eng

Karayolları Terimleri Sözlüğü: İngilizce Terimler (7)

# A B C D E F G H I İ J K L M N O P Q R S T U V WX Y Z

Karayolları Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Karayolları Terimleri Sözlüğü (7. Sayfa)

pylon :
Bakınız: kule
quality assurance :
Kalite yönetiminin, kalite şartlarının gerçekleştirilmesi için gü ...
quality control :
Kalite yönetiminin, kalite şartlarının gerçekleştirilmesine odakl ...
quality improvement :
Kalite yönetiminin, kalite şartlarının gerçekleştirilmesi yeteneğ ...
quality management :
Bir kuruluşun kalite bakımından sevk ve idaresi için koordine edi ...
quality management system :
Bir kuruluşu kalite açısından yönlendiren ve kontrol eden yönetim ...
quality plan :
Sözleşme gereği proje kapsamında yapılacak imalat ve kullanılacak ...
quality planning :
Kalite yönetiminin, kalite hedeflerinin oluşturulmasına odaklanan ...
quality policy :
Bir kuruluşun üst yönetimi tarafından kabul edilen, bağlayıcı ola ...
quota :
İki âkit tarafın yetkili makamları arasında yıllık olarak teati e ...
raftfoundation :
Yayılı temel, kaya ve taşlarla pekiştirilen temel çukuru üzerine ...
railway crossing (level crossing, grade crossing) :
Karayolu ile demiryolunun aynı seviyede kesiştiği bariyerli veya ...
ramp, sliproad :
Farklı düzeydeki iki platformu birbirine bağlayan yol kesimi.
raster map :
Mevcut bir haritanın yansıma değerlerinin belli bir çözünürlükte ...
raveling :
Agrega danelerinin kaplamadaki yerlerinden ayrılması ile meydana ...
real estate (immovable) :
Arazi, arsa, bağımsız bölüm gibi bir yerden bir yere taşınamayan, ...
real estate occupation :
Tapu kütüğünde kayıtlı iken malikinin istemi ile terkin edilmiş b ...
real estate value statement :
Emlak vergisi kanununa göre genel beyan dönemlerinde taşınmaz mal ...
rear view mirror :
Arkadan gelen araçları görmeyi sağlayan ayna.
rearend collision :
Aynı yönde giden araçlardan arkadan gidenin önündeki bir araca ça ...
rearview mirror :
Arkadan gelen araçları görmeyi sağlayan ayna.
refrigerated vehicle :
Isı değişimine duyarlı gıda maddeleri, ilaçlar ve bazı kimyasal m ...
registration :
Ayni ve şahsi haklara yönelik işlemlerin gerekleri yerine getiril ...
regular cargo transport :
İşletmecinin kargo kabul veya dağıtım yaptığı merkezi, şubesi vey ...
regular journey :
Tespit edilmiş bir güzergâhta önceden açıklanmış yerleşme birimle ...
regular passenger service :
Bir zaman tarifesine uygun olarak ve oturma biletlerinin ücretlen ...
reinforced earth :
Temel betonu üzerine, prekast yüzey elemanların (panel), geri dol ...
relieving cell :
Köprü ayaklarına gelen ağırlığı azaltmak amacı ile köprü gövdesin ...
relocation :
Yol güvenliğini sağlamak, yapı ve toprak işlerini azaltmak amacı ...
remote sensing :
Havadan fotoğraf çekme gibi, fiziksel özelliklerle ilgili uzak me ...
renunciation for road :
İmar planlarının uygulanışı sırasında taşınmaz mal maliklerince b ...
residence :
Kendisine ulaşan karayolları üzerinde sınırının başlangıcı ve bit ...
residental area :
İl, ilçe, kasaba, köy, toplu işyeri veya sanayi bölgeleri gibi in ...
residential area :
İl, ilçe, kasaba, köy, toplu işyeri veya sanayi bölgeleri gibi in ...
resilience :
Yol üstyapısının yük altında oluşabilecek değişimleri karşılayabi ...
resilient modulus :
Üstyapı malzemelerinin tekrar eden yükler altındaki elastiklik mo ...
restriction :
Gayrimenkul malikinin temlik hakkının yasaklanması, kısıtlanması ...
retaining structures :
Yol platformunun tasarım standartlarına uygun olarak yerleştirile ...
retaining wall :
Dolgu şevlerini desteklemek veya benzeri bir amaçla inşa edilmiş ...
retarder :
Ağır vasıtaları güvenli ve etkin bir şekilde yavaşlatan yüksek ve ...
return walls :
Köprü kenar ayaklarında köprü eksenine paralel olarak yapılan ve ...
rib :
Betonla aderansı arttırmak amacıyla çubuğun yüzeyinde oluşturulmu ...
ribbed bar :
Yüzeyi düzgün olmayan demir.
riding automobile :
Esasen insan taşıma amacına yönelilk olarak tasarlanmış otomobil.
right of pre-emption, first right of purchase :
Önalım, öncelikle alım hakkı. Hak kın ilişkin bulunduğu taşınmaz ...
right of way :
Yayaların ve araç kullananların diğer yaya ve araç kullananlara g ...
right turning lane :
Bir kavşakta sağa dönüş yapan taşıtlara ayrılmış, platformun norm ...
