eng
Dil Bilgisi Terimleri Sözlükleri
Bilim Terimleri Sözlükleri
Teknik Terimler Sözlükleri
Sanat Terimleri Sözlükleri
Spor Terimleri Sözlükleri
Hukuk Terimleri Sözlükleri
Ekonomi Terimleri Sözlükleri
Eğitim Terimleri Sözlükleri
Çevre Terimleri Sözlükleri
Sağlık Terimleri Sözlükleri
Sosyal Terimler Sözlükleri
Tarihi Şahsiyetler
Sarı Sayfalar
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü: Almanca Terimler (9)
Türkçe Terimler
İngilizce Terimler
Almanca Terimler
Fransızca Terimler
#
A
B
C
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
Ö
P
R
S
T
U
Ü
V
W
X
Y
Z
Ä
ß
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü İçerisinde Arama
DSİ Hidroloji Terimleri Sözlüğü (9. Sayfa)
Näherungslösung Nach Pavlovsky,
:
Akım çizgilerinin eğimli aküfer tabanına paralel olduğu varsayımı
...
Nah-ınfrarot
:
Kızılötesi bölgede yaklaşık 0.7 mikrometreden (görünür kırmızı) b
...
Nährstoff
:
Bitkilerin ve hayvanların gelişme ve büyümesi için gerekli olan m
...
Nasses Jahr
:
Yağış ve akarsu akımı belirgin bir şekilde normalin üzerinde olan
...
Natrium-absorptionsverhältnis
:
Sodyum iyonlarının toprakla olan değişim reaksiyonlarındaki orans
...
Natürliche Abflußdämpfung
:
Bir göldeki depolama yardımıyla akarsuda oluşan varyasyonların dü
...
Natürlicher Abfluß
:
Bir akarsuda doğal koşullar altında oluşacak akım.
Natürlicher Deich, Uferwall
:
Kanal banketlerinin üzerinden aşan taşkın sularının biriktirdiği
...
Nenndurchmesser Eines Partikels
:
Verilen bir parçacıkla aynı hacimdeki kürenin çapı.
Nettobilanz (eines Gletschers)
:
Bir buzulun net birikimi ile buzuldan su eksilmesi arasındaki far
...
Nettostrahlung, Strahlungsbilanz
:
Aşağı doğru gelen ve yukarı çıkan radyasyonlar (toplam ve karasal
...
Neuschnee
:
1) İçerisindeki buz kristallerinin orijinal şekliyle ayırdedilebi
...
Neutronenmessung
:
Kayaların içerisine hidrojen içeriğine duyarlı nötronların sevked
...
Neutronen-streuungsmethode (neutronensonde)
:
Radyoaktif bir kaynaktan çıkan hızlı nötronların saçılması ve yav
...
Nicht Benetzende Flüssigkeit
:
Diğer bir maddeyle 90° den büyük temas açısı olan sıvı.
Nichtbauliche Hochwasserminderung
:
Taşkın etkilerinin azaltılması için yapısal olmayan araçlar kulla
...
Nichtkarbonathärte, Permanente Härte
:
Suyun, karbonatlar dışındaki çözünmüş kalsiyum ve mağnezyum tuzla
...
Niederschlag
:
1) Bulutlardan düşerek veya havadan gelerek yeryüzü üzerinde biri
...
Niederschlagsintensität,
:
Birim zaman aralığında toplanan yağış miktarı.
Niederschlagsmesser
:
Başta yağmurölçer veya karölçer olmak üzere yağış miktarını ölçen
...
Niederschlagsmesser, Pluviometer
:
Bir noktaya düşen yağışın derinliğini ölçen alet.
Niederschlagssammler, Totalisator
:
Sadece uzun zaman aralıklarıyla ziyaret edilen istasyonlarda kull
...
Niederschlagsschreiber
:
Yağış derinliğinin zamana bağlı olarak kaydedilmesi için bir düze
...
Niederschlagsstation
:
Sadece yağış gözlemleri yapılan istasyon.
Niedrigwasser
:
1) Belirli herhangi bir gelgit çevriminde su seviyesi en düşük dü
...
Niedrigwasserbett
:
İçinden düşük akım dönemlerinde su akan akarsu yatağı.
Nieselregen, Sprühregen
:
Özellikle ince (çapı 0.5 mm’den az) ve birbirine yakın büyüklükte
...
Nipptide
:
Ayın çeyrek dönemleri zamanında ayda iki kez oluşan düşük genlikl
...
