eng

Yöntembilim Terimleri Sözlüğü (10)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
10. Sayfa
incelik :
Bir ölçümün küçük ayrımları yansıtma yeteneği.
insanbilim :
Toplumsal ekin içinde insanın oluşum ve evrimini inceleyen toplum ...
irdeleme :
Bir konu, kavram ya da işlemi tartışarak gözden geçirme.
ismen :
Bir iş ya da izlenceyi gerçekleştirmek üzere oluşturulmuş birim y ...
isteksizlik :
Bir konuşu ya da görüşmede kendisine soru yöneltilen kişilerin il ...
ister :
Bir durum, koşul ya da bağlamın gerekli öğelerinden her biri.
işlemci davranış :
İşlemde bulunmayı gerektiren ve eylemsel karşılığı olan davranış.
işleme verileri :
Nicelenmiş verileri elle, işleteçler ya da elektrikli araçlarla i ...
işlemleme :
Verileri sayımbilim işlem kuralları uyarınca işleniden geçirme,
işlemsel tanım :
Kavramları görgül ve olgusal içerimlerine göre anlamlandırma.
işleni :
Gereçleri amaçlı olarak ve çözümleme araçlarıyla işlemden geçirme ...
işlerlik :
Bir gözlem ya da ölçüm aracının öngördüğü bilgi ya da ölçüm düzey ...
işleteç :
Veri kartlarındaki bilgileri çeşitli düzeyler de işleyerek çizelg ...
işletsel :
İşleteç ya da işleybilime ilişkin.
işletsel etkenler :
Bir ölçme sürecinde yordamsal ve işlemsel nedenlere bağlı olarak ...
işletsel seçme :
Bir evren dizelgesinden rastlantılı örnekler almak üzere işleteç ...
işletsel yetenek ölçeri :
Bireyin araç kullanmayı ve işlemlerde bulunmayı gerektiren duruml ...
işlevcilik :
Toplumsal yapıyı aralarında ilişki bulunan ayrı ve bağımsız öğele ...
işlevsel birlik :
Birlikte değişen, devinimsel bir bağımlılık içinde bulunan, neden ...
işlevsel deneyleme :
İşe karıştırılan etken ya da değişkenlere bağlı olarak beliren de ...
işleybilim :
Cisimlerin devinimleri ve bunları yöneten kural ve yasaları araşt ...
işleyiş :
İşlevsel bir oluşum ya da bir sürecin öğesel biçimlenişi, işlevin ...
itilme değergesi :
Çekimölçümde bir bireye yönelen itimlerin küme birim sayısının bi ...
itim ölçeri :
Bir kümeyi oluşturan bireyler arasındaki iticilik düzeyini ölçmey ...
itki :
Bireysel tepkileri devindiren güç ya da etken.
iyileştirme :
Bir ölçme aracının daha yetkin ölçümler yapabilecek biçimde geliş ...
izleç :
Bir iş yapmaya ya da bir bilgi sağlamaya yarayan araç.
izleme :
Bir alan uygulamasında soru çizinliklerinin dağıtılmasından başla ...
izleme sorusu :
Özellikle açıkuçlu sorulara alınan özgür yanıtları belirginleştir ...
izlence :
Bir iş, süreç, gidiş ya da uygulamayı düzenleyen tasarımlı çerçev ...
izlence çıktısı :
Bilgisayarda izlence gereğince verilerin çeşitli biçimlerde işlem ...
izlence girdisi :
Verileri bilgisayarda işlemek üzere saptanmış izlence uyarınca iş ...
izlencelerine :
Verilerin bilgisayarda istendiği biçimde işlenmesini sağlamak ama ...
izlenek :
Bir süreç ya da işleyişi yöneten kurallar bütünü.
izlenim :
Olgusal durumlara ilişkin işlenmemiş ipuçları ya da henüz çözümle ...
izleyici :
BireyciI ya da kümecil oyun yordamında toplumsal ya da yaygın kan ...
J eğrisi :
En büyük gözlem değerinin en yüksek sıklık gösterdiği, gözlem değ ...
kaba doğum hızı :
Belli bir çoğanın doğurganlık hızını ölçen ve yıllık doğum sayısı ...
kaba hız :
Herhangi bir değişmeyi ölçünleyici işlemlere başvurmadan dile get ...
kaba ölçüm :
Nesneler ya da özellikler arasında sayıyla dile getirilemeyen ya ...
kaba ölüm hızı :
Belli bir çoğanın ölümlülük hızını ölçen ve yıllık ölüm sayısının ...
kabadil :
Bir soru sorarken ya da dile getirirken belli toplum kesimlerine ...
kabataslak araştırma :
Bir bilimsel inceleme tasarımına dayanmayan ve bilgi üretme işlem ...
kaçamak :
Kendisine soru yöneltilen kişinin kaçınması ya da açık bir yanıt ...
kaçamak yanıt :
Bir görüşmede ayırıcı özelliği saptanamayacak biçimde dile getiri ...
kaçını :
Bir olayın gerçekleşme kazanışının düşüklüğünden doğan götürücü d ...
kaçınılmazlık :
Bir durum ya da olayın oluşturucu öğelerinin onsuz olamaması.
Kaçınma :
Kendisine soru yöneltilen kişinin kuşku, kaygı duyduğu ya da çeki ...
kalıcılık :
Bir oluşum ya da bir sürecin değişmeden süregelmesi.
kalıplı yanıt :
Bir görüşmede yanıtlayıcıların önemli bir çoğunluğunca yinelenen ...
kamuoyu yoklaması :
Ölçünlü, dar kapsamlı bir gözlem aracıyla geniş bir toplum kesiti ...
kanı :
Bireyin belli bir konudaki süreğen ya da kalıcı düşünce, yargı ve ...
