eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Denizcilik Terimleri Sözlüğü (9)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Denizcilik Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Denizcilik Terimleri Sözlüğü (9. Sayfa)
Karşıla
:
Seyir halinde belirli bir rotaya dönülmekte iken istenilen açıdan
...
Karula
:
Karula yakasını direğe veya direğe yakın uygun bir yere bağlamak
...
karula yakası
:
Bir yan yelkenin direğe yakın alt köşesi.
kasa
:
Halatların çımalarını kendi bedenlerine örerek, açılmayacak şekil
...
kasara
:
Gemilerin baş ve kıç taraflarında üst güverteden yukarı kalan yar
...
Kasavele
:
Gemi yelken ve tenteleri ile personele ait çamaşırların kurutulma
...
Kasavele Palangası
:
Gabya ve kontra serenlerini indirip kaldırmak için kullanılan pal
...
kastanyola
:
Demir zinciri akarken, suga ederek durdurabilmek için ırgat etraf
...
Kaş
:
Yağmurlu havalarda bordadan akan suların lumbuzlardan içeri girme
...
Kaşkaval
:
Ana direkler üzerine sürülen gabya ve babafingo çubuklarının topu
...
Katır
:
Çekici/itici vasıta.
Kavalye
:
Kasa ve halat dikişlerinde kollar arasına açmakta kullanılan uçla
...
Kavanca
:
Herhangi bir şeyi bir taraftan diğer tarafa geçirmek veya aşırmak
...
Kayıkhane
:
Kayıkların bulunduğu, çekildiği genellikle üstü kapalı yer
Kazayağı
:
Ufak deniz araçlarını dikme veya tek matafora ile gemiye alma vey
...
Kazık Bağı
:
Ters olarak yapılmış iki mezevoltanın yan yana getirilmesiyle yap
...
Kemane
:
Gemilerin pruva taraflarındaki suya yakın olan kısmı ile uç kısmı
...
kemere
:
Güvertenin döşenebilmesi için posta uçlarını birleştiren enine (o
...
Kenar (Bkz. Yaka)
:
Yelkenlerin kenar ve (köşelerine) denir. Köşeler:Çördek köşesi: Ü
...
kerte
:
Bir dairenin 32'de biridir. (11,25 derece)
kerteriz
:
Herhangi bir maddenin veya bir başka geminin bir gemiden olan yön
...
Kerteriz Almak
:
Herhangi bir maddenin gemi pruvasına göre açısını ölçmek.
kerye
:
İki tel halatı birleştirmek için veya halatın çımasına geçici kas
...
Kesildi
:
Halat veya zincirin kopması.
Keşişleme
:
Güney-doğu dan esen rüzgar.
kıble
:
Güney; Güneyden esen rüzgar.
kıç bodoslama
:
Omurgadan kıç tarafa kaldırılan dik kısım.
Kıç Havuz
:
Geminin vasat kasarası ile kıç kasarası arasında kalan boşluk.
Kıçaltı
:
Kıç taraftaki ana güvertenin altına gelen kısım.
Kıçhalatlar
:
Geminin kıç tarafı ile kıça yakın kısımlarından kullanılan halatl
...
Kıçkasara
:
Gemilerin kıç taraflarında ve ana güverte üstündeki bölüm.
Kıçtankara
:
Gemilerin baştan demirleyip veya şamandıraya bağlayıp kıçtan sahi
...
Kıçtankara İskelesi
:
Kıçtankara olmuş bulunan gemilere girip çıkmak için gemilerin kıç
...
Kıçüstü
:
Kıç tarafta kalan ana güverte kısmı.
Kıçüstü / altı
:
Teknenin kıç tarafında güverte üstü / altı.
kılavuz
:
Bölgesel tehlikelerden, seyir yolları ve geçitleri hakkında geniş
...
Kılavuz Halatı
:
Dalgıç ve balıkadamların gemi ile haberleşmelerini sağlamak üzere
...
Kılavuz İskelesi
:
Kılavuzun, kılavuz alacak gemiye çıkması için bordadan sarkıtılan
...
Kılavuz Seyri
:
Sahil maddeleri ve seyir yardımcıları vasıtasıyla sahillere yakın
...
Kınnap
:
Bakınız: ispavlo
Kıyı
:
Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alan.
kıyı çizgisi
:
Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda taşkın durumları dışında
...
kıyı kenar çizgisi
:
Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda kıyı çizgisinden sonraki
...
Kik
:
Başı ve kıçı aynı olan ve kürek veya yelkenle hareket eden ince y
...
kilit
:
12,5 veya 15 kulaç uzunluğundaki zincir uzunluğu.
Kilit İşaretleri
:
Gemi demirlerken denize akan zincirin ne kadarının aktığını anlam
...
koç boynuzu
:
Baş ve kıç omuzluklar ile mataforaların üzerinde bulunan ve halat
...
Kol
:
Flasaların bir tarafa bükülmesi sonucu halatta elde edilen ikinci
...
Kolona
:
Ağırlık kaldırmak veya çarmıkları doldurmak için ana direk veya g
...
