eng

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (B - 1)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü (B - 1. Sayfa)

B filmi :
Tecimsel sinemada yapım giderleri, oyuncular, sanat ve emek yönün ...
bağdaşım :
1. Renkli ve siyah-beyaz televizyon imlerinin birbirine dönüştürü ...
bağdaşır :
Bağdaşım sağlayabilecek nitelikte.
bağılnem :
Belirli bir sıcaklıkta havada bulunabilen en çok su niceliğinin o ...
bağımsız yapımcı :
Parasal yönden başka birine bağlı olmayan, kendi başına çalışabil ...
bağımsız yönetmen :
Yönetmenlik yanında yapımcılık görevini de üstlenen ya da bu göre ...
bağıntılı açıklık :
Işık düzengecinin en büyük çapının, merceğin odak uzunluğuna bölü ...
bağıntılı kurgu :
Çekimleri, aralarında çağrışım oluşturacak biçimde düzenleyerek g ...
bağlama düzeni :
Özellikle sesle görüntünün aynı anda ayrı aygıtlarla saptanmasınd ...
bağlayıcı çekim :
Bir görünçlüğün kurgusunda zaman ya da akıcılık yönünden duyulan ...
bağlayıcı görüntü :
İki çekim arasındaki bağı sağlayan görüntü.
bağlı yayaç :
Bir televizyon ağında, ana yayaca bağlı olan ve bu yayaçtan aldığ ...
bakaç :
1. Alıcıya bağlı ya da alıcıdan ayrı olarak kullanılan, belirli b ...
bakım :
Sinema ve televizyon araçlarının, donatımının bozulmamasını, düzg ...
bakımlık :
Filmin posta kartı büyüklüğünde camdan görüntülük üzerinde izlenm ...
bakış doğrultusu :
Gözlemcinin gözlerini, gözlenen noktayla birleştiren doğru.
bakış uyuşumu :
Bir görüntüdeki kimsenin bakış yönü ile bu kimsenin baktığı nesne ...
bakışımlı ses imi :
Ses yolu boyunca bakışımlı olarak uzanan değişir alanlı ses imi.
balet filmi :
Bir balet gösterisini olduğu gibi ya da sinemaya özgü anlatımla a ...
balık gözü mercek :
Genellikle f 8'lik bir ışık düzengeci açıklığında 180 derecelik b ...
balkon :
Sinemalarda salonun dip yanında yer alan, yüksekçe ve ileriye doğ ...
banyo :
Gizli görüntünün belirmesi için duyarkatın belirli sürelerle dald ...
basaç :
Alıcı, gösterici ya da basım aygıtında, pencere önünden geçen fil ...
basaçlı makara :
Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi araçlarda filmin üzerine bası ...
basamaklı salon :
Önden (görüntülükten) geriye (gösterim odacığına) doğru basamak b ...
basıcı :
Basım işini yöneten kimse.
basım :
Bir basım aygıtında, boş filmi dolu filmin karşısına koyarak eşle ...
basım aygıtı :
Basım işini gerçekleştiren aygıt.
basım aygıtı merceği :
Bir optik basım aygıtında, dolu filmdeki resmi boş film üzerine d ...
basım aygıtı ölçeği :
Bir basım aygıtında, basım aygıtı sayısının en ufaktan en büyüğe ...
basım aygıtı sayısı :
Basım aygıtında kullanılan ışıklama sayısı.
basım eşlemesi :
Ses ile görüntü kuşakları birleştirilerek yapılan basımda resim-s ...
basım ışığı :
Bir basım aygıtında basım işinin gerçekleştirilmesi için değişik ...
basım ışığı kuşağı :
Basım aygıtında negatifle birlikte devinerek, üzerindeki delikler ...
basım işlemi :
Basımı gerçekleştirmek amacıyla başvurulan yol ve yöntemlerin tüm ...
basım işliği :
İşlemeliğin basım işine ayrılan bölümü.
basım negatifi :
Çoğaltım negatifi elde etmekte kullanılan negatif çeşidi.
basım uzunluğu :
Bir filmin basım aygıtından çıktığındaki uzunluğu.
basına gösterim :
Bir filmin özel olarak basına sunulması amacıyla gösterimi.
basınç elektriği :
İletken olmayan bazı bakışımsız kırılcalarda kendini gösteren etk ...
basınç elektriği aygıtı :
Basınç elektriğine dayanarak çalışan çeşitli aygıtların genel adı ...
baskı devre :
Bağlantı ve çeşitli bölümleri yalıtkan bir taban üzerine basılmış ...
basmak :
Basım işini gerçekleştirmek.
baş aşağı çekim :
Herhangi özel bir durumu yansıtmak amacıyla, alıcının, yatay ekse ...
baş aşağı çevirim :
Baş aşağı çekimin sağlanması için alıcının baş aşağı biçimde çalı ...
baş çekimi :
Bir insanın yalnız başını çerçeveleyen çekim çeşidi.
baş film :
Çift filmli izlencelerde en önemli film.
baş giysici :
Bir filmin, televizyon oyununun giysiyle ilgili bütün işlerini yö ...
baş giysici yardımcısı :
Çalışmalarında baş giysiciye yardımcı olan kimse.
