eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
Denizcilik Terimleri Sözlüğü (5)
#
A
B
C
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
Ş
T
U
Ü
V
Y
Z
Denizcilik Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
Denizcilik Terimleri Sözlüğü (5. Sayfa)
demiri vira etmek
:
Demirlemiş bir geminin demirini alması için yapılan işlem.
demirlemek
:
Bakınız:
Deniz Bağına Vurmak
:
Fırtınalı havalarda seyre çıkmadan önce gemideki hareketli malzem
...
Deniz Elverişli Gemi
:
Talep edilen sefer bölgelerine göre,bir geminin taşıyabileceği yü
...
deniz haritası
:
Deniz sahaları ile sahilleri gösteren ve denizciler tarafından ku
...
Deniz Hava Kuvveti
:
Deniz Kuvvetlerinin harekatını destekleyen ve Deniz Kuvvetleri il
...
Deniz Haydutluğu
:
Bir geminin tayfa ve yolcuları tarafından açık denizde yapılan ve
...
Deniz Hırsızlığı
:
Korsanlık; denizlerde dolaşan gemilere silahla saldırarak soyma i
...
Deniz Hukuku
:
Deniz yolu ile ticaretin doğurduğu bütün ilişkileri düzenleyen ku
...
Deniz İşaretleri
:
Denizde trafiği düzenli kılmak ve emniyeti sağlamak amacıyla kabu
...
Deniz Jeofiziği
:
Arzın denizler üzerinde magnetik, gravimetrik ve sismik özellikle
...
Deniz Kurdu
:
Denizlerde uzun müddet gezmiş, dolaşmış denizin her türlü zorluğu
...
deniz mili
:
Yer küresi üzerindeki bir büyük dairenin bir dakikalık yayının bo
...
Deniz Tertibi Bağlamak/Almak
:
Fırtınalı ve denizli havalarda gemi içinde ve güvertede bulunan a
...
Deniz Uçağı
:
Su üstünde manevra yapmak üzere inşa edilmiş her türlü hava aracı
...
Denizaltı Ana Gemisi
:
Açık denizlerdeki denizaltılara lojistik destek sağlayan su üstü
...
Denizaltıcı
:
Denizaltı personeline verilen ad
Denizci
:
Denizle ilgili işlerle uğraşan/denizciliği meslek edinmiş/deniz s
...
Denizcilik
:
Denizcilerin yaptığı iş.
Denizcilik Simsarı
:
Gemilerin limana girip çıkmaları için yasaca yerine getirilmesi g
...
Denizde Zapt Ve Müsadere
:
Deniz taşıtlarını durdurmak, aramak ve uluslar arası hukuk kurall
...
Denize Çıkmak
:
Bir geminin bulunduğu limandan kalkıp herhangi bir yere seyir yap
...
Denize Elverişli Gemi
:
Tekne, umumi donatım, makine, kazan gibi esas kısımları bakımında
...
Denize Elverişlilik
:
Genel donatım, makine, kazan gibi esas kısımları bakımından yapac
...
denize elverişlilik belgesi
:
Geminin denize elverişli olduğunu gösteren belge
Denize Elverişsizlilik
:
Bir geminin, bakım tutum noksanlığı, tamiri, personelinin noksan
...
Denize İndirmek
:
İnşa edilen veya onarım için kızakta bulunan bir gemiyi kızaktan
...
Denizleri Kollamak
:
Geminin dalgalardan fazla etkilenmesini önleyecek rotada ilerleme
...
Derin Su
:
Onbeş kulaçtan daha derin olan su.
Deste Etmek (olmak)
:
Halatın veya zincirin iyice gerilmesi
Detveyt Tonu
:
Bir geminin taşıyabileceği toplam ağırlık
Devriye
:
Hareket halindeki nöbetçi güvenlik güçlerinin güvenlik amacıyla b
...
dış liman
:
İç içe aynı mevkide yapılmış liman tesislerinden, iç limanı da ka
...
Dıştan Takma Motor
:
Küçük deniz araçlarında kıç aynalık tahtası üzerine takılan yükse
...
Dik Vento
:
Yan mataforaları ile dikmeleri istenilen durumda bulundurmak için
...
Dikiş
:
Bir halatın çımasını kendi bedenine irtibatlamak veya diğer bir h
...
dikme
:
Gemiye yük alıp vermekte veya ağır bir cismi istenilen yüksekliğe
...
Dil
:
Makaraların ve bastikaların kanalları içinde mil üzerinde dönen o
...
Dinlendirme Tankı
:
Suyun motorinden ayrılmasını sağlamak için sarnıçlardaki motorin
...
dip
:
Bir puntelin, bir direğin alt tarafı
Dip Trolü
:
Bir veya daha çok gemiler ile çekilmek suretiyle zemin üzerinde s
...
Direk
:
Gemilerin güvertesinden yukarıya doğru dikilen ve serenlerle yelk
...
Direk Başı
:
Bir direğin tepesi
Direk Fistanı
:
Direklerden aşağı su sızdırmamak için direk ıskaçaları etrafına v
...
Direk Iskaçası
:
Direklerin alt kısımlarının oturduğu yuvalar
Direk Payı
:
Direğin güverteden aşağı geçtiği yerden ıskaçasına kadar olan böl
...
