|
Zanaat Terimleri Sözlüğü (23)
Zanaat Terimleri Sözlüğü (23. Sayfa)
-
kâse
:
-
1. Sürahi. (Beyceli *Fatsa -Ordu) 2. Su bardağı. (Beyceli *Fatsa ...
-
kasnak
:
-
(I) [gasnak]: Kalbur, gözer ve eleğin tahta kısmı. (Akçaşar *Yalv ...
-
kasnakdökmek
:
-
Kasnakla tezek yapmak. (Akçaşar *Yalvaç -Isparta)
-
kasnakgüveci
:
-
Çıkrıkta kasnağı orta direğe bağlayan çubuklardan her biri. (Gölb ...
-
Kaş
:
-
(I) [gaş (I)]: 1. Toprak damlarda duvarı taşan kısım. (Senirköyü ...
-
kaşaburug
:
-
Ayakkabıcı bizi. (Gölbaşı *Çankaya -Ankara)
-
kaşağı
:
-
[kaşavu]: Atların sırtını temizlemekte kullanılan araç. (*Kemalpa ...
-
kaşavu
:
-
Bakınız: kaşağı
-
Kaşık
:
-
Dinamit yerleştirmek amacıyla kaya kovuklarındaki ufak taşları dı ...
-
kaşıkla
:
-
1. Arabalarda boyunduruk takmağa yarayan delikli eğik araç. (*Mud ...
-
kaşıklı
:
-
Kayayı çeviren çark. (Kandilli *Bozüyük -Bilecik)
-
kaşıklık
:
-
Yün kaşık torbası. (Saçıkara *İslahiye -Gaziantep)
-
kaşıksapı
:
-
Üç etek yapılan kumaş. (Gücüllü *Yalvaç -Isparta)
-
kaşka
:
-
İki tekerlekli at arabası. (-Kars)
-
kaşşak
:
-
(I) Üzerinde tarhana kurutulan kamıştan yapılma sergi. (Sıradan * ...
-
katacak
:
-
Yoğurt mayası. (İnönü -Eskişehir)
-
katalak
:
-
[gatalak]: Araba tekerleğinin içeri kaçmasını önleyen, dingildeki ...
-
katıl
:
-
1. Paravana biçiminde vestiyer. (Gökmenler, Çatak, Gedikli, Kızıl ...
-
Katır
:
-
Torna makinesinde kalem takılan kısım. (*Aksaray -Niğde)
-
katıran
:
-
Hayvan hastalıklarında kullanılan çam ağacından yapılma gem. (Mur ...
-
katırnağı
:
-
Tepsi kenarına biçim verilen araç. (-Bursa)
-
katmer
:
-
[gatmer]: Yağlı yufka. (Karacaviran *Seydişehir -Konya) [gatmer] ...
-
katrat
:
-
Kalıplarda boş yerleri doldurmak için kullanılan maden parçası. ( ...
-
kavadura
:
-
Dikişte omuzla kolun birleştiği yer. (*Güdül -Ankara)
-
kavaklıkoltuk
:
-
Halıların köşelerinde kavağı sitilize eden motif. (Yeşilova *Aksa ...
-
kavakyaran
:
-
Kadın çoraplarında görülen bir moitf. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
-
-
kavala
:
-
Pantolonun ön kısmı. (*Güdül -Ankara)
-
kavale
:
-
Kapı ve pencere çerçevelerinin birleşme yerlerine çakılan ağaç çi ...
-
kavarilik
:
-
Pantalon teğeli. (-Uşak)
-
kavata
:
-
Cam şeker kabı. (Hacılar *Güdül -Ankara)
-
kavırgalık
:
-
(I) [kavurgu]: Mısır ya da kahve kavurma aracı. (Kovala *Bozüyük ...
-
Kavrama
:
-
(I) bk. gavrama(II) Bodur ekini kesme. (Güllüce *Gümüşhacıköy -Am ...
