eng

DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü: Almanca Terimler (10)

A B C D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S T U Ü V WX Y Z Ä ß
10. Sayfa
Primärdatenverarbeitung :
Analiz ve hesaplamalarda kullanılacak ham gözlem verilerinin ayık ...
Probenverteilung :
İstatistiki bir değerin belirli bir örnekleme şemasına göre seçil ...
Projekt-standardhochwasser, :
Son derece nadir rastlanan durumlar haricinde, ilgili coğrafik bö ...
Propellermeßflügel :
Rotoru akıma paralel bir eksen etrafında dönen bir pervaneden olu ...
Prozentualer Anteil An Seen :
Nehir havzasının göllerle kaplı olan miktarının yüzde olarak ifad ...
Psychrometer :
Atmosferin su buharı içeriğinin ölçülmesinde kullanılan alet. Bir ...
Pulverschnee :
Gevşek ve yeni buz kristallerinden oluşan kuru kar yüzeyi.
Pumpspeicher :
1) Bir hidroelektrik santralda, elektirik üretiminin pik dışı dön ...
Pumpversuch, :
Seçilmiş bir veya daha fazla boşaltma hızının tatbik edilmesiyle ...
Pumpwasserstand, Dynamischer Wasserstand :
Kuyudan belirli bir hızda su çekilmesi sırasında suyun sabit kald ...
Punktdaten :
Coğrafik bir mevkide örneğin bir yağış veya akım gözlem istasyonu ...
Punktniederschlag, :
Belirli bir noktadaki yağış.
Quantil :
Bir örneği verilen bir n sayısı kadar birbirine eşit parçalara ay ...
Quantitative Niederschlagsvorhersage (qpf) :
Yağış miktarı tahmini.
Quelle :
1) Bir nehrin başlangıç noktası. 2) Akışkanlar dinamiğinde akım ç ...
Quellfassung :
Kaynak suyunun boru ve kanallarda toplanması.
Quellflüsse :
Bir nehrin kaynağını oluşturan akarsular.
Radargleichung :
Etkin hedef yansıma alanı ve kendisiyle ilişkili tasarım parametr ...
Radioaktive Deposition, Fallout :
Özellikle radyoaktif malzemenin atmosferden gelerek birikmesi.
Radioaktiver Tracer :
Kendi çekirdek ışınımı sayesinde izlenebilen çok küçük konsantras ...
Radiologische Datierung :
İzotopların radyoaktif parçalanma özelliklerine dayanan yaş belir ...
Rammbrunnen, Schlagbrunnnen, Abessinierbrunnnen :
Yere bir borunun çakılmasıyla açılan kuyu.
Randbedingungen, Grenzbedingungen :
Diferansiyel bir denklemin çözümünün aranmakta olduğu bölge sınır ...
Rauhfrost, :
0° C den soğuk olan nesneler üzerindeki su buharının süblimasyonu ...
Rauhreif, :
Genellikle gece radyasyonu tarafından havadaki su buharının sübli ...
Rauigkeitsbeiwert :
Kanal pürüzlülüğünün akarsu en kesitindeki ortalama hıza olan etk ...
Räumliche Analyse :
Noktasal gözlemlerin analizinden elde edilen sonuçların bir bölge ...
Reaktion Des Einzugsgebietes :
Bir havzanın meteorolojik bir olay veya olaylar dizisine reaksiyo ...
Reale Evapotranspiration, Tatsächliche Evapotranspiration :
Yeryüzü kendi doğal nem içeriğine sahipken toprak veya bitkilerde ...
Reale Verdunstung, Tatsächliche Verdunstung :
Açık su yüzeyinden veya yeryüzünden buharlaşan suyun miktarı.
Redoxpotential (rh) :
Bir ortamın oksitlenme ve indirgenme potansiyelinin sayısal olara ...
Reduktion, :
Oksijen kaybı veya bir bileşik yardımıyla elektron artışı sonucun ...
