eng

Uygulayım Terimleri Sözlüğü (7)

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z

Uygulayım Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama

Uygulayım Terimleri Sözlüğü (7. Sayfa)

ısıdönüştürücü :
döşem: Kaynar su ya da buğu yardımıyla sıcak su elde etmekte kull ...
ısıl :
fizik, kimya: Isıyla ilgili, ısıya değgin.
ısılçözüm :
fizik: Özdecilkleri ısı etkisinden yararlanarak parçalama, taneci ...
ısılışınım :
fizik: Sıcak katı cisimlerin, sıvıların ya da yüksek basınçlı sıc ...
ısılkimya :
fizik, kimya: Kimyasal tepkimelerin ısılarını araştıran bilim dal ...
ısılpil :
fizik, kimya: Çekirdeksel tepkimelerde ısı üretimi işinde kullanı ...
ısın :
fizik: Bir kilogram suyun sıcaklığını, bir derece yükseltmek için ...
ısınır :
fizik: Işık almakta olan bir özdeğin eş ya da başka dalga boyunda ...
ısıölçer :
fizik, kimya: Nesnelerin herhangi bir etkiyle aldığı ya da saldığ ...
ısısalan :
Bakınız: ısıveren
ısısalar :
döşem: İçindeki ısıyı dışarıya kolaylıkla verebilmesi için diliml ...
ısısavar :
otomobil: Motordaki ısı derecesinin yükselmesini önleyen soğutucu ...
ısıtaç :
1. döşem: Kazandan çıkan sıcak hava, su ya da buğuyu borularla do ...
ısıtıcı :
1. genel uygulayım: Bir nesnenin, daha çok bir akışkanın sıcaklığ ...
ısıtma :
1. metalbilim: Bir ısıl işlemi gerçekleştirebilmek için gerekli s ...
ısıtmaç :
döşem: Gaz ya da elektrikle çalışarak sıcak su sağlayan aygıt.
ısıveren :
fizi, kimya: Isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (bileşme, tep ...
ısıyayım :
fizik, kimya: Devinen nesnelerle belli nicelikte ısınan taşınması ...
ışık :
1. fizik: Yüksek sıcaklıkta ısıtılan cisimlerin akkor duruma gelm ...
ışık solması :
Bakınız: kararma
ışık titremesi :
Bakınız: pırıldama
ışıkbilgisi :
fizik: 1. Işık yasalarını ve görme olaylarını inceleyen bilgi dal ...
ışıkgözü :
1. elektrik: Işıklandırıldığında madensel yüzeyden çıkan eksicikl ...
ışıkkıran :
aydınlatma: Işığın kırılmasından yararlanarak, bir kaynağın ışık ...
ışıklama :
sinema: Çevirim sırasında aydınlatılmış olan görüntünün duyarkat ...
ışıklama süresi :
sinema: Bir görüntünün duyarkata başarılı olarak saptanabilmesi i ...
ışıkölçer :
aydınlatma, optik: 1. Işık yeğinliğini ya da erkesini ölçen araç. ...
ışıkölçüm :
fizik, kimya: 1. Fiziksel, kimyasal işlem ya da olaylar sırasında ...
ışıkyuvarı :
gökbilim: Güneşin ve yıldızların yüzeyini kaplayan ışık katmanı.
ışılçözüm :
fizik, aydınlatma: Özdecikleri ışık, çoğunlukla morötesi kullanar ...
ışıldak :
fizik, aydınlatma: Oluşturduğu yüksek ışık yeğinliği ile, karanlı ...
ışıldama :
Bakınız: gazışı
ışılışı :
Bakınız: gazışı
ışılkimya :
fizik, kimya: Işık etkisiyle oluşan kimyasal tepkimeleri inceleye ...
ışılyükünleşme :
fizik, aydınlatma: Özdeciğin, ısı etkisiyle eksicik açığa çıkarar ...
ışıma gücü :
aydınlatma, fizik, gökbilim: Işıyan cismin bir saniyede bütün yüz ...
ışımölçer :
optik, gökbilim: Yerküre ışımasını ölçmekte kullanılan aygıt.
ışınbilim :
fizik: X-ışınları, gamma ışınları gibi yüksek erkeli ışınların et ...
ışınetkin :
fizik, kimya: Çekirdeklerinin kendiliğinden ayrışması ile alfa, b ...
ışınımölçer :
gökbilim: Bir kaynağın bütün dalga boylarındaki toplam ışınımını ...
ışınımölçüm :
aydınlatma: Işınımsal erke yeğinliğinin ölçülmesi işlemi.
ışınırlık :
fizik, televizyon: Kimi özdeklerin aldıkları ışığa eş ya da başka ...
Işınlama :
(aydınlatma) 1. Bir ışınımın bir nesneye düşürülmesi. 2. Isıda ve ...
ışınlandırma :
Bakınız: ışınımlama
ışınölçer :
fotoğrafçılık: Belirli bir dalga uzunluğundaki ışınların fotoğraf ...
ışınölçüm :
fizik, kimya: Kimyasal ışınların, özellikle güneş ışınlarının erk ...
ışıntaşı :
madencilik: Demir taşıyan, yeşil renkte, genellikle iğne biçimind ...
ışıtaç :
