eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Zanaat Terimleri Sözlüğü (36)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Zanaat Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Zanaat Terimleri Sözlüğü (36. Sayfa)
şahap
:
Hazırlanan kalbur kasnağını delmek için kullanılan ucu sivri üç y
...
şak
:
(I) Düvenin yukarı kalkık olan ön kısmı. (Gücünkaya *Aksaray, Bey
...
şakalak
:
[şakıldak] 20 cm. kadar uzunluğu olan mısır sapının her iki yanın
...
şakıbetayak
:
Halılarda bir kıyı motifi. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)
şakıldak
:
(I) Değirmenlerde, zahirenin değirmen taşına aktarılmasına yaraya
...
şakşak
:
İri boncuklu tespih. (Yukarıdinek *Şarkikaraağaç, Afşar *Gelendos
...
şakul
:
[soğul, şakül, şargül, şaval, şavkul, şavlu, şavul] : Yapılarda d
...
şakül
:
Bakınız: şakul
şalvar
:
Kıl ya da yünden yapılmış pantolon. (Körküler, Süküllü *Yalvaç, Y
...
şampir
:
Bir tatlı türü. (Afşar *Gelendost -Isparta)
şanınamazlağa
:
Duvar halısı. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
Şap
:
Berberlerin ellerini kurutmaları ve usturanın kaymaması için kull
...
şaplama
:
Ayakkabıların tarak kısmına eklenen parça. (-Ankara)
şapşak
:
(I) 1. Ağaç su tası. (Başkışla *Karaman -Konya) 2. Sukabağından y
...
şapşal
:
Kova biçiminde ağaç yağ saklama kabı. (Kuzköy *Akkuş -Ordu)
şarakmana
:
Pekmez kaynatma kazanı. (Gençali, Ulyuğbey *Senirkent -Isparta)
şarapkına
:
Üzüm kaynatma ocak ve araçlarının bulunduğu yer. (Güney *Yeşilova
...
şargül
:
Bakınız: şakul
şarlama
:
Altın ile gümüşü eritmekte kaynak yapmakta kullanılan araç. (Burs
...
şaval
:
Bakınız: şakul
şavkul
:
Bakınız: şakul
şavlu
:
Bakınız: şakul
şavul
:
Bakınız: şakul
şayak
:
Kadın etekliği. (Yeşilköy *GeIendost -Isparta)
şayka
:
Büjük çivi. (*Mudurnu -Bolu)
şaykıla
:
Değirmen çarkı. (Kandilli *Bozüyük -Bilecik)
şebeş
:
Gem. (Çukurhisar -Eskişehir *Gerze -Sinop *Bor, Yenikent *Aksaray
...
şek
:
Kadınların başlarına örtündükleri tülbent. (*Hassa -Hatay)
şekergübresi
:
Dabakların deri temizlemekte kullandıkları madde. (*Yalvaç-Ispart
...
şekeripi
:
Deve semerindeki iki kolanı birbirine bağlayan ip. (Saçıkara *İsl
...
şelek
:
(I) Sepet (Sivas)(II) Yuvarlak ekin yığınları. (Taşpınar *Aksaray
...
şemik
:
Pencere çerçevesini oluşturan kısımlardan herbiri. (*Yalvaç -Ispa
...
şemsiyeörtü
:
Dört yüzlü çatı. (Celiptaş *Yalvaç -Isparta)
şerbetlik
:
Oda duvarlarında testi, bardak koymak amacıyla açılmış boşluklar.
...
şeytanak
:
[şeytani] Maymuncuk. (Başkışla *Karaman -Konya) [şeytani] : (*Bor
...
şeytani
:
Bakınız: şeytanak
şeytanişiçivisi
:
Bir yazma oyası türü. (Uluğbey *Senirkent -Isparta)
şıhrana
:
Bakınız: Şırahna
şıkdüşen
:
[şıkdüştü, sıkırdım] : Kilitlenen kilidin dışardan açılmasını önl
...
şıkdüştü
:
Bakınız: şıkdüşen
şıkırdım
:
Bakınız: şıkdüşen
şıkşık
:
Çatılarda kullanılan yırtma ağaç. (Esnemez, İnönü -Eskişehir)
şılın
:
Arpa ya da buğday öbeği. (-Sivas)
şıllık
:
Bir tatlı türü. (Urfa)
şına
:
[şınademiri, şin]: Araba tekerlerindeki demir çember. (Yenikent,
...
şınaçekmek
:
Araba tekerine şına takmak. (*Aksaray - Niğde.)
şınademiri
:
Bakınız: şina
şınavat
:
[şinevat, şirevit]: Üzüm çiğneme teknesi. (Kapaklı *Alaca -Çorum)
...
şıngırdak
:
Sallandıkça ses veren bir çocuk oyuncağı.
şıralına
:
[şıhrana, şırapkana]: Beton şıra yapma havuzu. (Başkışla *Karaman
...