N-jährliches Ereignis,
:
Yinelenme dönemi n yıl olan hidrolojik bir olayın büyüklüğü.
Normalverteilung
:
Geleneksel olarak rasgele hataların temsil edilmesinde kullanılan
...
Normalwert, Jahresmittelwert
:
Meteorolojik/hidrometeorolojik elemanların en az ardışık gelen ot
...
Normierte Veränderliche
:
Kendisinden populasyon veya örnek ortalaması çıkarıldıktan sonra
...
Nutzbare Feldkapazität,
:
Toprakta bulunan ve bitkiler tarafından kullanılabilen su miktarı
...
Nutzbare Speichermenge
:
Bir göl veya rezervuarın maksimum ve minimum işletme seviyeleri a
...
Nutzbares Gefälle
:
Bir akarsuda hidroelektrik enerji üretimi için kullanılabilir düş
...
Nutzbares Grundwasserdargebot
:
Bir yeraltı suyu havzasından veya yüzey su sisteminden istenmeyen
...
Oberflächenabfluß
:
Suyun akarsu yatağına ulaşmadan önceki yüzeysel akışı.
Oberflächenabfluß, Oberirdischer Abfluß
:
Yağışın yerin yüzeyinde akışa geçen bölümü.
Oberflächengeschwindigkeit
:
Su yüzeyindeki veya su yüzeyinin çok yakınındaki hız.
Oberflächenrückhalt,
:
Yağmurun yağış sırasında yer yüzeyinde kalan bölümü. Yağmur sona
...
Oberflächenschwimmer,
:
En büyük dişi su yüzeyinde bulunan ve yüzeysel hızların ölçülmesi
...
Oberflächenspannung, Grenzflächenspannung
:
Kapilariteye neden olan su ve hava gibi iki ortamı birbirinde ayı
...
Oberflächenwasser
:
Yer yüzeyinden akan veya yer yüzeyi üzerinde depolanan su.
Oberflächenwasserentnahme
:
Bir yüzey rezervuarından çekilen su.
Oberflächenwasserrückhalt,
:
Yağışın, yağış dönemi boyunca ve yağıştan hemen sonra yüzeysel ak
...
Oberlauf
:
Bir drenaj havzasının yukarı bölümünde yer alan akarsu yatağı par
...
Oberwasserkanal
:
Bir su çarkına veya bir türbine su getiren kanal veya su yolu.
Offenes Kapillarwasser, Strangwasser,
:
İri gözeneklerin içinde bulunan ve toprak katı parçacıklarının et
...
Off-line,
:
Dolaysız olarak merkezi işlemci kontrolü altında kullanılmayan bi
...
Oligosaprob
:
Saprofitik, saprozoik ve polisaprobik organizmaların azlığıyla ka
...
Oligotroph
:
Suda yaşayan birçok organizma türü üyelerinden nispeten az sayıda
...
Oligotropher See
:
Genellikle belirgin bir tabakalanma olmaksızın fazla miktarda çöz
...
On-line Hydrologische Vorhersage,
:
Veri toplama, veri iletimi, verinin sunulması ve hidrolojik model
...
On-line,
:
Bir bilgisayar sisteminin doğrudan doğruya merkezi işlemci kontro
...
Optimale Bemessung
:
İlgili tüm değişkenlerin veya bu değişkenlerden oluşan bileşenler
...
Optimale Ergiebigkeit
:
Önceden belirlenmiş optimal su çekme ölçütlerine uygun olarak bir
...
Orographischer Niederschlag
:
Nemli havanın orografik engeller üzerinden yükselmesiyle oluşan y
...
Ortstein
:
suyun toprağa girişini engelleyen kesif sert tabaka.
Osmose,
:
Bir eritkenin yarı geçirimli, yani sadece eritkenin kendisini geç
...
Osmotischer Druck,
:
Bir eritkenin yarı geçirimli yani sadece eritkenin kendisine karş
...
Oszillierende Welle
:
İçerisindeki tek tek her parçacığın bir nokta etrafında salındığı
...
Oxidation,
:
Oksijen fiksasyonuna veya hidrojen veya elektron kaybına yol açan
...
Ökosystem
:
Mevcut organizmalar ve ortamları arasındaki karşılıklı etkileşim
...
Örtlicher Zufluß
:
1) İki ölçüm istasyonu arasında bir akarsuya giren su. 2) Kendisi
...