Kolona Halinde
:
Yelken gemilerinde seren ve yelkenlerin indirilmesi suretiyle tek
...
koltuk
:
Bir teknenin aborda olduğu yere sıkılması için baş ve kıç omuzluk
...
Koltuk Halatı
:
Gemilerin baş ve kıç taraflarından sahile verdikleri halatlar. Kı
...
Komodor
:
Bir filotillayı sevk ve idare eden.
Komuta
:
Emri altında bulunan birlikleri yönetme yetkisi
Konşimento (Konişmento)
:
Donatan namına kaptan veya donatanın diğer temsilcileri tarafında
...
Kontrata Grandi Direği
:
Altı direkli yelken gemilerinde pruvadan itibaren üçüncü, yedi di
...
Kontrata Güverte
:
Vasattaki kasaraların üstünde veya aynı seviyede demir kemerelerd
...
Konvoy
:
Harp zamanında düşmanın, suüstü, denizaltı ve hava hücumlarına ka
...
korozyon
:
Gemi üzerinde bulunan demir ve çelik aksamın, oksijen ve havadaki
...
Korsan
:
Vurgun amacıyla gemilere saldıran haydut
Korsanlık
:
Bakınız: Deniz Haydutluğu
Koy
:
Ufak teknelerin demirleyerek barınabilmelerine yarayan, rüzgar ve
...
Köprüüstü
:
Gemilerin seyir ve manevralarını idare etmek üzere en üst güverte
...
Kör Tramola
:
Yelkenle yapılan seyirlerde orsadan dönüş yapmak istenirken herha
...
körfez
:
Karanın içine sokulmuş büyük deniz kısmı.
körkapak
:
Lumbuzları içerden kapayan içeriden dışarıya ışık sızmasını önley
...
Köstek
:
Cıvadra ile cıvadra üzerine sürülen bastonların, istiralyaların ç
...
Kroz
:
Halatın çıması veya bedeninin birbiri üzerine aykırı konulması.
Kulaç
:
185 santim veya 6 kademlik uzunluğu ifade eder.
Kulaç Hatları
:
Deniz haritalarında denizin derinliklerini belirten nokta, hat ve
...
Kumanda
:
Komuta; bir aleti, şeyi veya kimseyi yönlendirme
kumanya
:
Gemilerde personel için bulundurulan yiyecek ve içecek
Kumanyalık
:
Gemilerde kumanyaların konması için ayrılmış bölüm
Kuntra
:
İskota yakasına bağlanan iki inceden birisi iskota olarak kullanı
...
kurt ağzı
:
İçinde halat geçmesi için güverte üzerinde baş ve kıç omuzlukları
...
kurtarma
:
Bir deniz kazasında gemide bulunan şeylerin, o gemiadamlarının yö
...
Kuruhavuz
:
Gemilerin havuzlanmaları için sahile dik olarak yapılan ve derinl
...
Kusmak
:
İyice temizlenmemiş, üzerindeki kiri gerektiği şekilde çıkarılmam
...
Kuvvetle Yürütülen Gemi
:
Makine ile yürütülen herhangi bir tekne.
küpeşte
:
Rüzgarlı ve denizli havalarda denizlerin güverteye girmemesi için
...
Küpeşte Trizi
:
Küpeşte kaplamalarının en üstüne konulan enli ağaç kütük
Küpeşte Vardevelesi
:
Gemi güvertelerinde personelin emniyeti için, küpeştelere konmuş
...
Kürek Iskarmozu
:
Küreklere yataklık etmek üzere küpeşteler üzerine açılmış yarım a
...
Kürek Lentiye
:
Küreklerin ıskarmozlardan kurtularak denize düşmemeleri için küre
...
Kürek Lumbarkapağı
:
Kürekler filika içine alındıktan sonra açık kalan kürek lumbarlar
...
Kürek Topacı
:
Küreklerin çekilmeleri için elle tutulan kısımları.
Kürsü
:
Top kundağını geminin güvertesine bağlayan kalın demir kaide.
Laçka
:
Boşver; boşalt; boşalmış gevşemiş anlamında.
Laçka Etmek
:
Boş bırakmak, gevşetmek.
Laçka Iskota
:
İskotoların boş verilmesi, bırakılması.
Lagün/Deniz Kulağı
:
Denizle irtibatlı ve denizin etkisi altında bulunan göller.
Lağ Yelkeni
:
Serenlere bağlanan kareye benzer yelken. Bu yelkenlerin serenleri
...
lale halatı
:
Dümenlerin denizli havalarda düşüp kaybolmaması için filika dümen
...
Lale Zinciri
:
Dümen, dümen boğazından arıza yaptığı zaman palanga donatılmak su
...
Landa Demiri
:
Patrisaları ve çarmıkları bağlamak için bordalara konulan demir ç
...
larmo
:
Flokların açıldığı istralya. ( Bazen flok larmosu da denilir).
Larmo Astarı
:
Larmo yakasına dikilen ikinci kat ensiz bez astar.
Larmo Yakası
:
Floğun larmo tarafındaki yakası.