eng

Atasözleri Sözlüğü

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z
1. Sayfa
aba altında er yatar :
giyim kuşam kişiliğe ölçü olamaz.
aba vakti yaba, yaba vakti aba :
gereksinimler vaktinden önce ve ucuz olduğu zaman karşılanmalıdır ...
abanın kadri yağmurda bilinir :
bir şeyin gerçek değeri, ancak ona çok ihtiyaç duyulduğu zaman iy ...
abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır :
görmemiş kişi, rastlantı sonucu layık olmadığı bir duruma kavuşur ...
abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz :
bir kimse sevdiği işi sürekli olarak yapmaktan bıkmaz.
abdal tekkede, hacı Mekke'de bulunur :
herkes kendisine yakışan ve uğraştığı işle ilgili olan yerdedir.
abdala 'kar yağıyor' demişler, 'titremeye hazırım' demiş :
varlıklılar için sıkıntı olabilecek bir durum, yoksullar için söz ...
abdala malum olur :
bir şeyin olacağını önceden sezen kimseler için söylenen bir söz.
abdalın dostluğu köy görününceye kadar :
çıkarı dolayısıyla yakınlık gösteren kimse, işini yürütecek başka ...
abdalın karnı doyunca gözü pabucundadır :
çıkarına düşkün kimselerin arkadaşlığı işi bitinceye kadardır.
abdalın yağı çok olursa gâh borusuna çalar, gâh gerisine :
varlıklı ama akılsız ve hesapsız kişi malını gereksiz yerlere har ...
abdestsiz sofuya namaz mı dayanır :
kurallara, koşullara uyulmadıktan sonra bir sürü iş yapılabilir.
acele ile menzil alınmaz :
acele etmekle daha çabuk sonuç alınır sanılmamalıdır.
acele ile yürüyen yolda kalır :
iş yaparken acele eden şaşırır, işini bitiremez.
acele işe şeytan karışır :
düşünüp taşınmadan ivedi olarak yapılan işten iyi sonuç alınamaz.
acele işin sonu pişmanlık :
acele ederek yaptığımız işten istediğimiz sonucu alamayabiliriz.
acemi katır kapı önünde yük indirir :
beceriksiz ve anlayışsız kişi kendisine yaptırılan işi en önemli ...
acemi nalbant gâvur eşeğinde öğrenir :
mesleğinde ustalığa erişmemiş kimse, ilk denemelerini gözden çıka ...
acı acıyı keser, su sancıyı :
bir güçlüğü yenmek için başka bir güç yola başvurulmalıdır.
acı patlıcanı kırağı çalmaz :
herhangi bir duruma alışkın olan kimseyi benzer kötü durumlar etk ...
acı söz insanı dinden çıkarır, tatlı söz yılanı inden çıkarır :
gönül alıcı, okşayıcı sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir.
acıkan doymam sanır, susayan kanmam sanır :
bir şeyi uzun süre elde edemeyen kimse, daha sonra o şeyden ne ka ...
acıkan ne olsa yer, acıyan ne olsa söyler :
geçim sıkıntısı içinde bulunan kişi geçinebilmek için her yolu de ...
acıkan ne yemez, acıyan ne demez :
geçim sıkıntısı içinde bulunan kişi geçinebilmek için her yolu de ...
acıkanın yanağından, susayanın dudağından belli olur :
bir insanın ne durumda olduğu yüzünden anlaşılır.
acıklı başta akıl olmaz :
büyük sıkıntılar içinde bulunanlar mantık dışı işler yapabilirler ...
acıkmış kudurmuştan beterdir :
uzun süre bir nesnenin yokluğunu çeken kimse, onu gördüğünde büyü ...
acından kimse ölmemiş :
kişi yoksul olabilir, işsiz ve parasız kalabilir ama aç kalmaz, m ...
acındırırsan arsız olur, acıktırırsan hırsız olur :
koruduğunuz kimsenin sürekli acınmasına izin verirseniz arsız olu ...
acıyan uyumuş, acıkan uyumamış :
insan sıkıntıya katlanır da açlığa katlanamaz.
aç aç ile yatınca arada dilenci doğar :
karı koca yoksul olursa bunların çocukları da yoksul olur.
aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez :
aç hiçbir mazeretle susturulamaz, çocuk da istediği şeyi hemen el ...
aç aslandan tok domuz yeğdir :
soysuz olup para kazanan, soylu olup da para kazanmayandan üstünd ...
aç at yol almaz, aç it av almaz :
iş gördürdüğünüz kimselerin haklarını tam olarak vermezseniz kend ...
aç ayı oynamaz :
kendisinden iş beklenilen kimseden emeğinin karşılığı esirgenmeme ...
aç domuz darıdan çıkmaz :
kötü yaradılışlı aç olan kimse kime, neye zarar verdiğini düşünme ...
aç doymam, tok acıkmam sanır :
aç insan elde ettiğinden çoğunu ister, varlıklı insan ise daha fa ...
aç elini kora sokar :
aç insan, geçimini sağlamak için kendisini her türlü tehlikeye at ...
aç esner, âşık gerinir :
herkes içinde bulunduğu koşula göre davranır.
aç gezmektense tok ölmek yeğdir :
yoksulluk ölümden de beterdir.
aç gözünü, açarlar gözünü :
yaptığın işlerde uyanık davranmazsan çok kötü durumlarla karşılaş ...
aç ile dost olayım diyen peşin karnını doyursun :
yakınlık kurduğumuz kimsenin sağlama olanağı bulunmayan şeyi, ond ...
aç ile eceli gelen söyleşir :
açın gözü hiçbir şeyi görmez, karnını doyurabilmek için kendisine ...
aç it fırın duvarını deler :
aç kimse karnını doyurmak için önüne çıkan engellerin tamamını aş ...
aç kalmak, borçlu olmaktan iyidir :
sözünün eri olana, borcunu ödeyememek aç kalmaktan daha ağır geli ...
aç köpek fırın deler :
aç kimse karnını doyurmak için önüne çıkan engellerin tamamını aş ...
aç kurt aslana saldırır :
aç kimse karnını doyurmak için gerekirse ölümü göze alır.
aç kurt yavrusunu yer :
açın gözü kararmıştır, karnını doyurmak için ölümü bile göze alar ...
aç mezarı yoktur :
kişi yoksul olabilir, işsiz ve parasız kalabilir ama aç kalmaz, m ...
aç ne yemez, tok ne demez :
yoksul kimse eline geçen şeyin iyisine kötüsüne bakmaz, varlıklı ...
aç ölmez gözü kararır, susuz ölmez benzi sararır :
yoksulluk insanı öldürmez ama türlü türlü üzüntü ve sıkıntı içind ...
aç tavuk kendini buğday ambarında sanır :
insanlar, yokluğunu, yoksulluğunu çektikleri şeyler için olmayaca ...
aç tokun gözüne bakmakla doymaz :
yoksul insanla ilgilenmek ancak ona yardım etmekle olur.
aç yanında sarpın kurcalanmaz :
bir kimsenin yanında, onun çok duyarlı olduğu konuya değinmemek g ...
aç yanından kaç :
aç insan tehlikelidir.
aç yeri başka, acı yeri başka :
insanın yüreği ne denli acıyla dolu olsa da yemek yemeyi ister.
aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış :
1) aç olan kimse, kendisine ne kadar rahatlık sağlanırsa sağlansı ...
açık ağız aç kalmaz :
isteklerini uygun bir biçimde söylemesini bilen kimse, onları önü ...
açık göte herkes tükürür :
utanç verici, iğrendirici davranışları herkes ayıplar, tiksinti i ...
açık kaba it değer :
gizli kalması gereken şeyler herkese söylenirse bundan büyük zara ...
açık yaraya tuz ekilmez :
acısı henüz taze olan bir kimsenin üzüntüsü, birtakım söz ve davr ...
açılan solar, ağlayan güler :
hiçbir durum olduğu gibi kalmaz, gün gelir tersine döner.
açın gözü ekmek teknesinde olur :
kişinin tek düşüncesi, yaşaması için gerekli olan şeyi elde etmek ...
açın imanı olmaz :
aç olan kimseden her türlü kötülük beklenebilir.
açın karnı doyar, gözü doymaz :
tutkulu olduğu konuda insan doyumsuzdur, yetinmek bilmez.
açın karnında ekmek durmaz :
kazancı yetmeyen kişi, eline geçeni hemen harcar, yarını için bir ...
