eng

Atasözleri Sözlüğü (18)

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
18. Sayfa
köylü, misafir kabul etmeyiz demez, konacak konak yoktur der :
kişi bir işi yapmak istemezse doğrudan doğruya yapmam demez de bi ...
köylünün kahve cezvesi karaca amma sürece :
köylünün kahve cezvesi gösterişsizdir ama konukları ağırlamak içi ...
kucağı dolu olanın, ocağı yanar :
geleceği düşünüp gerekli önlemleri alan, geçim sıkıntısı çekmez.
kul azmayınca Hak yazmaz :
kişinin başına azgınlığı yüzünden felaket gelir.
kul hatasız olmaz :
insan yanılmamak için ne kadar dikkat ederse etsin yine yanılır.
kul kullanan, bir gözünü kör, bir kulağını sağır etmeli :
işçi çalıştıran kimse, işin aksamaması için işçinin yaptığı yanlı ...
kul sıkışmayınca (daralmayınca, bunalmayınca) Hızır yetişmez :
yardım hep en zor anda gelir.
kulaktan burun yakın, kardeşten karın yakın :
insanın kendi yararı her şeyden önemlidir.
kuma gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş :
bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşler ...
kumarda kaybeden aşkta kazanır :
halk arasındaki inanca göre kumar oynayan ve parasını kaybeden bi ...
kurban etiyle köpek tavlanmaz :
kimi şeyler, yararlı da olsa herkese verilmez.
kurcalama sivilceyi (sivilceyi kurcalama) çıban edersin :
küçük bir sorunu çok kurcalar, çok deşerseniz başınıza büyük dert ...
kurda konuk (komşu) giden, köpeğini yanında götürür :
saldırgan biriyle karşılaşacak olan kişi, kendisini koruyacak önl ...
kurda 'neden ensen kalın?' demişler, 'işimi kendim görürüm de ondan' demiş :
işini başkasına inanmayarak kendisi yapan, üzülmez, rahat eder.
kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır (tilkicik var) baş keser :
öylesine sinsi ve kurnaz kimseler vardır ki adı zalime, haine ve ...
kurdun oğlu akıbet kurt olur :
kişi sonunda kendi karakterini, aslını, düşüncesini atalarına ben ...
kurt dumanlı havayı sever :
kötü niyetli kimselerin ortalıktaki karışıklıklardan yararlanırla ...
kurt kocayınca köpeğin maskarası olur :
güç ve yeteneğini yitiren insan, basit ve kendini bilmezlerce aşa ...
kurt komşusunu yemez :
bir kişi ne kadar kötü niyetli de olsa yakınlarına dokunmaz.
kurt köyünü (tüyünü) değiştirir, huyunu değiştirmez :
kötü kimse yer yurt değiştirse de kötü huylarını değiştirmez.
kurtla görüşürsen köpeği yanından ayırma :
saldırgan biriyle karşılaşacak olan kişi, kendisini koruyacak önl ...
kurtla koyun, kılıçla oyun olmaz :
saldırıcı ile güçsüzün yan yana bulunduğu yerde tehlike vardır.
kurtla ortak olan tilkinin hissesi, ya tırnaktır ya bağırsak :
ortağı güçlü ve hileci olan kimse ortağının kendisine vereceği iş ...
kurtlu baklanın kör alıcısı olur :
işe yaramaz da olsa her şeyin isteklisi bulunur.
kuru gayret çarık eskitir :
bir iş rastgele bir çabayla değil amaca doğru planlı bir biçimde ...
kuru laf karın doyurmaz :
boş sözlerle olumlu iş yapılamaz.
kurunun yanında yaş da yanar :
beğenilmeyen tutumlarından dolayı cezalandırılan kişiler yanında ...
kusursuz dost arayan dostsuz kalır :
kusursuz kişi olmadığından, kendisine kusursuz bir dost arayan ki ...
kusursuz güzel olmaz :
her iyi şeyin hoşa gitmeyen bir yönü, her güzelin kusurlu bir tar ...
kuş kanadına kira istemez :
kişi, kendi işi için zaten harcayacağı çabadan dolayı başkasından ...
kuş mu konduracak? :
yapacağı şey görülmemiş bir sanat eseri mi olacak?
kuş uçmaz, kervan geçmez :
kimsenin uğramadığı ıssız ve sapa yer.