genel uygulayım: İçinde yeryağı gibi yanıcı bir özdek yakarak ya ...
ışıyan :
metalbilim: Işınım salabilme ya da ışık ışınlarını yansıtabilme n ...
içbükey :
fizik: Yüzeyi düzgün ve yuvarlak bir çukur biçiminde olan (cam, m ...
içdüzey :
metalbilim: Metal içyapılarının yapısal özürlerin dışında kalan b ...
içgöreç :
hekimlik: İnceleme ve yoklamayı kolaylaştırmak amacıyla, insan vü ...
içgözleyim :
hekimlik: İnsan vücudundaki boşlukların içgöreç kullanarak incele ...
içiter :
1. genel uygulayım: Bir akışkanı, toz ya da hamur kıvamında bir ö ...
içitim :
1. genel uygulayım: Bir akışkanı, hamur kıvamında ya da tozsu bir ...
içten yanmalı :
mekanik: Sıkıştırılmış hava içine püskürtülen yakıtla çalışan mot ...
içyapışkanlık :
fizik, kimya: 1. Sıvı ya da katı tanecikleri bir arada tutan güç, ...
içyapışkanlıkölçer :
fizik, kimya: İçyapışma gücünü ölçmeye yarayan aygıt.
içyapışma :
Bakınız: içyapışkanlık
içyapışmaölçer :
Bakınız: içyapışkanlıkölçer
ikiodaklı :
fizik: 1 -Ayrı iki odak uzaklığında olan (cam, mercek vb.). 2. Bi ...
iklimleme :
döşem: Yapıların sıcaklık, nem ve temizliğini sağlamaya, gerekli ...
iklimleme aygıtı :
döşem: İstenilen iklimlendirme koşullarını sağlayan aygıt.
iletici :
fizik: Telgraf ile radyoelektrik imlerini oluşturmaya yarayan ayg ...
iletki :
1. matematik: Bir açıyı ölçmeye ve başka bir yere aktarmaya yaray ...
iletme :
Bakınız: iletim
imleç :
fizik: Fiziksel bir olayı kendiliğinden saptayıp çizen araç.
inceltici :
kimya: Boyaların yoğunluğunu azaltmak, sulandırmak amacıyla kulla ...
incitaş :
madencilik: Suyu az, küçük inciler görünümünde katılaşan yanardağ ...
indirgeç :
1. elektrik: Karşıt yönlü elektromotor kuvvet taşıyan öğeleri, bi ...
indirgen :
Bakınız: indirgeyici
indirgeyici :
1. kimya, metalbilim: İndirgeme yapan, yapabilecek özellikleri ta ...
iner-çıkar :
mekanik, genel uygulayım: Kişi ve yükleri, aşağıdan yukarıya, yuk ...
iriölçekte :
fizik, kimya: Özdeciksel çapta değil, gözle görünür çapta olan.
irkiteç :
fizik: İrkitim akımı oluşturmaya yarayan aygıt.
irkiti :
fizik: 1. Bir sarımlığın, üzerinden geçirilen akım değiştirildiği ...
irkitici :
Bakınız: irkiteç
irkitim :
fizik: 1. Mıknatısla ya da elektriksel alan etkisiyle bir özdek i ...
işbilim :
genel uygulayım: Çalışmanın yöntemli bir biçimde düzenlenmesi mak ...
işitme eğrisi :
fizik, hekimlik: İşitme eşiğinin sıklığa göre değişimlerini göste ...
işitölçer :
fizik, hekimlik: İletilen seslerin sıklığını, yeğinliğini ölçmeye ...
işitölçüm :
fizik, hekimlik: İşitölçerden yararlanarak kulağın verilen bir se ...
işleç :
bilişim: Bilgisayar işlemini yürütüp sonuçlandıran öğe.
işletmen :
1. genel uygulayım: Uygulayım ya da işlevimde kullanılan makineie ...
işleyim :
genel uygulayım: 1. Ham özdekleri çıkarma, işleme, üretme işinin ...
işlik :
genel uygulayım: Terzililk, marangozluk, onarımcılık gibi uğraş d ...
ivdirgen :
Bakınız: tezgen
ivdirici :
1. bk. hızlandırıcı. 2. fizik: Temel tanecikleri yüksek erkelere ...
ivdirim :
Bakınız: tezleştirme
ivmeölçer :
mekanik, otomobil: Bir devinimin ivme niceliğini saptayan, taşıtı ...
ivmeyazar :
1. mekanik: Bir devinimin ivmesini çizerek belirleyen araç. 2. bk ...
izge :
aydınlatma, fizik: 1. Işığın dalga boylarına göre ayrılmış biçimi ...
izgebilim :
fizik: Öğecik ya da özdeciklerin soğurduğu, saldığı ışıkları dalg ...
izgeçizer :
fizik: Özdeklerin izgelerini, dalgaboyuna göre ışık yeğinliklerin ...
izgeölçer :
fizik: Dalgalarına ayrılmış ışıklara bakmaya özdeklerin saldığı k ...
izlence :
Bakınız: çizeylem
izlenceleme :
Bakınız: çizeylemleme
kaba yükselteç :
Bakınız: önyükselteç
kabarcıklı düzeç :
fizik: İçinde hava kabarcığı bırakılmış su dolu cam yuvgu ve bir ...
kabarma :
Bakınız: genleşme