eng

Çevre Terimleri Sözlüğü : İngilizce Terimler (C)

A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z
C Harfi 1. Sayfa
Cabot control :
Yüzeye bir fitil sokup döküntüyü tutuşturmak suretiyle gerçekleşt ...
Calcium hydroxide :
Sönmüş kireç diye de bilinen, arıtma süreçlerinde pH ayarlaması v ...
Carbon absorption or adsorption :
Bakınız: Karbon Soğurması
Carbon cycle :
Karbon atomlarının fiziksel, jeolojik, kimyasal ve diğer süreçler ...
Carbon dioxide :
Yeterli oksijen koşullarında fosil yakıtların yanmasıyla oluşan, ...
Carbon monoxide :
Fosil yakıtların yeterince hava ile yanmamasından oluşan, gözle g ...
Carboxyhaemoglobi :
Kanda oksijen taşıyan hemoglobin pigmentinin karbon monoksit ile ...
Carboxyhaemoglobin :
Bakınız: Karboksihemoglobin
Carcinogen bioassay in smail rodents :
Küçük kemirgenlerde kanser yapıcı biyo-denemesi.
Carcinogenes :
Kansere yol açan etki maddeleri.
Carnivore :
Et yiyerek enerji sağlayan canlı.
Carrying capacity :
Bir sistemin çevre niteliği bozulmadan nüfusta meydana gelen artı ...
Catalytic converter :
Katalitik susturucu [catalytic mufflers].
Catalytic mufflers :
Katalitik dönüştürücü diye de bilinir. İçten yanmalı motoru bulun ...
Catch basin :
Sellerin taşıdığı süprüntü ve molozları engelleyerek kanalizasyon ...
Catchment :
Yağış sularını alıp toplayan drenaj havzası.
Catchment area :
Belirli bir programın, etkinliğin, hizmetin kullanıcılarının çoğu ...
Cathodic protection :
Metal bazlı yeraltı veya sualtı borularını paslanmaya [oksitlenme ...
Census :
Bir ülkedeki insanların resmi olarak ve belirli aralıklarla sayım ...
Central business district :
Merkezi iş bölgesİ.
Central nervous system :
Bakınız: Merkezi sinir sistemi
Cesspool :
Konutların pis su depolama tankı.
channel :
Suyun belirli bir doğrultuda akmasını sağlayan doğal yada yapay o ...
channelization :
Büyük miktardaki suyun, su düzeyini tehlikeli biçimde yükseltmeks ...
Check dam :
Özellikle toprak erozyonunu denetlemek amacıyla kullanılan, suyun ...
Chelat :
Deniz suyundan organik materyali ayırmaya yarayan kimyasal ayırma ...
Chemical mutagens :
Daha sonraki kuşaklarda doğuştan gelen kusurların artışına yol aç ...
chemical oxygen deman :
Bir su örneğindeki organik ve oksitlenebilir inorganik bileşikler ...
Chemical oxygen demand :
Bakınız: Kimyasal Oksijen İhtiyacı
Chemical pollution :
Gaz, katı yâda sıvı haldeki kimyasal maddelerin etkisiyle havada, ...
Chemical treatment :
Zehirli, kokulu yada aşındırıcı nitelikteki gazların ve emisyonla ...
Childproof :
Çocuklar için tehlikeli olmayan.
Chimney effect :
Isıdaki değişmenin gazlarda yol açtığı yukarıya yönelik hareket.
Chlordane :
Etkin maddesi klor olan uçucu nitelikteki böcek öldürücü.
Chlorinated hydro­carbons :
Organoklorlar diye de adlandırılırlar. Bu maddeler endrin heptakl ...
Chlorination :
Mikropları giderme amacıyla içme suyu yada atık suya klor eklenme ...
Chlorine :
Ağartıcı, oksitleyici etki maddesi olarak su arıtma yada mikrop g ...
Chlorine demand :
Belirli bir hacim pis suda bulunan bütün patojenik bakterileri öl ...
Chlorofluorocarbon :
Aerosol püskürtücülerde, soğutmada, plastik köpükte ve endüstriye ...
Chlorophyll :
Oksijen üretmek için ışığı ve karbon dioksiti kullanan, bitkilerd ...
Circular process :
Atıkların yeniden işlenip kullanılır hale getirilmesi; atıkların ...
Cistem :
Yeraltında yada kapalı [örtülü] durumda bulunan, insan yapısı su ...
City core :
Kentin en yoğun ve genellikle merkezi iş alanının bulunduğu bölge ...
Clarification :
Çökebilir nitelikteki yüzen katı maddelerin çökeltme, havalandırm ...
Class action :
Vatandaş davası diye de adlandırılır. Ortak çıkarlara sahip bir g ...
Clean technologies :
Kirletici etkileri olmayan teknolojiler.
Clinker :
Fırınlardaki ergimiş kalıntı.