Reflexionsvermögen :
Verilen bir yüzey tarafından yansıtılan enerjinin bu yüzey üzerin ...
Regen :
Çapı 0.5 mm‘den büyük veya daha küçük sağa sola saçılmış damlalar ...
Regen (höhe) :
Atmosferden düşen sıvı su (yatay bir düzlemde su derinliği olarak ...
Regenintensität, :
Birim zamanda meydana gelen yağışın derinlik birimleriyle ifade e ...
Regenmaximierung, Starkregenmaximierung :
Olası maksimum yağışı elde etmekte kullanılan yöntem.
Regenschatten :
Bir dağ veya dağ silsilesinin rüzgardan korunan tarafında bulunan ...
Regensimulator :
Doğal yağışla karşılaştırılabilir bir hız ve biçimde su tatbik ed ...
Regenüberschuß (excess) :
Bir sağnak sırasında akarsu yatağına dolaysız yüzey akışla erişen ...
Regenüberschuß, :
Yağışın doğrudan doğruya yüzeysel akıma katkıda bulunan bölümü.
Regenverteilung :
Yağış derinliğinin zaman ve mekanda gösterdiği değişiklik.
Regressionsanalyse :
İki veya daha fazla ölçülebilir rasgele değişken arasındaki karşı ...
Regressionskoeffizient :
Bir regresyon eşitliğindeki bağımsız rasgele değişkenin katsayısı ...
Regressionslinie, Regressionskurve :
Bir regresyon eşitliğinin şekille gösterilmesi. Genellikle doğrus ...
Regulierbares Staubecken, Ausgleichsbecken :
Mansapta bulunan yerlerde su çekilebilmesi için bir nehre kontrol ...
Reibungsverluste :
Su ve suyun içerisinde aktığı boru, kanal veya gözenekli ortam du ...
Reif, Rauhreif, :
Buz arasına hapsedilmiş havayla aşağı yukarı birbirinden ayrılmış ...
Reihe Jährlicher Höchstwerte :
En büyük yıllık değerlerden oluşan uç değer serileri
Reihe Jährlicher Niedrigstwerte :
En küçük yıllık değerlerden oluşan uç değer serileri.
Reihe Jährlicher Überschreitungen, :
Taşkınlar gibi bağımsız olaylara ait, kayıt yılları sayısına eşit ...
Reihenkorrelation, :
Zaman (veya mekan) serilerinin elemanları ile bu elemanlardan zam ...
Reihenkorrelationskoeffizient :
Ana otokorelasyon katsayısının örnek değeri.
Relative Durchlässigkeit :
Akan fazın etkin geçirgenliğinin gözenekli ortam gerçek geçirgenl ...
Relative Genauigkeit, :
1) Tekrarlanan hesap, tahmin ve gözlemlerin kendi kendileriyle ne ...
Relative Luftfeuchte :
Verilen bir basınç ve sıcaklıkta havada su buharının gram molekül ...
Relative Verdunstung :
Su ve toprak yüzeylerinde meydana gelen buharlaşma hızının mevcut ...
Repräsentativgebiet, Hydrologisches Untersuchungsgebiet :
1) Karakteristik özellikleri olan doğal bir bölgede iklimsel ve h ...
Residualregen :
Bir sağnağın sonunda infiltrasyon kapasitesinden daha düşük bir h ...
Residuen :
1) Veriler üzerine uygulanan bir model sözkonusu olduğunda hesapl ...
Reynolds-zahl :
Atalet kuvvetlerinin viskoz kuvvetlere oranını ifade eden boyutsu ...
Richtungsgebundener Durchlässigkeits-koeffizient :
Gözenekli anizotrop bir ortam ile bu ortamda gerçekleşen akıma ba ...
Rip :
Su akıntılarının karşılıklı etkileşimi veya düzensiz şekilli bir ...
Rippel, Riffel, Rippelmarken :
1) Bir akarsu tabanı üzerinde akım etkisiyle oluşan hareketli sır ...