kuş vardır eti yenir, kuş vardır et yedirilir :
öyle kişiler vardır ki acımadan en ağır işte kullanılır, öyle kiş ...
kuşa kafes lazım, boruya nefes :
bir şeyden yararlanmak için kullanılacak araç, onun niteliğine uy ...
kuşa süt nasip olsa anasından olurdu :
1) yaradılışı bir şeyden yararlanmasına elverişli olmayan kişi ne ...
kuşkulu uyku evin bekçisidir :
ufak bir tıkırtıdan uyanacak kadar hafif uyuyan ve tetikte olan k ...
kuşu kuşla avlarlar :
elde edilmek istenen kimse, daha önce elde edilmiş kimse aracılığ ...
kutlu gün doğuşundan bellidir :
mutlu sonuç verecek işler, daha başlangıçta belli olur.
kutsuz kuşun yuvası doğan yanında olur :
talihsiz kişi, her an kendisine saldıracak güçlü kimselerle yan y ...
kuzguna yavrusu şahin (Anka, güzel) görünür :
herkesin kendi yarattığı şey çirkin de olsa gözüne güzel görünür.
küheylan at, çul içinde de bellidir :
cevherli insan, kılık kıyafeti düzgün olmasa da değerini yitirmez ...
külhancının beyliği hamamcılık demişler :
bayağı bir işle uğraşan kimse, yükselse bile ancak yaptığı işle a ...
kürk ile börk ile adam olunmaz :
kılık kıyafet, değeri olmayan kişiye değer kazandırmaz.
kürkçünün kürkü olmaz, börkçünün börkü :
başkalarının gereksinimlerine çare bulan kişi bunlara benzeyen ke ...
kürkü orak vaktinde, orağı kürk :
gereksinimler vaktinden önce ve ucuz olduğu zaman karşılanmalıdır ...
küstüğün dağın odununu kesme :
insan onuruna düşkün olup ilişkisini kestiği bir yerden veya kims ...
laf lafı açar :
bir konu üzerinde konuşulurken ilgisi dolayısıyla söz başka bir k ...
laf lafı açar, laf da tabakayı açar :
bir konu üzerinde konuşulurken ilgisi dolayısıyla söz başka bir k ...
laf torbaya girmez :
ağızdan çıkan bir söz, artık gizli kalmaz, herkes onu duyar.
lafla peynir gemisi yürümez :
şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılma ...
latife latif gerek :
şaka yaparken bile incelikten ayrılmamak gerek.
leyleği kuştan mı sayarsın, yazın gelir, kışın gider :
sürekli olarak bir iş üzerinde durmayan, maymun iştahlı olan kişi ...
leyleğin ömrü (günü) laklakla geçer :
boş, anlamsız konuşanların durumunu anlatmak için söylenen bir sö ...
lodosun gözü yaşlı olur :
lodos genellikle yağmur getirir.
lokma (bile) çiğnenmeden yutulmaz :
her iş emekle yapılır.
lokma karın doyurmaz, şefkat artırır :
bir kimseye verilen armağan, aradaki sevgiyi artırdığı için değer ...
mahkeme kadıya mülk değil :
hiç kimse, bulunduğu kamu hizmetinde ömrünün sonuna kadar kalamaz ...
maksat muhabbet olsun :
dostların konu kıtlığında bile konuşacak şeyleri vardır.
mal adama hem dost, hem düşmandır :
malın insana yararı olduğu gibi zararı da vardır.
mal canı kazanmaz, can malı kazanır :
insan mal kazanacağım diye sağlığını tehlikeye atmamalıdır.
mal canın yongasıdır :
insan, malına gelen zarardan, canına gelmişçesine acı duyar.
mal da yalan mülk de yalan, var biraz da sen oyalan :
bu dünya gelip geçicidir, mala mülke fazla değer vermemek gerekir ...
mal melameti örter :
zenginlik, kişinin ayıplarını, kusurlarını kapatır.
malı ongun olanın adı angın olur :
malından çok ürün alan kişinin adı her yerde anılır.
malın iyisi boğazdan geçer :
kişinin, yiyemediği malının bir değeri yoktur.
malın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın :
çiftçinin toprağı suya ne kadar yakınsa değeri o kadar çok olur; ...
malını yemesini bilmeyen zengin, her gün züğürttür :
züğürt, yokluk içinde bulunduğundan yiyemez, varlık içinde olduğu ...
