılığıyla örtük eğilim, tutum ya da beklentileri bilinç düzeyine çıkarmaya yarayan yol.