Closed system :
Dışındaki nesnelerle madde alışverişi olmayan sistem.
Cluster development :
İnşaat alanını aza indirmek amacıyla kümeler halinde yapılan bina ...
Coagulation :
Fiziko-kimyasal bir ön arıtma süreci. Burada atık suya demir [III ...
Coal rank :
Bir kömürün diğerlerine göre kalite düzeyi.
Coal-water mixture :
Boru hatlarında, tankerlerde vb. gerçekleşen, kirliliğe yol açmad ...
Coarse particulate organic matter :
Büyük parçacıklı organik madde.
Coarse pollution :
Ağır yada yoğun kirlilik; bir inçin 1/8'inden daha büyük boyutlu, ...
Coastal watershed :
Sel suyunu depolayıp sonra kıyı sularına bırakarak, su denetim si ...
coastal zone management :
Kıyı sularının ve su havzalarının, kirlilikten korumak ve azami y ...
Cobalt 60 :
Hem insanlara hem de hayvanlara zararlı nitelik taşımakla birlikt ...
Codisposal :
Genellikle yanma gerektiren entegre bir işlem yoluyla lağım çamur ...
Coefficient of haze :
Sis katsayısı.
Cogeneration :
Elektrik üretiminde oluşan atık ısının ısıtmada, soğutmada ve atı ...
Cohort :
Ortak bir istatistik niteliğe sahip bireylerden oluşan bir grubu ...
Cohort survival method :
Yaş ve cinsiyete göre ayrılmış nüfus gruplarının, ölümlülük, doğu ...
Colifom bacteria :
İnsanların ve sıcak kanlı hayvanların kalın basaklarında yaşayan ...
Collectors :
Gaz, sıvı ya da katılardan kirleticileri ayırıp toplayan kirlilik ...
Colleetion network :
Kanalizasyon sisteminin bütünü için kullanılan terim.
Colloids :
Büyüklüğü 10-1000 angstrom arasında değişen, bir başka maddede as ...
Combined heat and powe :
Elektrik ve ısının birlikte üretimİ. Terim, atık ısı ya da hava k ...
Combined sewer :
Atık suyun ve sel suyunun toplanmasına yarayan tek bir kanalizasy ...
Commercial quality :
Ticari kalite.
Community :
Belli bir coğrafi alana yerleşmiş ve etkileşim içinde bulunan tür ...
Compaction :
Atık maddenin fiziksel olarak küçültülmesi.
Complex organic mixture :
Karmaşık organik karışım.
Composite noise rating :
Bileşik gürültü ölçümü.
Composting :
Katı atık ve çamur gibi organik maddeleri, anaerobik çürütme yolu ...
Condominium :
Çok birimli bir yapıda bireysel mülkiyet.
Confined aquifer :
Kaya katmanları arasında sıkışıp kalmış yeraltı suyu.
Conservation :
Doğal ve insanların oluşturduğu çevre kaynaklarının [madenIer, su ...
consumer :
Üretici   organizmaları  veya kendilerinden daha zayıf tüketicile ...
Contaminant :
Havayı, suyu, toprağı yada çevreni herhangi bir ögesini kirleten ...
Contour strip mining :
Kontur hatları boyunca yapılan yüzey madenciliği.
Conurbation :
Birleşmiş kentsel topluluklar grubu yada ağı.
Cooling pond :
Nükleer reaktörden yayılan yakıt elemanlarının depolandığı ve kıs ...
Cooling tower :
Termik santrallerde veya endüstride kullanılan soğutma suyunun iş ...
Corridor development :
Şerit biçimin­deki gelişim; doğrusal bir güzergâh izleyen kentsel ...
Cosmic rays :
Uzaydan gelen alfa, beta ve gamma ışınları. Bu ışınlar yeryüzünü ...
Cost-Benefit Analysis :
Alternatif programları, potansiyel faydaları ve olası maliyetleri ...
Cost-effectiveness analysis :
Belirlenmiş bir amaca ulaşmak için mevcut olasılıkların maliyetle ...
Countercurrent chromatography :
Ters akım kromatografisi.
Cover material :
Katı atıkların dökülüp bırakıldığı çukurlarda, çukurların üzerini ...
Criteria :
Kararların yada yargıların dayandığı standartlar yada kurallar.
critical areas :
Bataklık ve su taşkınlarına açık alanlar gibi sıkı gelişim kontro ...
Cross-media approach :
Çevre sorunlarına, sözgelimi sadece hava kirliliğini değil, etkil ...
Cryosphere :
Yeryüzündeki kar ve buz çökeltilerinin bütünü.
Crystallization :
Sıvı atıkların arıtıl­masında atık maddeden suyu ayırmak için kul ...
Cyanides :
Hidrosiyanik asidin son derece zararlı tuzları. Siyanür içeren en ...
Cyclone separator :
Merkezkaç kuvvetiyle ve mekanik olarak çalışan, büyük parçacıklar ...