eng

sanat ne demek?

sanat

(Yun. tekhne ile eşanlamlı Yunanca tekhne sözcüğü, ereği bir şey ortaya koyma olan, yaratma olan, doğru bir plana göre yönetilmiş bir davranış anlamına gelir. Ancak tekhne sanatın yalnızca bir bölümünü karşılar.) 1.(En geniş anlamıyle) Belli bir yetkinliğe eriştirilmiş olma (ör. yemek pişirme sanatı).
2. Bir şeyi kendi iç yasalarına göre özgürce biçimlendirme yeteneği. 3-İnsanın, yarattığı yapıtlarla kendisini yücelten ve ölümsüzleştiren yaratıcı yeteneği. Sanatın temel türleri: mimarlık, resim, plastik sanatlar, musiki, söz-yazı sanatı: yazın, sahne oyunu (tiyatro) ve dans. Sanat sorunu ve sanatçının yaratmaları üzerine felsefe tarihinde çok çeşitli açıklamalar yapılmıştır: yansılama = mimesis (Aristoteles), fantazi (romantikler), oyun türünden biçimlendirme atılımı (Schiller), simgeleştirilmiş yaratma atılımı (Alman idealizmi) vb.

TDK Felsefe Terimleri Sözlüğü

sanat

İnsanoğlunun iç ve dış dünyasının etkisinde kalarak oluşturduğu duyulara yönelik beğenisel ve güzelduyusal (estetik) yönleri, yararlı yönlerinden daha çok olan nesne ya da onun bir bölümü. bk. aygıt. krş. halk sanatı, büyü, din.

sanat

Bir duygunun, bir tasarının, bir düşüncenin ya da güzelliğin anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü ve bunların sonunda erişilen üstün yaratıcılık.

sanat

İnsanda estetik duyguyu heyecana getirecek eserler meydana getirme işi (SANATÇI, Artiste SANATÇA, Artistique).

sanat

Gerçeği güzel tasarımlarla yansıtan özel bir toplumsal bilinç ve insan devinimi biçimi.

sanat

Yaratıcı biçimlendirme eylemi.