şırapkana
:
Bakınız: Şırahna
şırat
:
1. Yağsız süt. (Boğaz, Sumış -Kars) 2. Yağsız peynir. (Eşmeyazı -
...
şırgınyağı
:
Darı yağı. (Meyvebükü *Güdül -Ankara)
şıvgar
:
Araba, saban ya da pulluk çekiminde güçlük belirince ek olarak ko
...
şibbidi
:
Bakınız: şipidik
şibbidik
:
Bakınız: şipidik
şibe
:
Musluk ağzı. (Beyceli *Fatsa -Ordu)
şibid
:
[şibik -2]: Hamur tatlısı. (Kamanlar *Güdül -Ankara) [şibik -2] :
...
şibik
:
1. Isıtılmış yufka. (-Uşak) 2. bk. şibid
şikge
:
[zikke]: Hayvanların bağlandığı demir kazık. (*Yalvaç -Isparta) [
...
şin
:
Bakınız: şına
şinel
:
Palto. (Kırçiçeği, Boğaz *Susuz -Kars)
şinevat
:
Bakınız: şınavat
şinik
:
[çittik]: Sekiz kiloluk buğday, arpa ya da nohut ölçeği. (*Senirk
...
şipidik
:
[şibbidi, şibbidik]: Terlik. (*Yalvaç -Isparta Akviran *Çumra -Ko
...
şipird
:
Yufka kırıntılarından yapılan yemek. (Kuzfındık -Eskişehir)
şipit
:
[şibik -1] Yufka. (Atabey -Isparta) [şibik -1] : (-Uşak)
şipleme
:
Bir kumaş türü. (İnönü -Eskişehir)
şirazi
:
Kitap ciltlemekte kullanılan bez şerit. (-Sivas)
şirevit
:
Bakınız: şınavat
Şiş
:
(I) Üzerinde odun kırılan kütük. (Yukarıtırtar *Yalvaç -Isparta *
...
şişe
:
(I) Uç uca gelmiş iki tahtanın birleşme kısımlarının üzerine çakı
...
şişirmedemiri
:
Kolay deri yüzmeyi sağlayan 40 cm. kadar uzunluğu, 1,5 cm. kadar
...
şitari
:
1. Kadın kumaşı. (Arok, Çarıksaray *Şarkikaraağaç -Isparta İnönü
...
şom
:
Üzerinden düğen geçen ekin yığını. (-Amasya)
şoş
:
Yol. (*Susuz, Eşmeyazı -Kars)
şot
:
Keser. (Ahırlıkuyu *Haymana -Ankara)
şukga
:
Üzeri yazılı haber kâğıdı. (*Senirkent -Isparta)
şurt
:
Tandır kenarı. (-Erzurum.)
şurud
:
Domates salçası. (Kadıobası *Güdül -Ankara)
şüşe
:
Cam. (Eşmeyazı -Kars)
Tabak
:
[taban, talba (II)]: Pulluğun toprağı ters çeviren kısmı. (Taşpın
...
tabakayanışı
:
Bir namazlık deseni. (Saçıkara *İslahiye -Gaziantep)
tabakhanetahtası
:
Dabakların üzerinde deri kazıdıkları tahta. (*Yalvaç -Isparta)
tabanağacı
:
Kayığın tabanındaki bir uçtan diğer uca geçen ağaç. (Yenice *Gele
...
tabanastarı
:
Ayakkabının içine konan ince deri. (*Bor *Aksaray -Niğde)
Tabla
:
(I) [talba (I)]: Üzerinde yufka açılan, yemek yenen yer sofrası.
...
tabla (v)
:
Kalaycıların içinde kap kalayladıkları leğen. (*Aksaray -Niğde)
tablademiri
:
Araba okunun dingile geçtiği yerde bulunan demir. (*Aksaray -Niğd
...
tablatığı
:
Pencere ve kapı çerçevesini düzeltmekte kullanılan araç. (Akbaş *
...
tafarik
:
Karanfil kokusu veren bir esans. (Çarıksaray *Şarkikaraağaç -Ispa
...
tagga
:
Kadın fesinin üst kısmına konan teneke. (Meyvebükü *Güdül -Ankara
...
tağa
:
[taka (IV)]: Pencere. (-Gaziantep Hassa -Hatay) [taka (IV) : (Urf
...
tağca
:
Gömme dolap. (Boğaz *Susuz -Kars) bk. taka (I)
tahal
:
Bir yıl için öğütülmüş olan buğday. (Tepecik *Tavşanlı -Kütahya)
tahrana
:
Tarhana. (Yakaköy *Gelendost -Isparta)
tahta
:
Bir dokuma motifi. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
tahtabaşı
:
Ocaklığın üst kısmında bulunan raf. (Uluğbey *Senirkent -Isparta)
tahtakürek
:
Hayvan pisliğini temizlemekte kullanılan ağız ve sap kısmı tamame
...
tahtalık
:
Evlerde kap kaçağın konulduğu yer. (Gecnali *Senirkent -Isparta)