Direk Yüksekliği
:
Direklerin şapkalarından su kesimlerine kadar olan uzunlukları
Direkbaşı Lambası
:
Direklerin şapkaları üzerinde bulunan ve geceleri işaret vermede
...
Dirisa Açısı
:
Bir geminin omurgası ile hedef arasındaki yatay açı
Dirisa Etmek
:
Bir taraftan bir tarafa dönme, rüzgarın yön değiştirmesi
Disbarko
:
Bazı limanlarda yükün gemiden boşaltılarak karaya çıkarılıncaya d
...
Doblin
:
Bir halatın iki çıması arasındaki sarkık kısım
Doblin Almak/Vermek
:
Bir halatın iki çımasının gemide kalmak üzere bordadaki veya sahi
...
dok
:
Gemi yapılan veya onarılan üstü kapalı havuz/ticari eşya saklamak
...
dokuz oturak oturmak
:
Bir geminin bir sığlığa veya kayalığa kızaklanmışcasına boylu boy
...
Doldurmak
:
Yelkenleri rüzgarla şişirmek
Domuz Ayağı
:
Topların haznelerinden mermiyi çıkarmak için kullanılan uskurlu m
...
Donanım
:
Direklerin, serenlerin veya yelkenler üzerindeki halat, makara gi
...
Donanma
:
Devletlerin deniz alaka ve menfaatlerini korumak maksadıyla deniz
...
donatan
:
Gemisini deniz ticaretinde kullanan gemi sahibi; kendisinin olmay
...
Donatanın Sorumluluğu
:
Donatan, gemi adamlarından birinin görevini yaparken işlediği kus
...
Donatım
:
Bakınız: Donatma
Donatma
:
Bir geminin denize çıkabilmesi için gerekli araçlar, gereçler ve
...
Donatmak
:
Bir geminin tekne ve armasını kontrol ederek, eksiklikleri tamaml
...
Donyağı
:
Hayvanların iç yağından çıkarılan bir yağ olup, el iskandilinde d
...
döküntü
:
Deniz yüzeyine yakın tehlikeli kayalık kümeler.
Dönmek
:
Bir geminin bir dümen açısıyla rotasını değiştirmesi
Dönüş
:
Nizam halinde bulunan birkaç geminin bir anda aynı rotaya dönmele
...
Dört Direkli Gulet
:
Yalnızca mizana direğinde seren yelkeni, öteki direklerinde randa
...
Dört Direkli Kabasorta
:
Tüm yelkenleri yamuk, dörtköşe seren yelkenleriyle donatılmış gem
...
Döşekli
:
Altı düz olan tekne
Dövünme
:
Sert havalarda iki dalga arasına düşen geminin şiddetle sarsılmas
...
draft
:
Geminin çektiği su.
Dram
:
Kullanılmadığı zamanlarda halatların veya halat gibi malzemelerin
...
duba
:
Yük taşımak, ayaklık yapmak, genellikle nakliyatta kullanılmak üz
...
durgun su
:
Rüzgar ve akıntıların tesirinde olmayan su.
Düdük
:
Sesle işaret vermek üzere basınçlı hava ile çalışan ve en az iki
...
Düdükle Selamlamak
:
Savaş gemileri birbirlerini vardabandra düdüğü ile selamlarlar. B
...
düğüm
:
Bir halatın bedeni üzerine yapılan krozun içinden halat çımasının
...
Dülger Bağı
:
Halat çımalarını direk, seren ve babalara bağlamak için yapılan b
...
dümen
:
Gemiyi (tekneyi) istenilen yöne çevirmek için saç veya tahtadan y
...
Dümen Açısı
:
Dümen yelpazesinin omurga hattı ile yaptığı açıdır.
Dümen Baston Yekesi
:
Dümeni çevirmek için tepesine takılan ağaç veya madeni çubuk
dümen bodoslaması
:
Bakınız: kıç bodoslama
dümen boğazı
:
Dümen yelpazesinden yukarıda kalan kısım
Dümen Dinlemek
:
Dümen yelpazesinin suyun yaptığı itme gücü ile geminin rota değiş
...
Dümen Dinlememek
:
Verilen dümen açısına rağmen akıntı, dalga veya rüzgarın etkisi i
...
dümen dolabı
:
Dümen yekesine bağlı mekanizmasını çevirebilmek için yapılmış ola
...
dümen donanımı
:
Dümen yekesi ile dümen dolabı arasında kalan tel halat mekanizma,
...
Dümen Kumandası
:
Dümenciye verilen komut.
Dümen Kuşağı
:
Dümen yelpazesini iki yüzünden kuşatarak iğnecikleri dümene bağla
...
Dümen Müşiri
:
Dümenin hangi yöne basılı olduğunu gösteren serdümenin önünde vey
...
Dümen Palası (Yelpazesi )
:
Dümenin esas ana parçası.
Dümen Suyu
:
Geminin hareket ettiği yönün aksine pervanelerin su yüzeyinde bır
...
Dümen Suyu Feneri
:
Geminin dümen suyunu aydınlatmak için kıç tarafa genellikle kıç a
...
Dümen Tutmak
:
Dümeni kullanmak yönetmek.
Dümen Yekesi
:
Dümeni yönetmek için baş tarafındaki yuvaya geçirilen ağaç veya d
...
dümen yelpazesi
:
Dümenin, dümen boğazından aşağıda kalan bölümü, dümen yüzeyi