Packeis
:
Sıkıştırılarak yukarı doğru kabarmış bir hal alan yüzen buzlar iç
...
Parameter
:
Genel modelin özel durumlara ayarlanabilmesi için bazı hidrolojik
...
Partielle Kontraktion
:
Yaklaşım duvarlarının savak boğaz duvarlarına tam bir daralmayı m
...
Passives Erkundungssystem
:
Hedef nesne tarafından yayılan radyasyonu algılayan veya ölçen al
...
Pearson-verteilung
:
Karl Pearson tarafından önerilen ve bazı durumlarda hidrolojik ve
...
Pegellatte, Lattenpegel
:
Akarsu, rezervuar, göl vb yerlerde su yüzeyi seviyesinin gösteril
...
Pegelnullpunkt,
:
Bir eşelin sıfır noktası ile belirli bir referans düzlemi arasınd
...
Pegelschacht
:
Nispeten durgun suda su seviyesi ölçümüne elverecek şekilde bir a
...
Pegelstand
:
Eşel sıfır kotunun üzerindeki su kalınlığı. Seviye ve su seviyesi
...
Pegelstandort,
:
Bir akarsu üzerinde düzenli bir şekilde su seviyesi ve debi ölçüm
...
Peilstange, Peillatte
:
Su derinliğini ölçmekte kullanılan üzeri ölçülendirilmiş direk ve
...
Pendelwasser,
:
Değme noktasında ayrı halkalar oluşturarak katı parçacıkları kuşa
...
Perforiertes Mantelrohr, Filterrohr
:
Bir kuyuya tesis edilmiş, üzerinde suyun girebileceği, tortu madd
...
Perkolation, Durchsickerung
:
Bir akışkanın doygun olmayan bir ortam içinde yerçekimi etkisiyle
...
Permafrost
:
En azından birkaç yıl boyunca sıcaklığı sürekli olarak 0° nin alt
...
Permeameter
:
Hidrolik geçirgenliği ölçmekte kullanılan alet.
Pf-wert
:
cm cinsinden ifade edilmiş kapiler yükün on tabanına göre logarit
...
Phreatophyten
:
Esas olarak akarsu yatakları boyunca yetişen ve/veya kökleri kapi
...
Ph-wert,
:
Hidrojen iyonu konsantrasyonunun (aktivitesinin) on tabanına göre
...
Piezometer, Druckmesser,
:
Su tablası seviyesi veya piyezometrik yükün ölçülmesi için açılan
...
Pitot-rohr
:
Açık olan ucu akımın ters istikametine bakacak şekilde sıvı içeri
...
Pixel, Gitterauflösung
:
“Resim elemanı” kelimelerinin kısaltılması. Uzaktan algılama sist
...
Playa
:
Kurak bölgelerde veya çöl bölgelerinde içe yönelik merkezcil dren
...
Polare Umlaufbahn
:
Tam olarak yeryüzünün her iki kutbundan geçen yörünge.
Polder
:
Etrafındaki sulardan yapay yollarla korunan ve içerisinde su tabl
...
Polje
:
Genellikle birkaç kilometre uzunluğunda, oldukça düz alüvyonla ka
...
Polynya
:
Buzla, özellikle sabit buzla kaplanmış su alanı. Su sabit durumda
...
Ponor,
:
Bir çöküntünün yan yüzeyinde veya tabanında bulunan, içerisinden
...
Porosität, Hohlraumanteil, Porenvolumen, Gesamtporosität
:
Belirli bir gözenekli ortam örneğinin, sözgelimi toprağın, boşluk
...
Poröses Medium, Poröses Material, Poröse Matrix
:
Birbiriyle bağlantılı boşluklar içeren ve hidrolik özellikleri aç
...
Potamologie,
:
Hidrolojinin yerüstü akarsu ve rejimleriyle ilgilenen dalı. Akars
...
Potentialdifferenz
:
Giriş ve çıkış en kesitleri arasındaki su seviyesi veya piezometr
...
Potentielle Evapotranspiration
:
Belirli bir iklimde sürekli bir bitki örtüsünün tüm toprak yüzeyi
...
Potentielle Verdunstung
:
Mevcut koşullar altında bir saf su yüzeyinden dışarı yayılabilece
...
Prallfläche, Schikane, Leitblech, Strahlablenker, Störkörper
:
Enerjinin kırılması veya hız dağılımının iyileştirilmesi amacıyla
...