Rippl-methode (speichermengenanalyse) :
Gerekli rezervuar depolama miktarının grafiksel (veya aritmetik) ...
Risiko :
1) Bir olayın, arzu edilmeyen sonuçlarının gerçekleşme potansiyel ...
Rohwasser :
Hiçbir arıtma işleminden geçmemiş olan veya bir arıtma işleminden ...
Rundeis :
Genellikle hemen hemen daire şeklinde, parçaların bir diğerine ça ...
Runse :
İçerisinde akım yoğunlaşması görülen erozyonla oluşturulmuş küçük ...
Rutengehen :
Yeraltı suyu yerinin bir çubuk kullanılarak belirlenmesi.
Rückgang, :
Bir hidrografın pik noktasından başlayarak aşağı doğru inen kolu ...
Rückgestauter Abfluß :
Bir savak üzerinden veya bir su yolunun içinden geçen ve membadak ...
Rückhalt, Zurückhalten, Retention :
Bir drenaj havzası üzerine düşen yağışın belirli bir dönem boyunc ...
Rückhaltebecken, :
Geçici depolama yoluyla bir akarsuyun pik taşkın debilerini azalt ...
Rückhaltespeicherung :
Bir akarsu sistemi veya güzergahında yağışın düşme esnasında veya ...
Rückspülung :
Su akışının basınç altında tersine çevrilmesi. Örneğin bir kuyuda ...
Salinität, :
Başta sodyum klorür olmak üzere tuzlu su ve deniz suyundaki çözün ...
Salzgehalt, :
Suda çözünmüş olarak bulunan tuz konsantrasyonu.
Salzlauge :
Genellikle deniz suyunun donması veya buharlaşması ile meydana ge ...
Salzsprungschicht :
Tabakalı bir su kütlesinde en büyük tuzluluk farkına rastlanan ta ...
Salzwasser :
Tuz konsantrasyonu nispeten yüksek olan (10 000 mg/l'nin üzerinde ...
Salzwasserkeil :
Tatlı bir su kütlesinin altında hareket eden tuzlu su kütlesinin ...
Sandquelle :
Yakında bulunan bir akarsuda meydana gelen su yükselmesi veya kaz ...
Saprob :
Ölü veya çürümekte olan organik maddeyle ilgili.
Sättigungsdampfdruck :
Belirli bir sıcaklıkta havadaki veya atmosferdeki su buharının ol ...
Sättigungsgrenzbereich, :
Suya doymuş ve suya doymamış toprak arasındaki yüzey.
Sättigungszone, Gesättigte Zone :
Su taşıyan bir materyalin büyük ve küçük tüm gözenekleri suyla do ...
Saugspannung, Matrixpotential :
Gözenekli ortam duvarı veya zarı içerisinde toprak suyu ile hidro ...
Saugspannungskurve :
Doygun olmayan bir toprağın su veya nem içeriği ile emme basıncı ...
Säurebehandlung :
Bileşenlerinin bir kısmını çözerek geçirgenliğini arttırmak üzere ...
Saurer Regen :
Oluşumu sırasında atmosferdeki kimyasal elementler ve kirleticile ...
Scanner :
Tarama yaparak bir görüntü üreten aygıt.
Schadstoff, Verunreinigung :
Suyun belirli bir amaç açısından uygunluğunu azaltan madde.
Schauer, :
Konvektif bulutlardan düşen genellikle kısa süreli ve şiddetli ya ...
Schaufelradmeßflügel :
Rotoru kupalara bağlanmış, düşey bir eksende dönmekte olan muline ...
Scheitelabfluß :
Verilen bir hidrografın anlık maksimum debisi.
Scheitelabflußverhältnis :
Bir taşkın hidrografı veya birim hidrografın pik debisinin ortala ...
Scheitelmeßstelle :
En yüksek su seviyesini kaydetmekte kullanılan aygıt.