-
kavramak
:
-
Orakla biçmek. (-Amasya)
-
kavran
:
-
Silindir biçiminde içi boş ağaç kap. (Kuzköy *Akkuş -Ordu)
-
kavurgu
:
-
Bakınız: kavırgalık
-
kavut
:
-
Havanda doğulmuş kavrulmuş buğday, mısır ya da nohut. (Başkışla * ...
-
kavzalama
:
-
Kadın saçı örme. (Tepebaşı -Eskişehir)
-
kayar
:
-
Hayvan ayağına eski nalın çakma. (*Bozüyük -Bilecik)
-
kaycı
:
-
Bakınız: gayçı
-
kaygana
:
-
Bakınız: gaygana
-
kayınna çiçeği
:
-
Yazma kenarına yapılan boncuk oya. (Yassıören *Senirkent -Isparta ...
-
kayınnayumruğu
:
-
Yazma kenarına boncuklarla yapılan bir oya türü. (Uluğbey *Senirk ...
-
kayır
:
-
Toprak tepe. (Köke *Gelendost -Isparta)Betonarme yapıtlarda kulla ...
-
Kayış
:
-
Yükü gücü az olan öküzden güçlü öküze aktarmak için yapılan işlem ...
-
kayış dikme tığı
:
-
Kayış dikmekte kullanılan keskin kenarlı, sivri uçlu tığ. (*Yalva ...
-
kayışevi
:
-
[gayışevi, gayışlık, kayışlık] : Boyunduruğun orta kısmında bulun ...
-
kayışkazığı
:
-
Kağnı kazığının ucundaki uzun kazık. (Akçaşar *Yalvaç -Isparta)
-
kayışlık
:
-
Bakınız: Kayış Evi
-
kayıt
:
-
1. Doğrama kapıların ortak kısmında birbirine dik ve kalın çıtala ...
-
kaynatma
:
-
Küçük çamaşır kazanı. (-Bursa)
-
kaytan
:
-
Eskimemesi için şalvar paçasına geçirilen örgü. (Başkışla *Karama ...
-
-
Kaza
:
-
Bıçak saplarını düzeltmek için kullanılan bıçakçı aracı. (-Bursa) ...
-
kazağı
:
-
1. Rende. (Belenören, Keleş -Bursa) 2. Kaplardaki kirli ve paslı ...
-
Kazayağı
:
-
1. Eğri bir dikiş biçimi. (-Isparta) 2. Yazma kenarına yapılan bo ...
-
kazıma
:
-
Ayakkabı altındaki dikiş oyuğu. (*Aksaray -Niğde)
-
kazıyacak
:
-
Tekne kazımak ve hamur kesmek için kullanılan demir araç. (Zeyve ...
-
kazmalıg
:
-
[gazuma]: Kunduracı bizi. (-Ankara) [gazuma] : (-Kırklareli)
-
kebe
:
-
Uzun ya da kısa yün ceket. (Körküler *Yalvaç -Isparta Seydali, İn ...
-
kecüstün
:
-
Çatıda direkleri kirişe bağlayan destek. (-Amasya)
-
keçe
:
-
Kepenek. (Beyağıl *Ulukışla, Gücünkaya *Aksaray -Niğde)
-
keçebalığı
:
-
Semere konan keçe parçaları. (*Senirkent -Isparta)
-
keçeçekmek
:
-
Semere keçe dikmek. (*Senirkent -Isparta)
-
keçegülü
:
-
Semerin arkasına dikilen renkli keçe parçaları. (*Senirkent -Ispa ...
-
keçiayağı
:
-
Yol yapımı sırasında taşları sıkıştırmak için kullanılan, üzerind ...
-
keçiboku
:
-
Sofra altlıklarında görülen yuvarlak desen. (Saçıkara *İslahiye-G ...
-
kef
:
-
Pekmez ve yemeklerin köpüğü. (*Senirkent -Isparta Minoz köyü *Kav ...