marifet iltifata tabidir :
başarılı bir kimse, desteklenir, takdir edilir, övülürse daha iyi ...
mart ayı dert ayı :
mart ayında havalar sık sık değiştiği için insan kendisini koruya ...
mart çıkmadıkça dert çıkmaz :
kış hastalıkları, mart sona ermedikçe bitmez.
mart dokuzunda çıra yak, bağ buda :
mart ayının dokuzunda bağların kesinlikle budanması gerekir, bu i ...
mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır :
mart ayındaki şiddetli soğuklarda insanlar ellerine geçen her şey ...
mart kuruluk, nisan yağmurluk :
herkes, ortam ve koşulların işine uygun olmasını bekler veya iste ...
martta tezek kuruya, nisanda seller yürüye :
herkes, ortam ve koşulların işine uygun olmasını bekler veya iste ...
martta yağmaz, nisanda dinmezse sabanlar altın olur :
kara kışta kar yağar, martta yağış olmaz, nisanda da çok yağmur y ...
maşa varken elini ateşe sokma :
başka birine yaptırabileceğin tehlikeli işe kendin girişme.
mayasız yoğurt tutmaz :
çok para kazanabilmek için az da olsa elde bir sermaye olması ger ...
mazlumun ahı yerde kalmaz :
zulüm gören kimsenin bedduası tutar.
mazlumun ahı, indirir şahı :
zulüm gören kimsenin bedduası tutar.
mektepten çıkan eşek Marsıvan'dan çıkmaz :
öğrenim görmüş olsalar bile bazıları eğitilmemiş gibi davranabili ...
merak insanı mezara sokar :
her şeyi öğrenme merakı, insanı birtakım tehlikelerle karşı karşı ...
meramın elinden bir şey kurtulmaz :
bir şey yapmaya azmeden ve ona dört elle sarılan kişi, kesinlikle ...
merdiven ayak ayak (basamak basamak) çıkılır :
en yüksek mevkiye yavaş yavaş yükselerek çıkılır.
merhametten maraz doğar (hasıl olur) :
kimi kişiler, kendilerine acıyıp iyilik edenlerin başını derde so ...
mermer iyi taştan, iyilik iki baştan :
birbiriyle ilişkileri bulunan iki kişinin iyi geçinebilmeleri içi ...
mescite gerek olan meyhaneye haramdır :
insanın kendisine gerekli olan bir şeyi yabancıya vermesi doğru d ...
meyhaneciden şahit istemişler, bozacıyı göstermiş :
uygunsuz iş yapan kimse, haklı olduğunu göstermek için kendisine ...
meyhanecinin yüzünü bayram topu güldürür :
yasak yüzünden işi aksamış kimse yasağın kalkmasına sevinir.
meyve veren ağaç taşlanır :
bilgili, hünerli, işinde başarılı olan kimseler kıskanılır, eleşt ...
meyveli ağacı taşlarlar :
bilgili, hünerli, işinde başarılı olan kimselere genellikle sataş ...
mezar taşı ile övünülmez :
kişi geçmişteki atalarıyla değil ancak kendi değeri ile övünmelid ...
mısıra 'yağmur geliyor' demişler, 'çapan birlik mi?' demiş :
mısır bol su ister ama çapalanmazsa sudan gereği gibi yararlanılm ...
Mısır'daki sağır sultan bile duydu :
duymayan kalmadı.
mızrak çuvala girmez (sığmaz) :
gizli tutulması imkânsız durumlar karşısında söylenen bir söz.
milletin ağzı torba değil ki büzesin (dikesin) :
başkalarının söyleyeceklerine engel olamazsınız.
minare de doğru, ama içi eğri :
doğru görünen nice kişiler vardır ki içyüzlerini bilenlerden nası ...
minareyi çalan kılıfını hazırlar :
kolay kolay gizlenemeyecek kadar büyük bir yolsuzluğu yapan kimse ...
minareyi yaptırmayan yerden bitmiş sanır (bitti beller) :
önemli iş yapmamış olanlar, yapılmış önemli işleri kendiliğinden ...
miras helal hele (ele) al demişler :
miras, alabildiği takdirde mirasçının hakkıdır.
mirî malı balık kılçığıdır, yutulmaz :
devlet malı haksız olarak kendine mal edildiğinde rahatça kullanı ...