|
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (İ - 1)
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü (İ - 1. Sayfa)
-
ice
:
-
Suyun katı formu
-
ice age
:
-
Dünyanın birçok bölgesinin yoğun buz tabakaları (kıtasal buzullar ...
-
ice break-up
:
-
Bir buz örtüsünün ayrışması
-
ice cap
:
-
Genellikle yüksek bir alanı kaplayan kubbe şeklindeki buzul.
-
ice cover
:
-
Göl veya nehir gibi açık bir su yüzeyindeki buz.
-
ice drift
:
-
Göl ve rezervuarlardaki buzlanmış alanların veya buz kütlelerinin ...
-
ice forecast
:
-
Belirli bir dönem ve belirli bir yöre için buzlanmayla ilgili ola ...
-
ice jam
:
-
Bir nehirde belirli bir noktada su akımını kısıtlayan buz birikim ...
-
ice laying
:
-
Buz örtüsünün kalma süresi.
-
ice pellets
:
-
Küresel veya düzensiz şekilde, nadiren koni biçiminde olan, 5 mm ...
-
ice reef
:
-
Bir buz tabakasında basınçla oluşan sırt.
-
ice regime phase
:
-
Nehir, göl ve rezervuarlardaki buz rejiminin belirli bir durumu. ...
-
ice run
:
-
Buz veya suyla karışık buzun akarsu etkisiyle hareket etmesi.
-
iceberg
:
-
Bir buzuldan veya buz rafı formasyonundan kırılarak ayrılmış, den ...
-
image
:
-
Bir nesnenin optik, elektro-optik, optik-mekanik veya elektronik ...
-
image enhancement
:
-
Bazı görüntü özelliklerinin daha kolay seçilebilmesi için görüntü ...
-
imbibition
:
-
Gözenekli bir ortamda ıslatmayan bir sıvının yerini ıslatan bir s ...
-
impervious
:
-
Yüzeyaltı sularında bulunan statik basınç altındaki suyun gözle g ...
-
impervious boundary
:
-
Bir akım ortamında, büyük ölçüde azalan geçirimlilik nedeniyle ke ...
-
impoundment
:
-
Bir barajda olduğu gibi su toplanarak oluşturulmuş su kütlesi.
-
inbank capacity
:
-
Bir su yatağında banketleri aşmadan taşınan debi.
-
incised river
:
-
Yatağını vadi tabanı içerisinde oyarak açmış nehir.
-
inclined gauge; inclined gage (A)
:
-
Düşey yükseklikleri gösterecek şekilde işaretlenmiş eğimli eşel.
-
index of determination
:
-
Determinasyon katsayısının birden çıkarılmasıyla bulunan indeks.
-
induced recharge
:
-
Bir akarsuyun veya yüzeysel bir su kütlesinin yakınında bulunan b ...
-
infiltration
:
-
Suyun toprak yüzeyinden geçerek gözenekli bir ortama girmesi.
-
-
infiltration capacity
:
-
Belirli koşullar altında belirli bir toprağın birim alandan suyu ...
-
infiltration coefficient
:
-
İnfiltrasyonun yağışa oranı.
-
infiltration gallery
:
-
Bir aküferin içerisine kazılmış, cazibeyle gelen yeraltı suyunu t ...
-
infiltration index
:
-
Yağışın şiddet-süre ilişkisini gösteren bir grafikte üzerinde kal ...
-
infiltration routing
:
-
Doygun olmayan bir yatakta, ıslanma cephesinin adım adım hareketi ...
-
infiltration well
:
-
Doymamış bölgeye açılmış olan besleme kuyusu; bu özelliğiyle enje ...
-
infiltrometer
:
-
İnfiltrasyon hızını ölçen aygıt.
-
inflow
:
-
Suyun bir akarsu, göl, rezervuar, depolama yapısı, havza, aküfer ...
-
influent seepage
:
-
Yer üstünden yerçekimi etkisiyle suyun toprağın havalanma bölgesi ...
-
initial gradient
:
-
Toprakta akımın gerçekleşmeye başladığı minimum hidrolik eğim değ ...
-
initial rainfall
:
-
Bir sağnağın başlangıcında, yüzey (çöküntü) depolamaları tamamen ...
-
injection tank
:
-
Çözelti ile akım ölçülmesinde ana çözelti konsantrasyonundan sabi ...
-
injection well
:
-
Bir aküferin içerisine çakılmış olan ve suyun doğrudan aküfere en ...
-
inland ice sheet
:
-
Dikkate değer kalınlıkta olup geniş bir alanı kaplayan buz ve kar ...