rigid frame beam bridge :
Üstyapısı ile altyapısı monolitik (beraber) çalışan ve kiriş ile ...
rigid frame siab bridge :
Üstyapısı ile altyapısı monolitik (beraber) çalışan ve tabliyesi ...
rigid pavemet :
Nispeten yüksek eğilme mukavemetine sahip ve portlant çimentosund ...
riprap :
Tahkimat veya dolgu yüzeylerinin su vb. etkilere karşı korunması ...
river bed :
Nehir tabanı.
road classification and transfer center :
Kargo taşımalarında indirme, bindirme, yükleme, boşaltma, aktarma ...
road condition :
Bakım altındaki yolların her mevsimde sürekli trafiğe açık bulund ...
road construction cost :
Altyapı (toprak işleri, sanat yapıları, etüt-proje, kamulaştırma ...
road inventory :
Yolu teşkil eden tüm yapıların geometriye dayalı bilgileri ile 30 ...
road maintenance :
Yol ve yol ile ilgili bir tesisin öngörülen görevi sürekli olarak ...
road marking machine :
Yol üstü yatay işaretleme yapan makine.
road mix :
Plentte veya yolda karıştırma sonucunda elde edilen bakım malzeme ...
road stud :
Taşıt yolu üzerine yapıştırmak ve çakmak suretiyle yerleştirilen, ...
road sweeper :
Yol temizleme aracı veya ekipmanı.
road transportregulation :
Karayolu taşıma faaliyetlerini düzenleme amacıyla Ulaştırma, Deni ...
road use charge :
Bir ülkeye ait taşıtın diğer bir ülkeye/ülke üzerinden yaptığı ta ...
road, highway :
Kara ulaştırma araçlarının gidiş gelişini temin amacıyla ortaya g ...
roadside park, rest area :
Karayollarından yararlanan sürücü ve yolcuların kısa süreli dinle ...
roadside planting :
Yolun çevreye olan olumsuz etkisini en az düzeye indirmek, güvenl ...
roadside service facilities :
Araçların akaryakıt, LPG, yağ ve basınçlı hava gibi ihtiyaçları i ...
roadway, carriageway :
Kaplamalı veya kaplamasız banketler arasında kalan ve taşıtların ...
roadworthiness inspection :
Ulaştırma Bakanları Avrupa Konferansının (UBAK) 1TF/TMB/TR (2008) ...
roadworthiness test certificate :
Yola elverişlilik muayenesi sonucunda muayenesi onaylanan taşıtla ...
roadworthiness test report :
Karayolu araçlarının özellikleri ve teknik bilgiler ile yola elve ...
rock bolt :
Projelerde gösterilen veya idare tarafından belirtilen yerlerde, ...
roundabout :
Trafiğin bir orta ada etrafındaki platformda tek ve saat ibresini ...
route :
Karayolunun harita üzerinde takip etmiş olduğu yatay hat.
rubberwheeled dozer :
Önünde geniş bir bıçağı olan, toprak tesviyesinde kullanılan, las ...
rubber-wheeled excavator :
Değişik seviyelerdeki zemini sınırlı miktarda kazmak, gevşek malz ...
rubber-wheeled loader :
Malzemeyi bir yerden alıp başka bir yere yüklemek için kullanılan ...
rubble stone :
Doğrudan doğruya ocaktan çıktığı şekliyle kullanılan veya yalnızc ...
rumble strips :
Aracın tekerlekleri aracılığıyla iletilen titreşim vasıtasıyla di ...
running speed :
Belirli bir yol kesimi uzunluğunun, taşıtın bu kesimdeki seyir za ...
rustication stone :
Çekiçle kaba olarak işlenmiş taş.
rutting :
Asfalt kaplamalarda araçların tekerlek izleri boyunca meydana gel ...
safety adviser :
İfa edeceği görevler ve nitelikleri ADR'nin A ekinin 1'inci bölüm ...
safety audit :
Planlanmış bir karayolu projesinin veya mevcut (trafiğe açık) yol ...
salt spreader :
Kar ve buz mücadelesinde kaplama üzerine tuz serpmede kullanılan ...
scaffold :
Yapı elemanları inşa edilirken işçilerin güvenle çalışabilmesi iç ...
school crossing :
Genel olarak okul öncesi, ilköğretim ve orta dereceli okulların ç ...
school vehicle, school bus :
Genel olarak okul öncesi, ilköğretim ve orta dereceli okulların ö ...
scour :
Köprü ayağında oyulma.
scraper :
Tesviye işlerinde, şev meyillendirme, hendek kazma ve yol yapımı ...
screw compressor :
Basınçlı hava üretmek için birbirine geçmiş rotor çiftinin kullan ...
seal coat :
Genellikle 1,25 cm'den daha ince kalınlıkta ve bir asfalt kaplama ...
secondary road :
Genel olarak üzerindeki trafik yoğunluğu bakımından, bağlandığı y ...
sectoral organization :
Üyeleri gerçek veya tüzel kişiler olan, asgari yüz üyeye sahip ve ...
sedimentary rock :
Yer yüzüne etkili fiziksel ve kimyasal koşullar altında ilksel ka ...
selected material :
Tabanın taşıma gücünü arttırmak için dolgu, yarma ve üstyapı taba ...
self-compacting concrete :
Beton dökümünde vibrasyon ve sıkıştırma gerektirmeyen, kendi ağır ...