baş gösterimci :
Gösterim odacığının ve gösterimin yönetiminden sorumlu kimse.
baş ışıkçı :
1. Bir görünçlüğün aydınlatılması için gerekli ışık düzenlemesini ...
baş ışıkçı yardımcısı :
Çalışmalarında baş ışıkçıya yardımcı olan kimse.
başarılı film :
Sanat ya da tecim yönünden başarı kazanmış film.
başla :
Yönetmenin oyunculara bir çevirimin başında verdiği komut oyuna b ...
başlangıç imi :
1. Bir gösterimin, basımın ya da eşlemenin başlama noktasını beli ...
başlangıç resmi :
Herhangi bir film parçasında, çeşitli işlemler için çıkış noktası ...
başlıca rol :
Bir filmde ya da televizyon oyununda baş oyunculardan hemen sonra ...
başlık kartonu :
Bir film adının, telvizyon izlencesinin alıcıyla saptanması için ...
başmakyajcı :
Bütün makyaj çalışmalarını yöneten, sanatçılara göre makyaj çeşit ...
başoyuncu :
Bir filmde ya da televizyon oyununda baş rolü canlandıran oyuncu.
başrol :
Bir filmin, televizyon oyununun baş kahramanlarıyla ilgili rol ba ...
baştan başa sözlü, şarkılı, danslı film :
Sesli sinemanın ilk yıllarında, sinemaya katılan bu yeni öğenin a ...
başyapımcı :
Büyük yapımevlerinde her yıl belirli sayıda filmin yapımından sor ...
:
Bakınız: baş çekimi
BeÇ :
Bakınız: bel çekimi
bel çekimi :
Bir kimseyi belinden yukarısıyla çerçeveleyen çekim.
belediye denetlemesi :
Bazı ülkelerde film denetlemesinin belediyelerce yapılanı.
belediye eğlence resmi :
Bakınız: eğlence resmi
belgeci :
1. Belgesel filmler çeviren sinemacı, belgesel film yönetmeni. TV ...
belgelik :
Filmlerin, gereğinde çeşitli işlerde kullanılmak üzere belge olar ...
belgelik çekimi :
Bir film belgeliğinden alınan, başka bir filmde ya da bir televiz ...
belgelik filmi :
Film belgeliğinde saklanan film. (Önemli kişilerin, olayların, ye ...
belgesel :
Belge niteliği taşıyan film ya da televizyon izlencesi.
belgesel film :
Gerçek yaşamdan alınan herhangi bir olguyu, kendi doğal çevresi v ...
belgesel izlence :
Genellikle belgesel filmlerin niteliğini taşıyan televizyon izlen ...
belgesel tür :
Yapıntıya yer vermeyen ya da az yer veren konusunu, gerecini doğr ...
belgesel yapım merkezi :
Merkez izlencesini hazırlayan ana yapım merkezinden ayrı olarak b ...
Bell-Howell delikleri :
35 mm'lik filmlerin yalnız negatiflerinde ve çoğaltımda kullanıla ...
benek :
Almaçta yan yana gelerek satırları, dolayısıyla resmi oluşturan v ...
benek ışıldağı :
Uzaktaki bir noktaya yeğin bir ışık demeti gönderebilen, değişmez ...
benzer :
Bazı önemsiz ya da tehlikeli görünçlükilerde asıl oyuncunun yerin ...
benzetmeli kurgu :
İki çekimin ortaya koyduğu kavramlar arasındaki herhangi bir andı ...
berber :
Oyuncuların saçlarını yapan, takma saç, sakal, bıyık hazırlayan k ...
besleme :
1. Bir elektronik aygıtın çalışması için gerekli gerilim ve akıml ...
besleme gerilimi :
Bakınız: gerilim.
besleme kablosu :
Verici yayaçtaki resim ve ses imlerini, yayınlanmak üzere, bu ver ...
besteci :
Film müziği hazırlayan kimse.
beş oluklu işlik :
Beş alıcının birden kullanılabildiği işlik.
beş yüzlük :
Aydınlatmada kullanılan 500 vatlık ışıldak.
beşinci kuşak :
PYY'de 622-960 MHz (0,48-0,31 m) arasında yer alan yinelenim kuşa ...
beşlik :
Aydınlatmada kullanılan 5 kilovatlık toplayıcı ışıldak.
betimleyici çekim :
Bir yerin görünüşünü aktarmak, olgunun içinde geçtiği doğa parças ...
beyaz doruğu :
Bir resim iminde, resmin en parlak noktasına karşılık olan taşıyı ...
beyaz düzeyi :
Bir resim iminde, resmin parlak bölümlerine karşılık olan noktada ...
beyaz görüntülük :
Bakınız: görüntülük.
beyaz ışık :
Kesiksiz bir dalga uzunlukları izgesine (renklere) ayrılabilen ış ...
beyaz im :
Bazı ülkelerde bir izlencenin yalnız yetişkinlerce seyredilebilec ...
beyaz telefonlu filmler :
İtalya'da faşizm döneminde, Nazi Almanyasının, Avusturya ve Macar ...
bezem :
1. Bir film görünçlüğünde ya da televizyon izlencesinde belirli b ...
bezem bezi :
Bezemlerin yapılmasında kullanılan kalın, sağlam bez.