açın kursağına çörek dayanmaz :
yoksulluk içinde bulunan kimsenin bir eksiği giderilse başka bir ...
açın uykusu gelmez :
1) aç olan kimse, kendisine ne kadar rahatlık sağlanırsa sağlansı ...
açlık ile tokluğun arası yarım yufka :
yoksul olan buna üzülmemelidir, küçücük bir şey bile en büyük iht ...
açma sırrını dostuna, dostunun dostu vardır o da söyler dostuna :
bir sır en yakın dosta bile söylenmemelidir.
açtı ağzını, yumdu gözünü :
öfkelenerek veya kızarak ağır sözler söyledi.
açtırma kutuyu, söyletme kötüyü :
kendin hakkındaki kötü düşüncelerimi veya bildiklerimi bana söyle ...
ada bana, adayım sana :
sen bir kimse için fedakârlıkta bulunursan o da senin için fedakâ ...
adam adama gerek olur :
insanların birbirlerine her zaman gereksinimleri olur.
adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil :
konuğumuzdan veya yanımıza bir iş için gelen kimseden yüksünmemel ...
adam adamdan korkmaz, utanır :
insanları ahlaklı davranmaya iten korku değil, küçük görülme duyg ...
adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir atlastan olsa çulu :
insanın değeri zengin olmakla artmaz, asıl olan insanlığıdır.
adam adamı bir kere aldatır :
bir kimse başka bir kimseyi ancak bir kez aldatabilir, diğeri bir ...
adam olacak çocuk bokundan belli olur :
bir kimsenin yeni başladığı işte usta olup olamayacağı ilk davran ...
adam olana bir söz yeter :
anlayışlı olan kimse için bir şeyin bir kez söylenmesi yeterli ol ...
adamak kolay, ödemek zordur :
söz vermek kolaydır ancak o sözü yerine getirmek zordur.
adamakla mal tükenmez :
yardım sözle değil, gerçekten fedakârlık yapılarak gerçekleştiril ...
adamın adı çıkacağına canı çıksın :
insanın haklı veya haksız yere adı bir defalık kötüye çıktı mı on ...
adamın adı çıkmadansa canı çıkması yeğdir :
insanın haklı veya haksız yere adı bir defalık kötüye çıktı mı on ...
adamın iyisi işbaşında belli olur :
bir kişinin iyi ve becerikli olduğu yaptığı işlerden anlaşılır.
adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola :
toplum içinde herkesin bir değeri vardır ancak züğürtlere değer v ...
adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork :
duygu ve düşüncelerini açığa vurmayan sessiz insan yavaş akan der ...
adamlık sende kalsın :
1) karşı taraf iyilik bilmese de sen yine iyilik et; 2) bu işi na ...
ağa borç eder, uşak harç :
ağa para sıkıntısı içinde olup borç etse de uşak, bunu anlamaz ve ...
ağaca balta vurmuşlar 'sapı bedenimden' demiş :
insana en yakını bile kötülük edebilir.
ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur :
çocuklar ana ve babalarından öğrendiklerini yapmaya özenirler.
ağaca çıksa pabucu yerde kalmaz :
davranışlarına engel olacak hiçbir takıntısı yok.
ağaca dayanma kurur, adama (insana) dayanma ölür :
insan yapacağı işte başkalarına değil, kendine güvenmelidir.
ağacı kurt, insanı dert yer :
kurt ağacı nasıl içten içe kemirirse dert de insanı içten içe yer ...
ağacın kurdu içinde olur :
bir topluluğu çökertecek olan şey yine kendi içinden çıkar.
ağacın meyvesi olunca, başını aşağı salar :
yararlı eserler veren, bilgi ve erdemle donanmış kimse alçak gönü ...
ağaç kökünden yıkılır :
bir düzen, ayrıntıların değişmesiyle değil temelin bozulmasıyla y ...
ağaç ne kadar uzasa göğe ermez :
insan ne kadar yükselirse yükselsin bir yerde durur.
ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz değer :
güzel insanlar her yerde ilgi çekerler, her zaman onların sözü ka ...
ağaç yaprağıyla gürler (güzeldir) :
insan önemli işleri akrabası, yakınları, yandaşlarından güç alara ...