-
kefene
:
-
[kefine]: Semer dikilirken avuç içinde tutulan ortası oyuk demir. ...
-
kefin
:
-
Yastık yüzü. (Başkışla *Karaman -Konya)
-
kefine
:
-
Bakınız: kefene
-
kefkir
:
-
İki boğumlu su kabağı. (Başkışla 'Karaman -Konya)
-
kefye
:
-
Fesi başta tutmağa yarayan ipek bez. (Gökmenler, Çatak, Gedikli, ...
-
kehan
:
-
Körpe sebzelerin topraklarını gevşetmek için kullanılan ucu çenge ...
-
kekiç
:
-
Çekiç. (Erenköy, İnönü -Eskişehir)
-
kekilbastı
:
-
Kadın feslerine dikilen altın. (Yenikent *Aksaray -Niğde)
-
keklikayağı
:
-
Bir halı motifi. (Beyköy *Şarkikaraağaç -Isparta)
-
keküç
:
-
Çekiç biçiminde taş kırma aracı. (*Refahiye -Erzincan.)
-
-
kelçiçek
:
-
Yazma kenarlarına yapılan bir oya. (*Yalvaç -Isparta)
-
keleb
:
-
Bakınız: kelep
-
Kelebe
:
-
Değirmen oluğunun açılmaması için, oluğu sıkıştıran çıtalar. (*Mu ...
-
kelef
:
-
Boyanmak üzere hazırlanan düzgün ip kümesleri. (Yeşilova *Aksaray ...
-
kelek
:
-
Davarların boynuna takılan çan. (-Amasya Alibey -Ordu Güzelyurt * ...
-
kelep
:
-
[gelep, keleb]: İp çilesi. (İnhisar -Bilecik Dereyalak, İnönü -Es ...
-
kelepçe
:
-
1. İplik dokuma aracı. (Güney *İkizdere -Rize) 2. İki boruyu birl ...
-
keleter
:
-
Kargı ya da hayıttan yapılan gübre taşıma küfesi. (*Kemalpaşa -İz ...
-
keletir
:
-
Yemekleri süzmekte kullanılan süzgeç. (Gönen -Isparta)
-
keleve
:
-
İp sarma aracı. (Akbaş *Güdül -Ankara)
-
keleveli
:
-
Su değirmeni dolabı. (Kandilli *Bozüyük -Bilecik)
-
kelif
:
-
(I) [gelif]: Kerpiç dökme kalıbı. (Çaltı *Gelendost -Isparta) [ge ...
-
kelik
:
-
(I) bk. kelif (II)(II) Eski ayakkabı. (Yağcılar *Yalvaç -Isparta ...
-
kelikci
:
-
Kundura tamircisi. (*Aksaray -Niğde)
-
kelle
:
-
Küçük bir halı türü. (Küçükkabaca *Uluborlu, *Yalvaç -Isparta)
-
kelledayağı
:
-
Ütüleme sırasında kelleyi düzgün tutmağa yarayan sivri uçlu demir ...
-
kelter
:
-
Yayvan, örme sepet. (Menteşe -Denizli Dumlupınar -Kütahya)
-
kem
:
-
(I) İnce kendir. (Boğaz *Susuz -Kars)(II) Duvar yapımında kulanıl ...
-
kemçik
:
-
Kaşık. (Çeltek *Havza -Samsun)
-
kemer
:
-
(I) 1. Düzenli odun yığını. (Yakaköy, Akdağ *Gelendost -Isparta) ...
-
kemeş
:
-
Tahta pencere çerçevesi. (Afşar *Gelendost -Isparta)
-
kemre
:
-
Ahır ve ağıllardan çıkarılan gübre. (Akdağ *Gelendost -Isparta -A ...
-
kenarbıçağı
:
-
Ayakkabı köselesinin kenarını düzeltmede kullanılan ucu çentikli ...
-
kenet
:
-
Bağlantı. (*Tavşanlı -Kütahya)
Zanaat Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
|