Kanıt :
Tümdengelimci bir dizgede bir sav ya da çıkarımın doğruluğunu bel ...
kanıtlama :
Tümdengelimci bir dizgede herhangi bir vargı ya da çıkarımı öncül ...
kanıtsav :
Tümdengelimci bir dizgede önsayıtlardan çıkarım kalıpları ya da k ...
kapalı uçlu soru :
Olanaklı yanıt seçeneklerini örtük ya da açık, örümlü ya da örüms ...
kapalıdizge :
Birlikte değişme gösteren değişkenler arasında nedensellik bağı k ...
kapalıtopluluk :
İşyeri, küçük küme ve örgüt gibi yersel ya da ilişki ağı bakımınd ...
kaplam :
Bir kavram, simge ya da davranışın uzanım alanı ya da oluşturucu ...
karışıklık :
Bir soru, bir sınar ya da bir anlatımda terimlerin bulanıklığında ...
karışma :
Bir gözlem ya da bir ölçme sürecine bozucu ya da saptırıcı etkenl ...
karma çıkarımcı yordam :
Tutumları uzancalı ya da yansıtıcı bir yaklaşımla saptamak üzere ...
karma etki :
İki ya da daha çok etkenin birlikte ve zamandaş işleyişinden doğa ...
karma ölçekleme yordamı :
Bir ölçüm sürekliliğini yansıtmak ve bu süreklilik üzerindeki çeş ...
karma yordam :
Birden çok bağımsız ölçerden oluşmuş bileşik bir ölçme aracı kull ...
karmaşık örüm :
Çeşitli öğelerden oluşan karma bütünlük ya da bileşenlerini amaçl ...
karşı :
Bir ölçek sınarının dile getirdiği yargıya katılmayan ya da olums ...
karşıastel :
Astelsayının evriği ya da kökenindeki karşılığı.
karşıdavranış :
Bir uyarana karşı verilen etkin yanıt ya da gösterilen tepki.
karşıdengeleme :
Bir deneylemede deneysel değişkenin uygulanmasına bağlı saptırıcı ...
karşılaştırmalı ölçek :
Tutumları ölçerken ölçüm konusunu göreli yargılamalar yoluyla bir ...
karşılıklı dışarlama :
Bir adlayıcı ya da bölütleyici ölçümde bölüt ya da kesimlerin kar ...
karşılıklılık :
Oluşum, durum ya da nesnelerin karşılıklı olarak birbirine uygun ...
karşıtayrım :
Görüş ya da deyişler arasında birbirine ters düşen ayrım.
karşıtgörüşlülük :
Bir görüş, kanı, tutum, davranış ya da eyleme karşı olma ya da ka ...
karşıtkesimli araştırma :
Evrenin, incelenen ayrıt ya da değişken açısından karşıtlıklar gö ...
karşıtuç :
Bir tutum ölçeğinde tam yandaş ve tam karşıt tutumların ölçek kon ...
karşıtuçlu keşimleme :
Nitel veri ya da içerikleri, ilgili ayrıtın salt varlığını ya da ...
karşıtutum :
Ölçeklenmiş bir tutum sürekliliğinin olumsuz konumlarını oluştura ...
karşıtyanıtlı ölçek :
Tutum ölçümünde başvurulan ve değerlendirmelerin iki uç konuma gö ...
karşıtyoklama :
Bir görüşmede gerçekliğinden kuşku duyulan kimi yanıtların sınana ...
karşıyanıt :
Gözlem ya da ölçüye vurulan bireyin bir soru ya da sınara verdiği ...
Kart :
Üzerine bilgi ya da veri yazmak üzere kullanılan yazılık.
kart dikeçi :
Bir veri kartında nicelenmiş yanıtları işlemek üzere ayrılan seks ...
kart sırası :
Bir veri kartında sorulara alınan yanıtların nicelerini işlemek ü ...
kartlara aktarma :
Bir gözlem ya da ölçme aracıyla elde edilmiş ve nicelenmiş bilgil ...
katar etkisi :
Tutum, görüş ve kanıların oluşumunda önemli bir payı olan, bunlar ...
Katılım :
Bir süreç ya da bir durum içinde istençli ve eylemli olarak bir i ...
katılımlı denek :
Bir deneylemede edilgen bir denek olmak yerine araştırma amaçları ...
katılımlı deney :
Deneye vurulan kişilerin, araştırmanın amaçlarını benimseyerek du ...
katılımlı gözlem :
Gözlemcinin ölçünlü bir yordama başvurmadan incelediği olaya doğr ...
katılımsız deney :
Deneye vurulan kişilerin (deneklerin) deneyden geçirildikleri kon ...
katılmsız gözlem :
Gözlemcinin incelediği olayın dışında kalarak, salt izleyici duru ...
Katlanma :
Bir sayının başka bir sayıyla çarpıldığında ya da sağa iler- lend ...
katmanlı örnekleme :
Evreni türdeş altbölümlere ya da kesimlere ayırdıktan sonra bu al ...
kavramlaştırma öğesi :
Çıkarımcı yordamlarda yanıtlayıcıların, nesneleri adlandırma, düz ...
kavramsal açıklık :
Bir tasarım, araç ya da çözümlemede kullanılan kavramların herkes ...
kavramsal kuruluş :
Görgül bilgilerden yola çıkarak bu bilgilerin içerdiği, ancak göz ...
kavrarlık :
Bir olay ya da durumu geniş kapsamlı ve derinliğine kavrama yeten ...
kavrayım :
Bilme, anlama ve usavurma süreçlerini içeren üst yeti.