-
inlet
:
-
1) İçerisinden su akabilen herhangi bir yapının memba ucu. 2) Kay ...
-
insolation
:
-
Birim yatay alan üzerine gelen dolaysız güneş radyasyonu miktarı.
-
instantaneous unit hydrograph
:
-
Sonsuz küçüklükte bir zaman süresi içerisinde bir drenaj havzasın ...
-
instream use
:
-
Akarsu yatağı içerisinde gerçekleşen su kullanımı. Nehir akışının ...
-
insulated stream
:
-
Tünemiş olan veya olmayan, yeraltı suyu açısından doymuş bölgedek ...
-
intake
:
-
Amacı membada tesis edilen bir giriş yapısının kullanılmasıyla su ...
-
intake area
:
-
Doğrudan doğruya veya bir yüzey akışının ardından oluşan infiltra ...
-
integration method
:
-
Bir aletin düşey bir hattın tüm derinliği boyunca sabit bir hızda ...
-
intensity-duration-frequency curve
:
-
Belirli bir yörede yağış sürelerine bağlı olarak yağış miktar ola ...
-
interception
:
-
1) Yağışın vejetasyon (bitki örtüsü ve artıkları) tarafından yaka ...
-
interflow
:
-
1) Yağışın, su tablasına erişmeden yüzeyaltı akışı şeklinde akars ...
-
-
intermediate belt of soil moisture
:
-
Doymamış toprak bölgesinin, kök bölgesi alt sınırından kapiler bö ...
-
intermittent spring
:
-
Sadece belirli dönemlerde su veren, diğer dönemlerde kuruyan kayn ...
-
intermittent stream
:
-
Sadece yağışın veya kuru bir kaynağın akmaya başlamasının hemen a ...
-
interrupted stream
:
-
Birbirini izleyen sürekli ve süreksiz bölümleri olan akarsu.
-
interstitial velocity
:
-
Suyun gözenekler içerisindeki ve bir gözenekli ortamdan diğer bir ...
-
intertropical convergence zone (ITCZ)
:
-
Kuzey ve güney yarıküreleri alize rüzgarlarının birbirleriyle kar ...
-
intrinsic permeability
:
-
Gözenekli bir ortamın, yerçekimi ve basıncın birlikte etkisi altı ...
-
intumescence
:
-
Bir akarsu veya gölde su yüzeyinde görülen geçici ve hareketli şi ...
-
invert
:
-
Bir kanal veya hidrolik yapı en kesitinin en düşük bölümü.
-
inverted capacity
:
-
Bir beslenme kuyusunun kendisine verilen suyu aşağı katmanlara bo ...
-
irrigation
:
-
Tarımsal amaçlarla arazilere yapay olarak su verilmesi.
-
irrigation requirement
:
-
Optimal bitkisel üretim için yağış dışında gerekli olan su miktar ...
-
isobath
:
-
Su tablası üzerindeki yeryüzeyine eşit uzaklıkta noktaları birleş ...
-
isochrone map
:
-
Üzerinde, bir zaman çizgisinden başlayarak, suyun sistemin çıkış ...
-
isogram
:
-
Bir harita veya kroki üzerinde hidrolojik veya meteorolojik bir e ...
-
isohaline
:
-
Yeraltı suyu veya yüzey su kütlelerinde tuzluluk içeriği eşit ola ...
-
isohyet
:
-
Belirli bir dönemde yağış miktarları aynı olan noktaları birleşti ...
-
isolated porosity
:
-
Birbirleriyle bağlantısı olmayan çatlakları bulunan kaya veya top ...
-
isonival
:
-
Eşit kar derinlikleri eğrisi.
-
isopach
:
-
1) Belirli bir jeolojik birimin eşit kalınlıkta olduğu noktaları ...
-
isopiestic line (or surface)
:
-
Eşit piyezometrik yüke sahip noktaları birleştiren çizgi (veya yü ...
-
isopleth
:
-
İki değişkenli bir fonksiyonun eşit değerlerini birleştiren çizgi ...
-
isopluvial
:
-
Belirli süre ve yinelenmeli bir yağışa ait isopletler.
-
isotherm
:
-
Eşit sıcaklıktaki noktaları birleştiren çizgi veya yüzey.
-
isotopic tracer
:
-
Suda mevcut elementlerden birinin izotopu olan yapay (suya eklenm ...
-
-
isotropy
:
-
Bütün yönlerde aynı özelliklere sahip bir ortamın durumu.
-
isovel
:
-
Bir su yolu en kesitinde eşit hızları gösteren noktaları birleşti ...
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
|